Savcılıktan Atatürk fotoğraflı tişörte takipsizlik

Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, Ressam Etem Çalışkan’ın, “Atatürk portre ve imzası” isimli karakalem çalışması ilk kez 10 Kasım 1969’da yayınlandı. O tarihten bu yana, Atatürk portresi birçok yerde kullanılırken, bazı işletmeciler de söz konusu resmi tişörtlere basarak satışa sundu. Tekstil firması sahibi B.S. de Atatürk’ün portresini tişörtlere basarak piyasaya sürdü. Bunun üzerine ressam Çalışkan “manevi veya mali haklara tecavüz” suçu işlendiği iddiasıyla şikâyette bulundu.

"TELİF ESERİ OLDUĞUNU BİLMİYORDUM" SAVUNMASI

Şüpheli olarak ifadesi alınan B.S. de tekstil şirketi ve fiziki mağazası bulunduğunu ve internet üzerinden satışı yaptığını belirterek, “Ben fotoğrafın kişiye ait telif eseri olduğunu bilmiyordum. Beni telefonla arayınca baskı ve satış işlemini durdurdum” dedi. Şikâyet üzerine Ankara Cumhuriyet Savcısı Mehmet Taştan, işinsanı B.S. hakkında dava açmaya yer olmadığına karar verdi. Kararda, eserin ilk kez kamuya sunulduğu günden şikâyetin yapıldığı 2024 yılına kadar 55 yıllık bir süre geçtiği de hatırlatılarak, özetle şöyle denildi:

“Bu süre zarfından binlerce kez çoğaltılarak fotoğraf ve tişörte baskı uygulanmak suretiyle kamuoyuna sunulan eserin izinsiz şekilde kullanılmasına eser sahibinin şikâyeti bulunmamaktadır. Bu durum müştekinin zımni şekilde, Atatürk portresinin toplum tarafından kullanılmasına rıza gösterdiği izlenimi vermektedir.”

ATATÜRK’E YOĞUN İLGİ VAR DENİLDİ

“Portre çalışmasına konu edilen kişi herhangi biri değildir. Anafartalar kahramanı olarak tarih sahnesine çıkan, kurtuluş mücadelemizin başkomutanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk’tür” denilen kararda, toplumda Atatürk’e yoğun bir ilgi olduğuna da dikkat çekilerek, özetle, “Eserin konusu, kurtuluş mücadelemizin başkomutanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu olan Atatürk’tür. Bu sıfatlarla, fotoğrafları ve resimleri en çok kullanılan lider olma ayrıcalığını taşımaktadır. Atatürk fotoğrafları konusunda özel uzmanlığı olmayan milyonlarca insanın, bunlardan hangilerinin kamu kurumları tarafından hazırlanıp kamunun istifadesine sunulduğunu, hangilerinin yayın için özel izin isteyen kişilere ait eser niteliği taşıdığını bilmesi ve ona göre hareket etmesi mümkün değildir” denildi.