Şehir hastaneleri dosyası yargıya taşındı

Açık ihale yöntemini bir kenara bırakarak belirli isteklileri davet yöntemiyle ihaleleri gerçekleştiren iktidar, sağlıkta da aynı yöntemi izliyor. Son iki yılda Aydın, Diyarbakır, Antalya ve Urfa’da inşa edilecek şehir hastaneleri için pazarlık yöntemiyle gerçekleştirilen ve toplam bedeli 11 milyar 446 milyon TL olan dört ihale, yargıya taşındı. Toplam 632 milyon 510 bin 215 dolar bedelle şirketlere verilen ihalelerin güncel kur karşılığı 11 milyar 446 milyon TL ediyor.

Sağlık Bakanlığı, bin yataklı Diyarbakır, bin yataklı Antalya, 950 yataklı Aydın ve bin 700 yataklı Urfa Şehir Hastaneleri için doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen olayların ortaya çıkması sonucu yapılabilecek “pazarlık usulü ihale” yöntemini kullandı. Yalnızca bakanlık tarafından davet edilen istekliler arasında gerçekleştirilen ihaleler sonucunda, hastanelerin yapım süreci başladı.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU İŞLENDİ

İhalelerle ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunan CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, rekabet şartlarının oluşmamasına ve olası kamu zararına dikkat çekti. İhalelerin pazarlık usulü ile yapılması sonucunda, ihaleye normal şartlarda katılabilecek firmaların katılmasının önüne geçildiğini kaydeden Yavuzyılmaz, suç duyurusunda, “Önemle ifade etmek gerekir ki aynı işin daha düşük bir maliyetle yapılabilmesi ihtimali ortadan kaldırılmaktadır. Bu durum kuşkusuz kamu zararına neden olmuştur. Sağlık Bakanlığı, Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü, gerekli şartlar oluşmadığı halde pazarlık usulüne göre ihale yöntemini uygulamak suretiyle görevi kötüye kullanma suçunu işlemiştir” ifadelerine yer verdi.

CEZALANDIRILMALARI GEREKİYOR

Belirli isteklilerin davet edilmesi ile birlikte bakanlıkta “ihaleye fesat karıştırma” suçunun tüm unsurlarının da oluştuğunu iddia eden Yavuzyılmaz, suç duyurusunda ayrıca şunları vurguladı:

"Hastanelerin istisnai bir ihale usulü olan pazarlık usulüne göre ihale edilebilmesi için gerekmekte olan hukuki şartların oluşmamasına rağmen idare, keyfi davranmak ve kamu ihalelerinin şeffaflık, açıklık, rekabet ve güvenilirlik ilkelerini bertaraf etmek suretiyle görevini kötüye kullanarak kamu zararı oluşturulmuştur. Yasal düzenlemeler uyarınca, dava konusu olan dört adet yapım işine ilişkin ihalenin usulsüz olarak, şeffaflıktan ve rekabetten uzaklaştırılarak pazarlık usulü ile yapılmış olduğu ve ilgili mevzuat hükümlerinin ihlal edildiği sabittir. Şüpheli kişilerin isnat edilen suçlar yönünden soruşturulması ve nihayetinde gerçekleştirilecek olan kovuşturma ertesinde cezalandırılması gerekmektedir.”

Hüseyin ŞİMŞEK (Birgün)