Türkiye'mizin gündemi çok yoğun. Önce, memleketimden bir kaç insan manzarası yazayım.
* Ayağı siyah postallı adam, üniversite öğrencisinin kolunu bükmüş, yere yatırmış, başına bacağını dayamış. Delikanlı çaresiz, çırpınıyor, bağırıyor, kurtulmak istiyor. Bir başkası da genç kızın boğazını sıkıyor. Sokak ortasında açıkça işkence görüntüsü çağdaş ve modern bir ülkeye yakışmıyor.
ÇAY PAKETİNDE HAZİNE
* Samsun Belediyesi Mali İşler Daire Başkanı, demir kasaya çay paketleri koymuş. Kimin aklına gelir? Tutanakta yazanlar: 135 bin avro. 36 bin TL. 5 kilogram altın. Bir tane 1 kiloluk külçe altın. 13 adet çeyrek altın boyutunda basılmış özel altın. 75 tane tam altın. 50 tane yarım altın. 1059 tane çeyrek altın. 8 farklı kişi adına farklı bankalarda açılmış 23 ayrı hesap cüzdanı. 30 gayrimenkul tapusu. Bir bürokratın -bu kadar mal varlığı- olur mu, bilemedim.
* Hani, pudra şekerini burnuyla çeken "kokainci" vardı ya. O "garibanın" mal varlığı araştırılsın önergesi, Meclis'te AKP-MHP oylarıyla reddedildi.
HUKUK HERKESE FARKLI
* Sonra fısıltı gazetesi, dilden dile dalgalandı. Reza Zarrab'ın Amerika'da mahkemeye verdiği, "Türkiye'de dağıttığım rüşvet listesi" şimdi elden ele dolaşıyor. Avrolar, dolarlar, altınlar, İsviçre saatleri kimlere verilmiş, millet gördüklerine inanamıyor.
* Ankara'da bir hakim, Devlet Bahçeli'nin ifadesini almak için ısrar edince, hakkında Hakimler Savcılar Kurulu işlem başlatıyor, müfettiş görevlendiriyor. Yok efendim, onun dokunulmazlığı var, ifadesi alınamaz(mış). Dokunulmazlığı olan milletvekillerinin ifadelerini almak için gözaltına alınmalarına son dönende çok tanık olduk. Hukuk ne yazık ki yerlerde sürünüyor.
UMUTSUZ HAYALSİZ NESİL
* Hayatının baharında, 21 yaşında bir insanın intihar ettiği ülke olmayı hak etmiyor büyük Türkiye'm. O delikanlının son sözleri aklımızdan hiç çıkmasın: "Artık benim geleceğe dair umudum yok, hayalim yok, beklentim yok. Bu dünyada da yerim yok."
Çok acı bir ölüm. Kimin umurunda?
* Aslı'yı yitirdik. Sağlık sistemi aciz kaldı. Pandemi koşullarında bağışıklık sistemi yüzünden hastaneye yatması ertelenmişti. Küçük tezgahında takı satıyordu. Bakana sitem etmişti: "Yatak arıyorum 20 gündür." Ölmeden 24 saat önce vergisini ödemeye çalıştı. Genç kadın ne yazık ki artık aramızda yok. O küçük esnafa bir hastanede yatak veremeyen sistem, yandaş işinsanlarının vergi borcunu öteledi veya sildi.
DEMOKRASİ SEVİLMEZ Mİ
* Emekli amiraller görüşlerini/düşüncelerini açıkladılar. Vay, sen misin bunu yapan? Darbe iması, darbe paranoyası, darbe tiyatrosu. Savcılık soruşturma açtı. ABD Genelkurmay Başkanı, görevdeyken Başkan Trump için şöyle bir açıklama yapmıştı: "Biz bireye bağlılık yemini etmedik. Anayasa'ya bağlılık yemini ettik." Demokrasiyi gel de sevme. Bizde emekli subayın konuşmasına bile tahammül yok.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bu ülkenin insanlarının vergileriyle 400 bin askerle, 300 bin polise maaş veriyor. 15 Temmuz'da darbecilere karşı canıyla savaştı. Bu çağda aklından darbe geçiren varsa, çıksın ortaya görelim. Silahı olmasa da darbecileri tükürükle boğar, yok eder Türk milleti.
KAVGA GERGİNLİK KAOS
Ey sorumlular, en yetkili olanlar, bürokratlar, ne olur insanları daha fazla yormayın. Biz çok yorulduk. Bir yıldır Corona ile bu halk perişan oldu, işyerleri kapandı, işten çıkarıldı. Cenazeler törensiz defnedildi. Maddi yıkımın ötesinde, manevi bir yılgınlık, bezginlik, umutsuzluk var. Mutsuz, gülmeyi unutmuş, ümidi olmayan bir toplum olduk.
Siyasetçiler her gün ağız dalaşı yapıyor, birinin ak dediğine, diğeri kara diyor. Ortak noktada buluşma, ülke sorunlarında birleşme yok. Hep kavga, hep gerginlik, hep kaos. Bir durun ne olur. Durun ve bakın. Düşünün, nerede hata yaptınız? Bu halk kardeşçe, barış içinde, huzurlu, mutlu yaşamak istiyor.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |