Söz konusu alanın Osmanlı ve Bizans dönemine ev sahipliği yaptığını ifade eden Ekinci, "Osmanlı İmparatorluğu’nun bahçe kültürünün Dünya’daki son örneği Edirne’de. Ama biz burayı çocuk parklarıyla, yüzme havuzlarıyla yarattığımız zaman son Osmanlı bahçesini de yok etmiş olacağız" dedi.
Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği'nce gerçekleştirilen toplantıda, endemik bitki türleri ve kendine has doğasıyla Osmanlı’dan günümüze miras kalan Sarayiçi’ndeki ‘has bahçe’, bilinen adıyla 'tavuk ormanı' masaya yatırıldı. Toplantıda, yenileme çalışmaları gündemde olan Sarayiçi Kırkpınar Er Meydanı’nı da barındıran alanın önemine vurgu yapıldı. Alandaki Edirne Belediyesi’nin rekreasyon projesi yapmak istemesine karşı çıkan çevre gönüllüleri Has Bahçe’nin önemine dikkat çekti. Etkinlikte konuşan T.Ü. öğretim görevlisi ve Bergama Dünya Miras Alanı Başkanı Yaşagül Ekinci, Sarayiçi’nde bulunan has bahçenin, Osmanlı’dan günümüze kalan son bahçe olduğunun altını çizerek, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'ne (UNESCO) girebilecek kapasitede olduğunu ifade etti.
'ORASI OSMANLI VE BİZANS DÖNEMİNDE DE VARDI'
Tavuk ormanının endemik bitki üretmesinin, yaşayan bir ekosisteme sahip olduğunun en büyük kanıtı olduğuna dikkat çeken Ekinci, "Tavuk ormanında da endemik bitkiler çok fazla. Bir tane bile olması buranın ekosistem olduğunu, dünya ile bağının koptuğunda bile kendi içinde işleyişi olduğunu gösteriyor. Ayrıca endemik bitkinin oluşması 50 ya da 100 yılda değil, gerçekten çok uzun bir zaman gerektiriyor. Yani tavuk ormanı eğer endemik bitkilere sahipse, ya da özel türlere sahipse, bu şunu gösteriyor; orası Osmanlı Sarayı’ndan önce de bir ekosistemdi. Orası muhtemelen bu nehirlerin taşkın alanı olarak binlerce yıldır bir ekosistem olarak varlığını devam ettiriyordu. Yani bir şekilde orası Osmanlı’da da, Bizans döneminde de vardı" ifadelerini kullandı.
'OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE KALAN SON BAHÇE'
Söz konusu alanın, Osmanlı’dan günümüze kalan tek bahçe örneği olduğunun da altını çizen Ekinci, "Osmanlı bahçeleri dünyada çok ünlüdür. Uzmanlar Osmanlı İmparatorluğu’nun bahçeler açısından en zengin medeniyet olduğunu söyler. Onun arkasından İspanya’daki Endülüs geliyor. Peki elimizde ne kalmış biliyor musunuz? Özellikle ‘has bahçe’ formatında, sadece burası kalmış. İstanbul’da 11–12 tane sayılıyor ama bugün hiçbirisi yok. Bir çoğunun kaynaklarda yeri tanımlanıyor, vakıf bilgilerinde adı var ama şu anda yerlerinde apartmanlar var ya da bizim yapmak istediğimiz gibi çocuk parkı var. Ciddi düşünmek lazım, yeri geldiğinde Osmanlı ile övünüyoruz, yeri geldiğinde yeriyoruz. Yermek ya da övmek mesele değil ama bir bahçe kültürüne sahipler ve bu bahçe kültürünün son örneği bizde, Dünya’daki son örneği bizde. Ama biz burayı çocuk parklarıyla, yüzme havuzlarıyla yarattığımız zaman son Osmanlı bahçesini de yok etmiş olacağız" dedi.
'DÜNYA KÜLTÜREL MİRAS LİSTESİNE GİREBİLECEK KAPASİTEYE SAHİP'
Ciddi şekilde inceleme ve çalışmalar yapıldığı takdirde Sarayiçi’nin de Dünya Kültür Mirası listesine ‘kültürel peyzaj alanı’ olarak girebileceğini sözlerine ekleyen Ekinci; "Buradaki Sarayiçi de ciddi bir şekilde dosyası ele alınıp gerekli incelemeler yapılsa, Kültür Peyzaj listesine girecek ayrı bir yer. İddia ediyorum burası da Dünya Kültürel Miras Listesi’ne girebilecek kapasiteye sahip. Sadece bunun araştırılması lazım" diye konuştu.
Olgay GÜLER/EDİRNE, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |