Sözlerimize “Hayır “ , “ Ama “, “Fakat” , “Halbuki “ veya buna benzer kelimeler ile başlıyorsak , ses tonumuz ne kadar mülayim olursa olsun ya da bu kelimelerin ardından sıraladığımız cümlelerimizi karşımızdakini incitmeyecek şekilde sarf etmeye özen gösterirsek gösterelim karşıya ulaşan mesaj “ Sen Haksızsın “ oluyor.
Bu “ Aslında benim başka bir söyleyeceğim “ veya “Başka bir fikrim var “ ile aynı anlama gelmiyor . Hangi anlama geliyor biliyor musunuz ? Tamamen “ Senin söylediğin yanlış ; benim söylediğim doğru “ anlamına geliyor.
İşte o andan itibaren konuşma ve haliyle konuşmanın konusu ne olursa olsun iki tarafta hiç bir yere varamıyor. Çünkü karşınızdaki kişide ( eğer eli armut toplamıyor sa ) siz bu kelimeler ile başlayıp ardından da kendi tezinizi savunan ,kabul ettirmeye çalışan cümlelerinizi sıralamaya başladığınızda size itiraz etmeye başlıyor. Bu dakikadan sonra diyalog saçma ve gereksiz bir mücadeleye dönüyor.
İnsanların çoğu farkında olmasalar da bu kelimeleri karşı taraf üzerinde etkinlik kurmak ya da direkt olarak “Ben senden üstünüm “ ‘ ü göstermek için kullanıyor. Tabi bu durumda karşı taraftaki insanda kırılıyor, konu hakkında hevesi kaçıyor ,size karşı “Nasıl olsa beğenmeyecek “ kanısı oluşuyor. Ve sizinle o dakikadan sonra mücadeleye girmeye başlıyor , sizden uzaklaşıyor, yaratıcılığını kaybediyor; hem de her aklına gelen fikirde .
Aynı şekilde şu kelimelerde olumsuz hava yaratıyor ; “Doğru, fakat …. “ ( karşımızdaki insanın düşüncesini tam olarak beğenmiyoruz anlamı taşır ) Ya da hepimizin çoğunlukla farkında olmadan sıkça kullandığı “Evet, ama … “ ( karşımızdaki insana “ Şimdi söyleyeceklerime hazır ol “ mesajını verir )
Geri bildirim konusunda uzman bir arkadaşım bir gün sohbetimiz esnasında bu kelimelerden bazılarını konuşmalarımda kullandığımı söyledi. Tabi bende karşınızdaki kişiye bunu geri bildirim olarak söylediğinizde ilk seferinde verdiği tepki olarak yine aynı şeyi yapmışım sözüme “ Evet ama …” ile başlamışım.
Evet ; bu doğru bir tespitti. Geriye dönüp düşündüğümde bazen yaptığım toplantılarda bu kelimeleri kullandığımı fark ettim. İlerlemem için bundan vazgeçmem gerekiyordu.
Bunu değiştirmezsem içine gireceğim gereksiz çatışmaların bana ne kadar vakit ve enerji kaybettireceğinden hem de gereksiz yere karşı tarafı üzebileceğinden bahsettiğinde buna son vermeye karar verdim. Artık ekip arkadaşlarımla yaptığım toplantılar da ve arkadaşlarımla yaptığımız sohbetlerimde hepsinde iddiamı bu şekilde kelimeler ile başlayarak savunmayı bırakıyorum.
Özellikle sohbetlerimiz esnasında ortamda bulunan bir arkadaşımdan benim bu kelimelerimi saymasını ve sohbet bittiğinde kaç tane kullandığımı bana geri bildirmesini istedim. Not aldım ve daha sonra bu kelimelerin ardından kurduğum cümleleri hatırlamaya çalışarak karşı tarafın ne tepki verdiğini gözümün önüne getirdim.
Sonuç gerçekten boşa geçen dakikalar ve saçma sapan mücadeleler.
Sizlerde en yakınlarınızdan bunu sizin için yapmalarını isteyerek gereksiz çatışmalardan kaçınabilir, daha güzel iletişim sayesinde karşı tarafın düşünce ve fikirlerini rahatlıkla , çekinmeden aktaracağı bir yapıya sahip olabilirsiniz.
Yeni fikirlere açık olun ve geri bildirimlere itiraz etmek yerine cevabınızı “ Teşekkür ederim “ ile değiştirmeye çalışın.
Mehmet Nuri ILDIZ.