Asma davul çalan bando şefi, 2 trompet, 2 saksafon ve 2 trombon çalan toplam 7 kişiden oluşan Antalyaspor Bandosu, Grup 1966 Antalyaspor Taraftarlar Derneği bünyesinde faaliyet gösteriyor. Derneğin kültür ve sanat koordinatörü Koray Karaca, bandodaki müzisyen sayısını artırmayı istediklerini, ancak asıl hedeflerinin Süper Lig'de mücadele eden tüm takımların bando kurması olduğunu belirtti. Koray Karaca, "Keşke bütün takımlarımızın bandosu olsa da 'Tribün Bandoları Yarışması' yapsak, herkesi bütünleştirsek. Çünkü biz Milli Marşı'mızı hep beraber söylüyoruz. Neden şarkılarımızı hep beraber söylemeyelim" dedi.
MÜZİĞİN BÜTÜNLEŞTİRİCİ YÖNÜ
Bandoyu kurma fikrinin ortak bir kararla alındığına dikkat çeken Koray Karaca, şöyle konuştu:
"Aslında bando kurma fikri hepimizin ortak kararıydı. Bu 2 yıl öncesine dayanan bir süreç. Tribünde şiddeti önleme anlamında birçok girişimde bulunduk; özellikle uyuşturucudan, alkolden temizlemek istedik. Daha sonra bütünleştirici nokta olarak da müziği ön plana çıkardık. Geçen yaz buraya bir piyano getirdik. Burada 2-3 öğrencimizi konservatuvar sınavlarına hazırladık. Bu sene de iki değerli işadamımız bu konuda çok büyük destek verdi. Bu da ortak bir proje olarak gelişti. İnşallah hayat bulmuştur, bulacaktır."
DÜNYANIN KÜLTÜR MİRASI ANTALYA
Antalya'nın tarihi, kültürü, sporu ve insanıyla bir bütün olarak dünyaya örnek şehir olduğunu belirten Karaca, "Bandodaki tüm sanatçılarımız konservatuvar mezunu. Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin bando takımında da görev alıyorlar. Amacımız, gerçekten Akdeniz'in yüzü olan şehrimizin ve dünyanın kültür mirası olan Antalya'mızı en üst seviyeye taşımak. Antalya'mız için kültür sanat adına ne gerekirse onu yapıyoruz" diye konuştu.
ROMAN ÖRNEĞİ ORTADA
Grup 1966 Antalyaspor Taraftarlar Derneği Başkan Yardımcısı İsmail Bulut ise bandoların tribündeki şiddeti önlemede büyük etkisi olacağını söyledi. Bulut, "Bunun etkisini özellikle son 2 haftada görmeye başladık. Senfoni evrensel bir müzik olduğu için hem tribüne eğlence katıyor hem de küfürü önlemiş oluyorsunuz. O müzikle beraber onları yönlendirmiş oluyorsunuz. Biliyorsunuz kültürümüzde müzik var. Romanlar müzik çaldığı zaman kavgayı bırakıp oynamaya başlar. Tribün kültüründe de buna yakın bir şeyler yapmak istiyoruz" dedi.
Süleyman EKİN/ANTALYA, (DHA)