Yazar CEO'nun hedefi üçüncü kitap

Mehmet Semih Söylemez, Ocak ayında Elma Yayınevi tarafından basılan ikinci kitabı 'Birlikte Başarmak'ın gelişim sürecini anlattı. Söylemez, ikinci kitabında da AGT'nin çalışanları, tedarikçileri ve müşterileriyle 34 yıllık büyüme hikayesine yer veriyor. Kitabın ana temasının birlikte olmakla, beraber olmanın farkı olduğunu belirten Söylemez, "Çünkü yan yana gelen insanlar beraberdir ama birlikte olmak için çok daha fazlası gerekir.

Ortak hayaller, otak amaçlar, ortak stratejiler gibi. Birlikte başarmak çaba gerektiren, iş ve sonuçları çok da değerli, bunu anlatıyoruz. Aslında ben 5 yılda bir kitap yazayım demiştim. 2012'de Duygusal Sermaye çıkmıştı ve bu yıl da Birlikte Başarmak. Kendime verdiğim bu sözü tuttum. Bundan sonra da bu sözü tutmayı düşünüyorum" dedi.

20-40 YAŞ ARASI HEDEF KİTLE

AGT'nin 1984'te kurulan dinamik, hızlı büyüyen bir firma olduğunu aktaran Söylemez, "Dolayısıyla 5 yılda bir yazacak çok şey yaşanıyor. 5 yıl iyi bir periyot. İki yıl kitabın hazırlığı sürüyor. Kendi içimizden ve dışarıdan birçok kişiyle görüşüyoruz, besleniyoruz o kaynaklardan. Öncelikle kitabın hedef kitlesi 20-40 arası yaş grubu ama bunda daha çok 20-30 arası. Birçok okuduğum kitapta şu karşıma çıkıyor. İnsan tüm hayatının kararlarını 20-30 arasındaki 10 yılda veriyor. Dolayısıyla bu 10 yıl çok kıymetli" dedi.

AGT'NİN 1000 ÇALIŞANI DA KİTAPTA

İnsanların tüm hayatının kararlarını verdiği yıllarda onlara, kalplerine dokunabilmeyi istediğini belirten Söylemez, "Bir cümleyle de olsa faydalı olabileyim. Ama hitap ettiğim kesim 20-40 arasında, sadece iş hayatı demek de olmaz. Çünkü içinde anlatılan birçok şey hayata dair. Geri dönüşlerden gördüğüm kadarıyla en beğenilen yerler gerçek hikayelerden oluşması, babam, kardeşim ve çalışanlarımızla. Benim için de en keyifli olan AGT'de çalışan yaklaşık 1000 kişinin isminin kitabın sonunda bulunuyor olması" dedi.

BABASININ SÖZÜ İKİ KİTAPTA DA VAR

Kitabından alıntıları da paylaşan Söylemez, "Burada vurgulamak istediğim bir konu da baba-oğul birlikte çalıştığında birçok çatışmanın kaçınılmaz olduğu. Dolayısıyla babamın bir sözü var birinci kitapta da, ikinci kitapta da benim için çok değerli. Diyor ki, 'Bazı babalar koyun yetiştirmek ister bazıları aslan. Ama aslan yetiştirdiğinde bilirsin ki arada sana da pençe atacaktır.' Babaların buna izin vermesi gerekiyor ki, çocuk aslan olarak yetişsin. Tabi burada sabırlı, toleranslı olması gereken baba" dedi.

2005'TEN BERİ İLK 500'DE

AGT'nin İstanbul Ticaret Sanayi Odası'nın açıkladığı Türkiye'nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu listesinde bu yıl da yer almasıyla ilgili değerlendirmede bulunan Söylemez, "Biz 2005'te İSO'nun ilk 500 sanayi kuruluşu listesine girmiştik ve bu listede kalmak bile ciddi büyüme gerektiriyor. 2005'ten bu yana yükselerek devam ediyoruz. Bu yıl iki sıra daha öne geldik. Sadece kendi çalışanlarımız değil, tedarikçilerimizin ve müşterilerimizin de bu üç grubun uyumlu birlikte çalışmasıyla mümkün" dedi.

İŞİ VE YAZMAK EN BÜYÜK TUTKUSU

Hem işi hem de yazmanın kendisi için birer tutku olduğunu dile getiren Söylemez, "Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu ve diğer arkadaşlarım beni yazma konusunda çok teşvik etti. Yazmaya başlamamın bir başka nedeni de çok fazla okumam oldu. Birikimlerimi yazarak başkalarına aktarmak istedim. Takvimim ne kadar dolu olursa olsun mutlaka ayda en az iki kitap okuyorum. Üçüncü kitap fikri de kesinlikle var ama konusu için henüz erken, üç yıllık düşünme dönemim var. Sonrasında konu belli olacak, iki yıl da yazımı sürer ve inşallah 5 yıl sonra bir kitap daha çıkacak" diye konuştu.

ÜRETİM AŞKI 6 YAŞINDA BAŞLADI

Üretime tutkusunun ise 6 yaşındayken babasının fizik mühendisi olarak çalıştığı Seydişehir Alüminyum Tesisleri'ni görmekle başladığını anlatan Söylemez, "Türkiye'nin ilk sanayi yatırımlarından biri olan bu tesisten, 6 yaşındaki bir çocuğun nasıl etkileneceğini düşünün. Dışarıdan bakıyorsunuz, devasa bir tesis, içini merak ediyorsunuz ama girip göremiyorsunuz. İşte bana sanayiyi, üretimi sevdiren bu tesis oddu. Aradan geçen yıllarda içimde yanan üretim ateşiyle bu tutkum hep canlı kaldı ve ortaya AGT çıktı. İşimi her zaman çok sevdim, bu nedenle de yaptığım işleri hiçbir zaman bir yük, ağırlık, zorunluluk olarak görmedim. Belki bu sayede işim ve yazma tutkumu bir arada rahatça sürdürebiliyorum" dedi.

Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)