Politikacıların akıl almaz, ayak oyunlarını izliyoruz. Yüksek Seçim Kurulu süre vermiş, birileri başvuruyor ve imza toplama yarışı başlıyor. Partilerin bir araya gelerek kurduğu iki büyük ittifak var. Doğal olarak iki ittifakın adayları da cumhurbaşkanlığı için en şanslı kişiler. Bağımsız olarak aday olmak isteyenlere, kim niye oy versin? Çöpe gidecek oyları, neden bağımsız, bağlantısız ve arkasında büyük halk desteği olmayan kişiye verelim? Bilmem kim, aday adayı olsa, bize bir yararı var mı? 100 bin oy verilse, aday olsa, sonrası ne olacak? Bu kadar bilinmezin arasında, içinde bulunduğumuz enflasyona, bir katkısı olacak mı? Domatesin fiyatı düşecek mi? Peynir 200, zeytin 100 liradan ucuza satılacak mı?
Bilmem ne ittifakı, cumhurbaşkanlığı konusunda kendi seçmen kitlesine, falanca aday adayı için imza verin diyor. Diğer ittifak da aynı işlemi yapıyor. Biri sağdaki oyların, diğeri soldaki payların bölünmesini istiyor ve bunun adı demokrasi oluyor.
HER KAFADAN İSTEK
Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılındayız. Kişisel hırsları, kaprisleri, koltuk sevdaları uğruna, adaylık başvurusu yapanlar... Kadın haklarını yok etmeyi isteyenler... Milliyetçiliği kendi tekelinde görenler... Türk kelimesinin Anayasa'dan çıkarılmasını önerenler... Eşit yurttaşlık ve laiklik ilkesinin değiştirilmesini dile getirenler... Yüzyıllık cumhuriyeti değiştireceğiz diye meydan okuyanlar... Teröristle işbirliği yapanlar... Türkiye'yi parçalamayı, eyaletlere bölmeyi düşleyenler...
Politikacılar, ekmeğini yedikleri demokrasimizi kirletiyorlar.
MEDİNE DİLENCİLERİ
Bu olanların asgari ücretliye, emekli maaşı alana yararı var mı? Cumhurbaşkanı olan 100 bin 750 lira maaş alıyor. Emekli Cumhurbaşkanı maaşı bile 56 bin 400 TL. Milletvekili maaşı 73 bin lira.
Kendine bu kadar kıyak yapanların sana, bana, garibana, yoksula katkıda bulunmasını beklemek çok iyi niyetli bir davranış değil mi?
Açlık sınırı 9 bin 425 TL. Yoksulluk sınırı 30 bin TL olan ülkemizde, asgari ücret 8 bin 506 TL.
Politikacı karar veriyor. En düşük emekli maaşını 2 bin lira zamla 7 bin 500 lira yapıyor. Neye, hangi ölçüye göre bu para veriliyor, bilen yok. Ben verdim oldu. Bu tavır karşısında, Medine dilencileri çok daha saygın kalır.
İNSANCA YAŞAM HAKKI
14 Mayıs'ta cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimi olacak. Türk kadını 1934 yılında seçme ve seçilme hakkını kazandı. Bugünlerde kadını erkek baskısı, egemenliği altına almak için kampanya yapılıyor. Seçim her bireyin oy verme hakkını kullanması için yapılır. Her bireyin insanca yaşama hakkı vardır.
Seçilmişler, bireylerin çağdaş yaşam koşullarını sağlamakla yükümlüdür. Ülkemizde o kadar çok sorun oluştu ki, hangi politikacı, sihirli bir değnekle bunları, en kısa zamanda çözecek güce sahip, bilemiyoruz.
Modern, laik, demokratik ülkeye yakışan bir seçim olsun. Yol ayrımında bulunan Türk halkının oyları diğer seçimlere göre bu kez daha değerli duruyor. Ya çağdaşlık, aydınlık, özgürlük veya karanlık. İnanıyorum ki Türkiye, 100 yıl önce olduğu gibi yine aydınlık günleri seçenektir.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |