Yaşları küçük, çevre bilinçleri büyük

Yıldırım ilçesine bağlı Millet Mahallesi'nde 4'ü anasınıfı olmak üzere 16 derslikte bin öğrenciye 36 öğretmenle eğitim veren Millet Mahallesi İlköğretim ve Anaokulu öğrencileri, Avrupa’daki okullar için oluşturulan bir topluluk olan eTwinning’de görev aldı. Okul öncesi öğretmeni Eda Özkan’ın platforma üye olmasıyla birlikte proje çalışmalarına başlayan 4-5 yaş grubundaki anasınıfı öğrencileri, çevre okur yazarı oldu. Doğa gezileri yapan ve okul çevresinde kurulan pazar alanından topladıkları atıklardan kompost oluşturmayı öğrenen çocuklar, bahçede kurulan tarım alanına da ekim yaptı. Geri dönüşüm malzemeleri ile kendilerine yeni oyuncaklar da yapmayı ihmal etmeyen minikler, büyüklerini de geri dönüştürülebilir malzemeleri atmamaları için teşvik etti. 'Mavi ve Yeşil Ellerimde' projesiyle hem velilerin hem de çevre halkının desteğini alan öğrenciler, yaptıkları çalışmaları bir dergi haline getirdikleri projelerini, 4’üncü sınıf öğrencilerine devretti. 

‘AMACIMIZ ÇEVRE OKUR YAZARLIĞI OLUŞTURMAK’

10’u Türkiye’den 2’si ise Romanya ve Hırvatistan’dan olmak üzere 12 ortakla yürütülen projenin bir sonraki adımının Erasmus programı olacağını söyleyen Anaokulu Öğretmeni Eda Özkan, “Mahallemiz kırsal bir bölgede. Ev yoğunluğu çok yüksek ancak atık toplama merkezimiz yok. Bu atıklardan neler yapabiliriz, çevre farkındalığını nasıl oluşturabiliriz diye kafamızda bir ışık yandı. Bunu diğer arkadaşlarla paylaşarak şunu söyledim; ‘projemizi öyle bir proje yapalım ki çevrenin bütün unsurlarını içine alsın’. Komposttan küresel ısınmaya kadar bütün kavramları hem çocuklara, hem ilköğretim kademesindeki öğrencilere hem de velilerimize aktarabilelim.  Çevre bilinci oluşturmak amacıyla yola çıktık. Amacımız çevre okur yazarlığı oluşturmak” dedi. 

‘ÖĞRENCİLERİM ARTIK BİLİNÇLİ’

Çevreye duyarlı bir nesil yetiştirmeyi amaçladıklarını söyleyen Özkan, proje kapsamında hayata geçirdikleri faaliyetleri şöyle anlattı:

“4-5 yaş seviyesinde doğa gezileri düzenledik. Bu gezilerle beraber farkındalık oluşup oluşmadığını test ettik. Çocuklarla gözlem yaptık. Topladığımız malzemeleri nasıl değerlendirebiliriz, onları eğitime nasıl entegre edebiliriz bunları araştırdık. Doku panosu oluşturduk. Doku panosuyla çocuklara oyunlar hazırladık. Bunu 10’u Türk, biri Hırvatistan, biri Romanya olmak üzere 2’si yabancı, 12 ortakla birlikte eş güdümlü şekilde yaptık. Ardından kompost çalışmaları oluşturduk. Burası tarıma uygun bir bölge. Okulumuzun da boş alanı olduğu için tarımsal bir bölge oluşturalım dedik. Tohumlama ve gübreleme kısmını da işin içine katmak istedik. Özellikle pazar yeri bölgesi olduğu için atık çok fazla. Pazar kurulduğu zaman çok fazla atık oluyor. Ebeveyn işbirliği ile kompostlarımızı hazırladık. Ardından küresel ısınma konusunu ele aldık. 4-5 yaş seviyesindeki çoğu öğrencimiz küresel ısınmanın neden olduğunu, neye sebep olduğunu, nesli tükenen hayvanlara etkisini, bunları çoğu öğrendi. Suyun önemine değindik. Su broşürleri hazırladık. Mahalleye, esnafa, bakkala, her yere dağıttık. Sonucunda tarın alanları oluşturduk. Tohum kutuları hazırladık. Diğer şehirlerdeki arkadaşlarla öğrencilerimizi buluşturduk. Online eğitimlerle beraber öğrencilerimiz tanıştı. Birbirlerine tohum zarfları gönderdiler. Sonbaharda tohumlarımızı ektik. Kış sebzeleri diktik. Şimdi de yaz meyveleri, yaz sebzeleri diktik. Proje bitince de daha nasıl yaygınlaştırabiliriz diye ilköğretim kademesindeki arkadaşlarla konuştuk. Geri dönüştürülebilir, dönüştür atma mantığıyla yola çıkarak geri dönüşüme destek verdiler. Dönüşebilir malzemeleri yaptılar. Atık yağlar topladık. Merkezlere gönderdik. Okul bahçemizde kompostlar yaptık. Onları tarım alanında kullanacağız. Şu an 4 yaşındaki öğrencim de çevre bilincine sahip, 10-11 yaşındaki öğrenciler de bunun farkında.”

‘BÖLGEMİZ KIRSAL AMA CEVHERLERİMİZ BÜYÜK’

Kırsal bir bölgede eğitim verdiklerine dikkat çeken Özkan, “Bölgeyi güzelleştiren hem ebeveyn, hem öğretmenlerdir. Bizim bölgemiz kırsal bir bölge ama öğrencilerimiz de çok büyük cevherler var. 5 yaşındaki öğrencimin yaptığı çalışmalar bazen bizim bile dudağımızı uçuklatabiliyor” dedi. 

Mahalle halkı, esnaf ve pazarcılardan büyük destek gördüklerini ve projeyi imece usulü yürüttüklerini söyleyen Özkan, “Biz su broşürleri, su kartları hazırladık. Suyu nasıl kullanmamız gerektiğiyle ilgili kartlar hazırlayıp dağıttığımızda gelen tepkiler çok güzel oldu. Hatta permakültür bir tarım alanı oluşturmak istedik. Özellikle kendi sınıfım dahil olmak üzere bir çok velimiz, ‘biz ne yapabiliriz?’ diye sordu. ‘Çıtalar, tahtalar, paletler getirip boyayalım. Bahçemizi oluşturalım’ dediler” ifadelerini kullandı. 

‘MÜFREDATIMIZI ULUSLARARASI EĞİTİME ENTEGRE ETTİK’

Bu tarz çalışmaları bugüne kadar yerelde yaptıklarına dikkat çeken Özkan, “Bunu uluslararası iletişimle bağdaştırmak gerekiyor. Bir Romanya’da neler yapılıyor, eğitimde hangi ekoloji kullanılıyor. Sanat konusunda İtalya’dan örnek aldık. İspanya ve Hollanda ile perma kültür bahçe alanları konusunda iletişim kurduk. Biz kendi müfredatımızı nasıl uluslararası eğitime entegre edebiliriz düşüncesiyle eTwinning platformuna üye oldum. İşbirliği için farklı ülkelerle iletişim kurabiliyoruz” diye konuştu. 

Geri dönüşüm malzemelerinden enstrüman ve çeşitli objeler yapan 4’üncü sınıf öğrencisi Burcu Vatansever, “Parayla almak yerine aslında böyle şeyler yapsak daha güzel olabilir. Bunlar da bizi eğlendiriyor. Diğerleri ile aynı. Sadece geri dönüşüm malzemelerinden yapılıyor. Ayrıca çevre ve doğaya da katkı sağlıyor” diye konuştu. 

4’üncü sınıf öğrencisi Melis Keçeli ise “Bunları çöpe atmak veya çevreye atmak yerine ihtiyaçlarımız doğrultusunda değerlendirebiliriz. Hem paradan tasarruf ederiz hem de çevre kirliliği ve küresel ısınmayı engelleyebiliriz” dedi. 

Projede yer alan 5 yaşındaki anasınıfı öğrencisi Yiğit Ceylan da büyüklerine çağrıda bulunarak, “Anne ve babalarımız geri dönüşüm malzemelerini çöpe atmayın. Onlarla oyuncak yapabiliriz. Suları dikkatli kullanmalıyız, ışığı kapatmalıyız. Işığımızı ve suyumuzu dikkatli kullanmalıyız” ifadelerini kullandı.

Esra TÜRKER-Nevruz İLİMDAROĞLU/BURSA, (DHA)