Prof. Dr. İlhan Gölbaşı, kalp ve damar hastalıkları ile ilgili uygulamalarda çoğu zaman dakikaların büyük önemi olduğunu söyledi. Prof. Dr. Gölbaşı "Yollarda rastladığımız ambulansların sirenleri altın dakikalar için çalmaktadır. Kaybedilen dakikalar altından daha kıymetli, geri getirilemez dakikalardır. Yapılması gereken, çok hızlı hareket ederek bu dakikaları tasarruflu kullanmaktır" diye konuştu.
Kalp ve damarla ilgili problemlerde diğer organların beslenmesinin de tehlikeye girdiğini söyleyen Prof. Dr. Gölbaşı, şunları söyledi:
"Kalbimizin kısa süreli de olsa atmaması, tansiyonumuzun kısa süreli de olsa çok düşmesi, bayılma ve şok tablosuna neden olur. Bu durumda, altın dakikalar devreye girer ve çok acil kalp ritmini artırıcı ilaçlarla desteklenmesi gerekir. Bu tablo ne kadar uzun sürerse beyinde ve diğer organlarda o kadar fazla tahribat gelişir."
HIZLI HAREKET HAYAT KURTARIR
Prof. Dr. Gölbaşı, kalbi besleyen koroner damar tıkanıklığına bağlı gelişen kalp krizinde, göğüs ağrısının başlaması ile birlikte altın dakikaların harcanmaya başladığını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eğer çok acil olarak hastaneye müracaat eder ve tedavi başlarsa kalp adalesi çok fazla hasar almadan kurtarılabilir. Kalp krizi geçiren hastalarda genellikle kapı- balon süresi tabiri kullanılmaktadır. Hastane kapısından ne kadar kısa sürede anjiyografi yapılarak damar açılırsa, başarı şansı, kurtulan kalp adalesi miktarı o kadar fazla olacaktır. Eğer bu hasta göğüs ağrılarını gaz, reflü, adale ağrısı gibi ağrılara yorarak 4 saatlik süreyi harcadığı takdirde, tıkanan damarın beslediği kalp adalesinin önemli bölümü ölecektir. Bu durum da kalp yetersizliğine davetiye çıkaracaktır."
Erol AKKIR / ANTALYA, (DHA)-