Babacan, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Yönetim Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, kurdaki hareketlenmenin Türkiye'ye özel bir durum olmadığını, gelişen ekonomilerin kurlarında hareketlilik yaşandığını kaydetti.
Cari açık konusuna değinen Babacan, kredi hacminin artığı dönemde cari açığın arttığını dile getirerek, şöyle konuştu: ''Bu yıl itibariyle kredi hacmindeki büyüme, geçen yılın altında seyrediyor. 2011'deki kredi hacminin artışı, 2010 yılının hareketli ortalamalarına göre daha düşük seyretmeye başlamış durumda. Yüzde 25 civarında bitireceğiz kredi hacmindeki artışı. Kur etkisinden arındırdığımız zaman aşağı yukarı hedeflediğimiz rakamlar neticelenmiş olacak. Eğer o kısıtlamaları yapmasa idik, kredi hacmi yüzde 25 değil, muhtemelen çok daha fazla artacaktı. 'Cari açık yüzde 9-10 arası bir şey' diyoruz, ama cari açık da yüksek noktaya çıkacaktı''
Cari açık çok ama bütçe sağlam
Babacan, cari açık rakamlarının geriye döndüğü, nispi iyileşmenin başladığı döneme girildiğini, cari açıkta ''en kötü''nün geride kaldığını kaydederek, önümüzdeki yıl milli gelirin yüzde 8'i kadar cari açık beklendiğini bildirdi.
Yüksek cari açığın yanında bütçe açığının ülkeyi felakete götüreceğini söyleyen Babacan, şu tespitleri dile getirdi: ''Bizim cari açığımız yüksek ama bütçe tarafı sağlam. Bu piyasalar açısından, analistler ve yatırımcılar açısından çok önemli bir güvence, dayanak noktası. Şu anda cari açığımız, ABD'den sonra dünyanın en yükseği, rakam olarak, 75 milyar dolar. Ama nasıl istikrar devam ediyor? Bütçe tarafı sağlam. Onun verdiği güven ve borç stokunun düşüklüğü, genel tabloya bakıldığında Türkiye'yi koruyor.''