Manisa Yetiştirme Yurdu'nda beden eğitimi öğretmenliği yapan Bozlak, "İlk görev yerim olarak burayı tercih ettim. Çünkü yaşadıkları sıkıntıyı en iyi bilen bir insanım" diye konuştu.
34 yaşındaki Güngör Bozlak, anne ve babasının ayrılmasından dolayı 11 yaşındayken 7 kardeşi ile Kastamonu Yetiştirme Yurdu'na verildi. Yurdu evi bilen Bozlak, Kastamonu Üniversitesi Beden Eğitim ve Spor Yüksekokulu'nu kazandı. Üniversiteden beden eğitimi öğretmeni olarak mezun olan Bozlak, ilk görev yeri olarak Manisa Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne bağlı Yetiştirme Yurdu'nu tercih etti. Sporun kendisini hayata bağladığını belirten Bozlak, birikimlerini kendisi gibi yurtta kalan gençlere aktarmak istediğini söyledi. 11 yaşından beri sporla uğraştığını kaydeden Bozlak, "İlk olarak tekvandoya başladım. Başarılarımdan dolayı milli takım kampına çağrıldım. Türkiye derecelerimin yanı sıra, uluslararası dereceler kazandım. Spor benim yetiştirme yurdunda sosyalleşmemi sağladı. Hayata sıkı sarılmama sebep oldu" dedi.
Evli ve 4 yaşında bir erkek çocuğu babası olan Bozlak, yetiştirme yurdunda kalan öğrencileri kardeşleri gibi gördüğünü ifade etti. Bozlak, "Onlardan birisi olduğum ve yetiştirme yurdunda kaldığım için empati yapmak çok kolay oluyor. Çünkü ne istediklerini, ne anlatmaya çalıştıklarını çok iyi biliyorum. Toplumda 'Yetiştirme yurdundan çıkan çocuktan bir şey olmaz' diye bir kanı var. Ancak yanlış bir düşünce. Türkiye'de yetiştirme yurtlarından çıkıp da sayısız derece elde eden çok sporcu var. İmkan verilirse, fırsat tanınır ve en önemlisi sevgiyle yaklaşılırsa bu çocuklarımızın getiremeyeceği başarı yoktur. Benim amacım Manisa'daki yetiştirme yurdundan başarılı sporcular ortaya çıkarmak" dedi.
YURDA VERMEYİN
Ailelere tavsiyede bulunan Bozlak, maddi sıkıntıdan dolayı çocukların yurda verilmemesi gerektiğini söyledi. Bozlak, "Çocuğun her zaman yeri ailesinin yanıdır. Bunun eksikliğini ve burukluğunu yaşayan bir insanım. Yetiştirme yurdunda kalan çocuklarımıza da hayırsever ailelerimiz destek olsun. Onlara sahip çıksın. Ellerinden geldiği kadar aile ortamı yaratsın" diye konuştu.
SEVGİ ÖZLEMİ
Bozlak, yetiştirme yurdunda kalan çocukların özlemini çektiği duygunun sevgi olduğunu ifade etti. Güngör Bozlak, "Kimse bu çocukları toplumdan dışlamasın. Onların sevgiden başka birşeye ihtiyaçları yok. Onlara göstereceğiniz bir damla sevgi, bir güler yüz bile yaşamlarını olumlu yönde etkileyebilir. Kimse 'Gelin. Bu çocukları evlat edinin' demiyor. Sadece haftada birkaç defa ziyaret edin ve sevginizi gösterin. Unutmayalım ki onlarda toplumun birer bireyleri" dedi.