ERZURUM Barosu Kadın Hakları Komisyonu üyesi Avukat Bilge Mutlu Bilge, Mart'ta başlayan pandemi sürecinin en çok kadınları olumsuz etkilediğini söyledi. Kadına yönelik şiddetin sürekli arttığını vurgulayan Bilge, boşanma vakalarında da Erzurum'un 3'üncü sırada yer aldığını belirtti. Bilge, "Pandemide kadınlar ciddi manada hem yoruldu hem çok ezildiler" dedi.
'Kadın Liderler Covid 19'a Karşı Güçlerini Birleştiriyor' konulu programa sunduğu proje üzerine Erzurum'un Aşkale ilçesinde çalışma yapan Avukat Bilge Mutlu Bilge, Mart ayında başlayan koronavirüs pandemisi sürecinde kadınların mağdur olduğunu söyledi. Pandeminin dünyada ve ülkemizde kadın, çocuk, eş bütün aile bireyleriyle bir eve kapanmak zorunda kaldıkları bir süreç olduğunu belirten Bilge, şöyle konuştu:
"Tarafların sürekli aynı ortamda birlikte olması beraberinde daha fazla muhatap olmayı, yüz yüze olmayı, sıkıntıları, dertleri, problemleriyle daha çok yüzleşmelerini gündeme getirdi. Bunları sağlıklı bir şekilde yürütüp daha güzel sonuçlara ulaşanlar olduğu gibi çoğunlukla bu kötü süreci daha da kötüleştiren kangrenleştiren vakalar da meydana geldi. Ben de pandemide kadın ve şiddet konusunda proje hazırladım. O dönemde ilçede 182 kadınla görüştüm. Şiddet gören 182 kadın. Şiddeti sadece fiziksel olarak algılamayın. Psikolojik olarak, mobing olarak şiddet gören kadınlarımız vardı. Çalıştığı iş yerinde mobbing gören, evindeyken fiziksel ve psikolojik şiddet gören kadınlarla yaptığımız görüşmelerde pandemi sürecinde evde kalan erkeğin, çocuğun bütün sorumluluğunun daha çok kadına yüklendiğini gördük. Evde anne varsa ayrı bir hava ve sıcaklığı vardır, herkes anneden bir şey ister. Bu alıştığımız gelenekeksel Türk toplumu anne yapısı. Kadın hem anne, çalıştığı zamanlarda iş kadını."
'KASIM AYINDA SON 1 HAFTADA 15 KADIN CİNAYETE KURBAN GİTTİ'
Covid-19'un başladığı Mart ayında, 262 kadının Erzurum Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne müracaat ettiğini belirten Bilge, "Bunların yanında daha çok karşılaştığımız hususlar gündelikçi kadınlar. Gündelik işlere gidip ailesine bakan kadınlar Covid-19 sebebiyle gündelik işlerine gidemediği için işini kaybeden kadınlar ekonomik yönden çok güç durumda kaldı. Çocukların ihtiyaçlarını gideremeyen kadınlar, eşinden gerekli maddi desteği göremeyen kadınlar vardı. Bu ekonomik sıkıntılar ve ciddi manada mutsuzluk olarak yansıdı, sorunlar daha çok arttı. Mart ayında 262 kadın Erzurum Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne müracaat etmiş. Bu ne demektir, belki de müracaat edebileceklerden 262'si. Müracaat etmemiş 'kol kırılır yen içinde kalır' diyen kadınlarımız da var. Nisan 183, Mayıs 185, Haziran 256, Temmuz 259, Ağustos 280, Eylül 241, Ekim 263, Kasım ayının ilk 17 gününde tam 136 kadını il müdürlüğüne müracaat etmiş. Bunlar çok ciddi rakamlar. Kasım ayında son bir haftada 15 kadın cinayete kurban gitti. İşte okuyoruz 'elleri bağlandı', 'domuz bağıyla bağlandı', 'boğularak öldürüldü'. 15 tane kadın öldürüldü. Bunlar çok ciddi rakam" diye konuştu.
'GÜÇLÜ, AYAKLARININ ÜZERİNDE DURAN KADINLAR DA ŞİDDET GÖRÜYOR'
Şiddet gören kadınlar içinde adliyede savcılık, hakimlik yapan insanların da var olduğunu belirten Bilge, "Şiddet gören kadınlar içinde adliyede savcılık, hakimlik yapan insanlar var. Bunlar aslında karar mekanizmasındaki güçlü, ayakları üzerinde durabilen kadınlar. Bunlar da şiddet görüyor. Ama bunu dillendirmekten çekiniyorlar. Hicap duyuyor, utanıyorlar. 'Ekonomik özgürlüğüm var, ayaklarım üzerinde durabiliyorum ama şiddete maruz kalıyorum. Bunu nasıl ifade edebilirim?' diye kendine bile anlatamayan insanlarımız var" dedi.
ANTALYA BOŞANMADA KAÇINCI?
"Maalesef pandemide kadınlar ciddi manada hem yoruldu hem çok ezildiler" diyen Bilge, "Hem hukukçu olarak hem Erzurum Barosu Kadın Hakları Komisyonu olarak bu konuda çalışmalarımız var. Baro Başkanlığına adli yardım talebiyle müracaat eden kadınlar var. Bu kadınlar daha çok boşanma hadisesiyle avukat yardımı talebinde bulunuyorlar. Bu sayı pandemi sürecinde gerçekten de çok arttı. Bir yazıda okudum, boşanmanın en çok gerçekleştiği iller İstanbul, Antalya ve maalesef Erzurum. Oysaki Erzurum manevi değerleri yoğun olan geleneklerine bağlı olan bir ilimiz. Boşanma neden bu kadar çok arttı? Çünkü artık şiddet dayanılmaz bir hale geldi. Önceden 'çek kızım, gelinliğinle girdin, kefeninle çıkacaksın' mantığı yerine aileler kızlarının yanında yer aldı" diye konuştu.
'TOPLUM İÇİN KADIN MUTLU OLMALI'
Şiddeti önlemede çocukların iyi yetiştirilmesi gerektiğini kaydeden Bilge, şunları ifade etti:
"Çocukları iyi yetiştirmede iş biz annelere düşüyor. Ama anne de sevgi, şefkat bırakılmamışsa, şiddet gören bir anne çocuğunu nasıl yetiştirebilir? En masumane dolu gözyaşlarıyla büyütebilir. O çocuk da travmayla büyüyecektir. Kadının mutlu olması, toplumun sağlıklı yürümesi için kesinlikle şarttır. Sevgi ve şefkat dolu bir anne çocuğunu daha güzel, erdemli yetiştirebilir. Kadının mutlu olması demek, çocuğun, toplumun mutlu olması demektir. Güçlü kadın, güçlü aile, güçlü toplum. Toplumun güçlü olması için bizim güçlü ve mutlu kadınlara ihtiyacımız var. Önemsediğimiz ve üzerinde durduğumuz husus bu."
Salih TEKİN/ERZURUM, (DHA)-
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |