Özer Ülken, mevcut CHP yönetimini beğenmeyen ve bazı Parti Meclisi üyelerini değiştirmeye yönelik girişime karşı, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na destek amacıyla imza toplayanlara tepki gösterdi.
Her satırı yeni bir açıklamaya muhtaç yazılı “açıklama-ma”sında üstü kapalı konuşan Ülken, birilerini, ‘selden kütük kapmak’la suçladı, bir başkaları için isim vermeden, ‘İsimleri bilinen malum şahıslar’ dedi.
Kılıçdaroğlu’na sahip çıkanları, “Güya ona sahip çıkmak adına imza topladıklarını öğrenmiş bulunuyorum” diyen Ülken’in bu kişilere neden kızdığı tam olarak anlaşılamadı.
Ülken’in açıklaması şöyle:
“Antalya İl Örgütü Cumhuriyet Halk Partisi geleneklerine ve ahlakına uygun davranmayı kendisine ilke edinen bir anlayışa sahiptir. Kurucu Genel Başkanımız Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ten başlayarak bütün genel başkanlarımıza ve şimdi de yeni Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na sahip çıkan bir anlayış Cumhuriyet Halk Partisi örgütünde her zaman hakim olmuştur.
İçinde bulunduğumuz bu koşullarda Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na sahip çıkmak Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurumsal kimliğinin ve geleneğinin ilk şartıdır. Cumhuriyet Halk Partisi Antalya İl Örgütü bu bilinçtedir. Son günlerin tartışmaları içinde eskiden olduğu gibi ‘selden kütük kapmak’ isteyen, bizce bilinen malum kişilerin (Genel merkez yöneticisi filancadan selam getirdim) diyerek Sayın Genel Başkanımızın konumunu ve kişiliğini tartışma konusu haline getirmek istediklerini, güya ona sahip çıkmak adına imza topladıklarını öğrenmiş bulunuyoruz.
Şunu herkesin bilmesini isteriz ki; Sayın Kılıçdaroğlu bir grubun genel başkanı değil tüm Cumhuriyet Halk Partililerin kurultayda seçtiği genel başkanımızdır ve kendisine saygımız sonsuzdur.
Genel başkanımızın; anlayışları bizce ve kamuoyu tarafından bilinen bir grup tarafından, onun adına ve onun bilgisi dışında sahiplenilmesine ve imza toplanmasına asla ihtiyacı yoktur. Örgüt disiplinine, hiyerarşisine ve geleneklerine aykırı biçimde davranışlarda bulunarak Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu tartıştırmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. “