Erbaş, Diyanet İşleri Başkanı olmadan önce yaptığı tv programındaki konuşmasında babasının hatıralarını dinleyerek büyüdüğünü belirtti ve şunları söyledi:
“Benim babam da 1921 doğumluydu. Merhum. Onun hatıralarını hep dinleyerek büyüdük. Okula gittiğimizde, Kur’an Kursuna gittiğimizde, Kur’an öğrenmek için gittiğimizde Karadeniz’in bir dağ köyü. Aman yarabbi bu ne korkudur ki Karadeniz’in bir dağ köyünden birisi bile dışarıda nöbetçi tutuyorlar acaba bir Jandarma gelir de bizim hocamızı alıp götürür mü dışarıda bekliyor. Akşam evlerine Kur’an-ı Kerim’i götürmüyorlar. Tarlanın duvarlarında herkesin bir taşı var, o taşı çekiyor, Kur’an’ı taşın içine koyuyorlar, taşı oraya yerine koyuyor ki eve götürmesin Kur-an’ı. Bu ne korkudur, nerede yaşadık bunu biz. Bu nasıl bir şeydir?”
SIBYAN MEKTEPLERİ ÇAĞRISI
Erbaş o dönemlerin geçtiğini belirterek bir de çağrı yaptı:
“Ama elhamdülillah bunlar geçti. Biraz önce hocamız beni tanıttılar. Eğitim Hizmetleri Genel Müdürüyüm Diyanet İşleri Başkanlığı’nda. Şu anda bizim 4 yaşında, 5 yaşında, 6 yaşında ülkemizde 50 bine yaklaştı öğrenci sayımız ve resmi kayıtlı. 4-6 yaş kuran kurslarını açtık. Sizlerden gayret bekliyoruz, destek bekliyoruz. Her mahallede nasıl ki Ali Ulvi kurucu döneminde, onun döneminin bir miktarında Sıbyan Mektepleri varsa şimdi Sıbyan Mektepleri’ni ihya edelim yeniden. Bu fırsatı iyi değerlendirelim.”
(Gerçek gündem)
Yeni Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, hya TV'deki bu konuşmasını
yaparken arka planda Said-i Nursi'nin görüntüsü geçiyordu.
Diyanet İşleri Başkanlığı'na atanan Prof. Dr. Ali Erbaş ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 21 yıl önce çektirdikleri fotoğraf, Mustafa Kamacı'nın arşivinden çıktı.