Geçen pazar günü akşamı meydana gelen kazada Ortaca-Dalyan karayolunun Okçular mevkisinde, Ümmü Yeşil Tatlı'nın kullandığı motosiklete Burak Hoplar (27) yönetimindeki otomobil arkadan çarptı. İddiaya göre çarpmanın etkisiyle havaya fırlayan kadın, tavan camından otomobilin içine düştü. Sürücü otomobil içinde yaralı kadınla 6 kilometre gitti, daha sonra sanayi sitesinde otomobili bırakarak kaçtı. Kazayı görenlerin haber vermesiyle bölgeye sağlık ve jandarma ekipleri gönderildi. Kaza yerinde ekipler ve yakınları yaklaşık 1 saat yaralı olduğu düşünülen kadını aradı. Ümmü Yeşil Tatlı daha sonra sanayi sitesinde terk edilmiş haldeki otomobil içinde ağır yaralı bulundu. Hastaneye kaldırılan Tatlı, kurtarılamadı. Firar eden otomobil sürücüsü Burak Hoplar ise, dün sabaha karşı Ortaca ilçe merkezinde jandarma tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Daha önce alkollü araç kullanmaktan ehliyetine el konulduğu öğrenilen Burak Hoplar, sevk edildiği adliyede tutuklandı. Ümmü Yeşil Tatlı'nın cenazesi, Mengenli Mahallesi'ndeki Merkez Camii'nde dün öğlende kılınan namazının ardından Mergenli Mezarlığı'nda toprağa verildi. Öte yandan kaza tutanaklarına göre Tatlı'nın kaza anında tavan camından otomobilin içine düştüğü yer aldı. Çevredeki bir işyerinin güvenlik kamerası ise kaza ve sonrası yaşananları anbean görüntüledi.
Ortaca ilçe merkezindeki evlerinde taziyeleri kabul eden Ümmü Yeşil Tatlı'nın gemi kaptanı oğlu Can Tatlı, "Kazadan 15 dakika sonra haberim oldu ve olay yerine gittim. Annemi kendi ellerimde aradım ama bulamadım. Çarpan kişi otomobiliyle sanayiye bırakmış. Aracımız ile yoldaki kediye çarpsak veterinere götürüyoruz. Vicdan azabı yaşıyoruz. Çarpan kişi annemi arabanın içerisinde terk edip gitmemeliydi. Bu insanlık dışı bir şey. Burası küçük bir yer. Herkes birbirini tanıyor. Arabayla çarpan kişi uyuşturucu bağımlısı. Bunun araştırılmasını istiyorum. Kuşa bile çarpsanız bunu hissedersiniz. Arabanın içerisine girmiş bir kişiyi fark etmemek mümkün değil" dedi.
'BUNUN ADI CİNAYET'
Tatlı'nın kız kardeşi Nuray Yeşil ise, "Acımız çok büyük. Kardeşim bana oturmaya geldi. Akşam yemeğinden sonra evine dönmek istedi. Amcamın kızları da bizimle birlikteydi. Yemeğin ardından yola çıktık. Kendisi motosikletle öndeydi. Biz de aracımızla arkadan onu takip ediyorduk. 'Hasta olsak bize Ümmü bakıyordu' diye yanımdakiler ile sohbet ettim. Bir otomobil, uçak gibi geliyordu. Motosikletin fırladığını gördük. Her yerde kardeşimi aradık. Ambulans ile hastaneye götürüldüğü söylendi. Hastanede böyle birisi gelmedi dediler. Sanayiye terk edilen otomobilin içerisinde olduğu yönünde telefon geldi. Hastaneye götürseydi kardeşim şu an yaşıyor olacaktı. Bunun adı cinayet. Başka hiçbir şey demiyorum" diye konuştu.
Cavit AKGÜN/ ORTACA (Muğla), (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |