AÜ Hastanesi'nde pandemi servisinde çalışan hemşire Rabia Ayçiçek, koronavirüsün hayatlarına girmesiyle yaşadıkları zorlukları anlattı. Pandemi servisinde koronavirüs pozitif hastalarla temas halinde olduğunu, hastaneden eve döndüğünde 2,5 yaşındaki kızı Büşra'nın kapıda karşıladığını aktaran Rabia Ayçiçek, kızının hemen kucağına atladığını, kendisinin de onu uzak tutmak zorunda kaldığını anlattı. Evde duş aldıktan sonra kızına yaklaştığını anlatan Ayçiçek, hastanede koronavirüse yakalanan çocuk hastaları gördükçe kızını düşündüğünü ve endişelendiğini belirtti. Koronavirüsün artık bitmesini istediğini belirten Rabia Ayçiçek, eve ilk girdiğinde direkt evladına sarılabilmeyi çok özlediğini söyledi.
'KORONAVİRÜSE YAKALANAN ÇOCUK HASTAYI GÖRÜNCE KIZI AKLINA GELDİ'
Pandeminin ilk başlarında koronavirüsün çocukları çok etkilemediğini hatırlatan Rabia Ayçiçek, çocuk hastaları ilk gördüğünde kızının aklına geldiğini anlattı. Ayçiçek, “Çocuğum benden koronavirüs kapar mı, diye ister istemez iki defa düşünüyorum. Pandemi servisine 1 yaşında bir çocuk hasta gelmişti. Solunum sıkıntısı vardı. Daha sonra solunum sıkıntısı artmaya başladı. Biz o çocuğa müdahale etmek zorunda kaldık. Müdahale sırasında insan aynı zamanda kendi çocuğunu düşünüyor. Kendi çocuğum aynı pozisyonda ne yapar diye daha çok üzülüyorum" dedi.
'ÖNLÜKLERİN ALTINDA SIRILSIKLAM KALDIĞIMIZ ZAMANLAR OLUYOR'
İnsanların özellikle maske, mesafe ve hijyen kurallarına çok dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Rabia Ayçiçek, “İnsanlar bunlara dikkat etmediği için şu an buradalar. Bu yetişkin ve birçok hasta için geçerli. Hastalar burada yatıyor kimse onların yanında kalmak istemiyor. Kendini risk altına atmak istemiyor. Biz burada bakım hastalarına da bakıyoruz. Yeri geliyor önlüklerin altında sırılsıklam kaldığımız zamanlar oluyor ama elimizden geldiği kadarıyla bu savaşı vermeye gayret ediyoruz" diye konuştu.
'KEŞKE GİTMESEYDİK DİYORLAR AMA ÇOK GEÇ OLUYOR'
Pandemi nedeniyle çok yorulduklarını anlatan Ayçiçek, şöyle konuştu:
“İki kat maskeyle çalışmak özellikle Antalya gibi sıcak bir şehirde çok zor. Biz de sıcaklarda bu şekilde çalışmak istemiyoruz. Artık herkesin bilinçlenmesini istiyoruz. Lütfen sosyal mesafeye dikkat etsinler, sürekli birbirlerine gidip gelmekten vazgeçsinler. Birçok hastadan 'keşke gitmeseydik, yapmasaydık' cümlelerini duyduk. Çünkü yüksek nitrik oksijen ve yüzüstü pozisyonda yatmak gerçekten çok zor. Özellikle bu süreçte, sonrasında yoğun bakıma gideceğini bilmek daha da kötü. Yoğun bakımdan çıkan hastalar hallerine şükrediyor. 'Keşke gitmeseydik' diyorlar ama çok geç olduğu zamanlar da oluyor. Belki kalıcı akciğer hasarları da kalmış oluyor."
'HER ŞEY BİTSİN NORMALLEŞSİN İSTİYORUZ'
Koronavirüsün artık bitmesini istediğini gözleri dolarak anlatan Rabia Ayçiçek, “Eve ilk girdiğimde evladıma sarılabileyim istiyorum. Oturup yarım saat oynamayı özledim. Gerçekten artık her şeyin normalleşmesini istiyoruz. Çocuğumu dışarıya çıkaramıyorum. Onun nefes almasını istiyorum. Evde de çok sıkıldı. Bir şekilde her şey bitsin ve normalleşsin istiyoruz" diye konuştu.
Aslı DURAN/ANTALYA, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |