Bitlis Eren Üniversitesi Ahlat Meslek Yüksekokulu Geleneksel Türk El Sanatları Bölümü'nden mezun olan Şazime Hancı, tavuk, kaz, hindi ve deve kuşu yumurtalarına işlediği desen ve figürlerle onları birer sanat eserine dönüştürüyor. Üniversiteden mezun olduktan sonra sanat atölyesi ve birçok kurumda da kurs açan Hancı, ebru sanatından filografiye, ahşap boyamadan amiguramiye birçok alanda eğitim verdi. Hancı, atölyesindeki tezgahında, yumurtaların altında küçük delikler açıp içini boşaltıyor. Yumurtanın kabuklarına çizdiği desenleri küçük matkap uçları kullanarak sanat eserine dönüştüren Hancı, yaptığı araştırmaya göre Türkiye'de bu işi yapan tek kadın olduğunu söyledi.
ÇOK GÜZEL SONUÇLAR ALDIK
Hancı, bir taraftan çocuklarına baktığını, diğer taraftan da bu işi yaptığını anlatarak, "Bitlis'in Tatvan ilçesindeki karma sanat atölyemizde sanat faaliyetlerini sürdürüyoruz. Bundan yaklaşık 3 ay önce yumurta sanatına merak saldık. Bu konuyla ilgili birçok araştırma yaptık. Araştırmalarımız doğrultusunda Türkiye genelinde yumurta sanatını icra eden çok fazla sanatçı yok. Sadece birkaç sanatçı var. Fakat kadın olarak bu sanatla uğraşan hiç yok. 3 aylık bir çalışmam sonucunda yumurtalar üzerinde işlemeler yapmaya başladım. Çok güzel sonuçlar aldık. Kaz, hindi, deve kuşu yumurtası gibi farklı yumurtalar getirterek çalışmalarımızı devam ettirdik. Bunu yaygınlaştırdık. Çalışmalarımızdan sonra yoğun ilgi ve talep gördük. Türkiye Kaz Birliği'nden siparişler aldık. Bir hindinin, kazın etinden ve tüyünden ziyade yumurtaların sanata dönüştürülmesi, onlar tarafından da çok büyük bir ilgi gördü" dedi.
BÖLGEDE SANATA RAĞBET ARTTI
Bu işi yaptıktan sonra bölgede sanatın rağbet görmeye başladığını ifade eden Hancı, "Türkiye genelinde çok fazla yaygın olmayan bu sanata, Bitlis'ten bir kadın olarak destek vermek istedim. Özellikle deve kuşu yumurtaları çok nadir bulunan yumurtadır. Biz bu çalışmaları deve kuşu yumurtalarından da yapıyoruz. Deve kuşu yumurtalarının bırakıldığı yerlerde akrep, haşere, örümcek ağı gibi şeyler olmuyor. Biz yumurtaları işledikten sonra lamba haline getirip, aksesuar yapıyoruz. Aynı şekilde diğer yumurtalarımızda da, aynı hassasiyeti gösteriyoruz. Çünkü çok meşakkatli, uzun süren bir işlem sonucunda bu yumurtaları elde ediyoruz. Bu yüzden çok hassas davranmamız gerekiyor. Türkiye geneline gönderdiğimiz siparişlerimizi de fanus içinde kargolayıp gönderiyoruz. Ciddi bir sipariş alıyoruz. Biz bunlardan gelir de elde ediyoruz. Bu gelir de burada çalışan kadınlara katkı oluyor. Bu tür sanatlar çok yaygın değiller. Bu yüzden aldığımız siparişler doğrultusunda ciddi gelirler elde ediyoruz" diye konuştu.
Kursiyer Zehra Firdevs Cengiz ise, daha önce evde yumurta kırdıktan sonra kabuğunu hep çöpe attığını, ancak bundan böyle sanat eserine dönüştürüldüğünü söyledi. Cengiz, "Yumurta sanatıyla tanıştım. Bu sanatla tanıştıktan sonra yumurtanın ne kadar önemli olduğunu anladım. Ne kadar güzel şeyler yapacağımızı ve para kazanacağımı gördüm. Bunu güzel bir sanata dönüştürmek adına Şazime Hoca'nın yanına geldim. Ona yardım ediyoruz. Güzel çizimler yaptıktan sonra yumurtaları deliyoruz. Çok güzel sonuçlar ortaya çıkarıyoruz" ifadelerini kullandı.
Özcan ÇİRİŞ- Ceren KURTYE/BİTLİS, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |