Resmi Gazete'de 4 Kasım tarihinde yayımlanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzaladığı kararnameyle kesin korunacak hassas alan ilan edilen Afyonkarahisar'ın Bolvadin, Sultandağı ve Çay ilçeleri sınırları içerisinde bulunan Eber Gölü'nün su seviyesinde son yıllarda önemli ölçüde azalma meydana geldi. 150 kilometrekarelik yüzölçümüyle geçmişte Türkiye'nin 12'nci tatlı su kaynağı olan Eber Gölü'nde, yeterli yağış olmaması ve çevresel etkenlerle birlikte sular çekildi. 150'ye yakın kuş türünün yaşadığı, üreme- barınma alanı ve kuş cenneti olan göl, kuruma tehlikesiyle karşı karşıya.
Geçen yıllarda ziyaretçilerin gezdirildiği kayıkların, göle giriş yaptığı alanlardaki su da iyice çekildi. Çok sayıda kayık, toprak üzerinde kaldı. Toprakla birleşen bazı kayıkların çürümeye başladığı görüldü. Kayık mezarlığını andıran alanların yeniden suya kavuşması için Çayırpınar köyü muhtarlığının girişimleri ve Afyonkarahisar Valiliği'nin talimatıyla çalışma başlatıldı. Bu kapsamda Eber Gölü'ne getirilecek suyla hem göl aynasına ulaşımın kolaylaştırılması hem de bölgede turizmin sürekliliğinin sağlanması hedefleniyor.
'MEVSİMSEL BİR OLAY'
Çayırpınar köyünde 12 yıldır muhtar olan İbrahim Kıyar, Eber Gölü'nün durumuyla ilgili Demirören Haber Ajansı'na (DHA) konuştu. Muhtar Kıyar, yerleşim yerinin eski olduğunu vurgulayarak, göl sularının yükselmesinden dolayı, köyün göl kenarından, 1907 yılında şimdiki yerine taşındığını söyledi. Kıyar, "Bütün göllerde yağışlardan dolayı çekilme var. Geçen hafta 80'e yakın gölün kuruduğunu öğrendik. Hazar Denizi bile kuruyor. Mevsimsel bir olay tabii. Bizim başımızda da var ama inşallah kurtulacağız, suyumuzu gölün etrafına vereceğiz. Uzun dönemden beri Devlet Su İşleri'nin özverili çalışmasıyla işi bitirmek üzereyiz. Göl aynasından suyu gölün girişine, çevremize getirmiş bulunuyoruz. Son düzenlemeleri yapıyoruz. Yetkililere teşekkür ederim. Sayın Valimiz ve Kaymakamımıza da teşekkür ederim" dedi.
'DÜNYAMIZI GELECEK NESİLLERE TEMİZ BIRAKMAMIZ GEREKİYOR'
Eber Gölü'nün geçmişini ve şimdiki halini anlatan Kıyar, şöyle konuştu:
"Kayıklarla gördüğünüz sazları keserdik. Ben de gençliğimde yaptım. Suyun içinde yetişen sazlıkları, teknelerle biçer, bağlar, kıyıya getirirdik. İstif ederdik, daha önce SEKA vardı, SEKA'ya verirdik. Gününe göre inşaat işinde kullanılır, turizm bölgelerinde kameriyelerin üzerine yapıyorlar şu anda, yine biçen arkadaşlarımız var kamışı. Diğer ürünlerden şark köşelerinde kullanılan yastıklar var, yastık otu var, yerel dille ‘kova’ deriz, literatürdeki ismi ‘kofa’, semer otu da vardı, katırlarda ve eşeklerde semerler vardı daha önce o ottan da yetişirdi gölümüzde. Eber Gölü'nün kendine ait yönleri de var tabii. Endemik çeşitlilik de var, Eber sarısı, 'piyan' diye endemik çiçek de var. Bitki florası bayağı geniş. Diğer canlılara gelince turna balığı, sazan balığı, en son 1981'de tatlı su kereviti yok oldu burada. Kirlilik dünyanın başına bela, ülkemizin de başına bela. Kirletmememiz gerekiyor, kirlettiğimiz yeri temizlememiz gerekiyor. Ödünç aldığımız dünyamızı gelecek nesillere temiz bırakmamız gerekiyor. Ama iş ne oldu, art niyetli şahıslar yüzünden mutfağımıza kadar girdi sahte gıdalar. Ve neredeyse içme suyuna karışacak kirlilik. Tamam dünya belirli dönemlerde de susuzluk çekmiş, kuraklık çekmiş ama ilahi misyon gereği, kendi o evresini atlatmış, yoluna devam etmiş. Dünyaya bu kadar müdahale edersen dünya seni bırakır, kendi yoluna devam eder. Bizim vatandaş olarak, herkes kendi kapısının önünü süpürürse sokak tertemiz olur. Bizim kendimizden başlamamız gerekiyor. Kapımızın önünden, çevremizden, meramızdan, yollarımızdan, ormanımızdan, yeşilimizden, koruyarak kullanmamız gerekiyor. Yok etmememiz gerekiyor. Diğer canlılara da saygı göstermemiz gerekiyor. Kirletmeyle nereye varacağız. Bu da vicdanla olacak bir şey."
'SU DA VAR, KUŞ DA GELECEK'
Gölde daha önce yapılan etkinliklerin tekrar yapılabileceğine dikkati çeken muhtar İbrahim Kıyar, "Daha önce burada katalog albüm çekimleri yapılıyordu. Evlilik teklifleri yapılıyordu. Ama iki yıldır azalmıştı suyu olmadığından, bu konuda hizmet almak isteyene yarından sonra, hazır gölümüz. Daha önce kuş gözlem kulesi vardı, kuş yoktu, su da yoktu. Şimdi, kuş gözlem kulesi de var, su da var, kuş da gelecek" dedi.
'ARTIK BURADAN TEKNE İLE GÖLÜN İÇİNE GİDİLEBİLECEK'
DSİ tarafından yapılan çalışmaları da anlatan Kıyar, "Vatandaşın talebi, bizim müracaatımız ve Sayın Valimizin talimatıyla Sayın Kaymakamımızın teşrifiyle beraber DSİ'nin yaptığı bir çalışma var burada. Bilfiil 90 günü buldu, yarından sonra bitecek inşallah. Göl aynasından buraya suyu getiriyoruz. Sular çekildiği için içeriden almak zorunda kalıyoruz suyu. Yarından sonra artık buradan tekne ile gölün içine gidilebilecek. Tekne turları yapılacak, burası zaten piknik alanı, kuş gözlem kulesi var, kameriyelerimiz burada, yakında büfemiz de hizmete açılacak" diye konuştu.
Ali Fuat GÜÇLÜER- Muzaffer NAL/ÇAY (Afyonkarahisar), (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |