Geçen 6 Mart günü bir arkadaşının yanına iş için giden Mehmet Oktay Kurt, akşam Karşıyaka Mahallesi'ndeki evine dönmek için Gökhan Pusat yönetimindeki 07 KZ 979 plakalı özel halk otobüsüne bindi. Şoför Gökhan Pusat, iddiaya göre Mehmet Oktay Kurt'un koltukta uyuyup kaldığını görünce cep telefonunu aldı. Yolcunun durumu fark etmesi üzerine ikili arasında kavga çıktı. Pusat, indirip kavga ettiği yolcusundan kaçmak için otobüse binip gaza bastı. Bu sırada kolu kapıda sıkışan Kurt, bir süre sürüklendikten sonra otobüsün sağ arka tekerleğinin altında ezilerek öldü.
Önce trafik kazası olarak değerlendirilen olayla ilgili otobüs şoförü Gökhan Pusat tutuklandı. Pusat hakkında, 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle Antalya 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde taksirle ölüme neden olduğu suçlamasıyla dava açıldı.
Otobüsteki kamera görüntülerinin izlenmesiyle olayın ortaya çıkması üzerine, olayın kaza değil cinayet olduğu değerlendirildi ve dosya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Suç delillerini gizlemek amacıyla kasten öldürmek suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlanan sanık hakkında, Mehmet Oktay Kurt'un cep telefonunu çaldığı iddiasıyla Antalya 24'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde de ayrı bir dava daha açıldı.
ÇALMAMIŞ EMANETE ALMIŞ
Gökhan Pusat, Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanan davanın ilk duruşmasında hırsızlık yapmadığını, koltukta bulduğu telefonu başkalarına ait olma ihtimali nedeniyle emanete aldığını iddia etti.
Olay günü saat 23.00 sıralarında Akdeniz Üniversitesi kampusundan Varsak'a hareket ettiğini anlatan Pusat, "Otobüste 50-60 yolcu vardı. Son durağa 200 metre kala aynadan bakınca aracın içinde birinin uyuduğunu gördüm. Aracı durdurup yanına gittim. Nerede ineceğini soracaktım. Seslendim uyanmadı. Şahsın sağ tarafındaki koltuğun sırt kısmında sıkışmış bir cep telefonu görünce alıp şoför mahallinin yanındaki sağ göze koydum. Telefonun başka birine ait olabileceğini düşündüğüm için emanet olarak aldım. Bu telefon uyuyan kişiye aitse gelir benden ister diye düşündüm" dedi.
BANA SALDIRDI
Telefonu aldıktan sonra Varsak'taki eski belediye binasının önünden geri dönüp aracı mezarlığın önünde durdurup sağa park ettiğini anlatan Pusat, "Şahsı tekrar uyandırmaya gittim. Uyanıp araçtan indikten sonra bir ıslık ve çağırma sesi duydum. Tekrar durdum. Araçtan inen şahıs yanıma gelip telefonunun, tespihinin ve ilaçlarının olmadığını söyledi. 100 metre kadar ilerideki jandarmanın önünde ineceğini söyledi. Ben kendisine aşağı inmesini söyleyince bana hakaret edip yumruk salladı. Sonra ikimiz de aşağı indik. Ben uzaklaştırıyor, o geliyordu. Tekrar aracıma bindim. Şahsın gittiğini zannetmiştim. Düğmeye basıp kapıları kapattım. Aracı hareket ettirdim. 5 metre kadar gittikten sonra aracın sallandığını hissettim. Aracı durdurup indiğimde şahıs arka tekerin altındaydı" diye konuştu.
Olay yerinde keşif yapılmasına ve Antalya 24'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde telefon hırsızlığıyla ilgili dosyanın incelenmek üzere istenmesine karar veren mahkeme, sanığın tahliye talebini kabul etmedi. Duruşma ertelendi.
Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA)