Manavgat'ta 2014 yılında bir ortaokulda müdür olarak görev yapan Y.A., o dönem 6'ncı sınıf öğrencilerinden 11 yaşındaki H.Y.'ye odasında cinsel istismarda bulundu. H.Y., okuldan alınacağı ve okul müdürüyle karşı karşıya gelerek zarar görecekleri korkusuyla yaşadığı olayı anne ve babasına anlatamadı.
İKİ YIL SONRA ANNESİNE ANLATTI
Ertesi yıl okul müdürü Y.A.'nın bir gün derse gelerek kendisine bakması sonrası ağlamaya başlayan H.Y., yanındaki arkadaşı B.G.'nin sorması üzerine başından geçenleri anlattı. B.G., müdürün benzer olayları aynı yurtta kaldığı arkadaşı D.Y.'ye de yaptığını, D.Y.'nin kendisine müdürden uzak durmasını söylediğini anlattı. H.Y. bunun ardından yaşadığı olayı müdür Y.A.'nın aynı okulda öğretmen olarak görev yapan akrabası E.A.'ya da söyledi. Bir süre sonra yaşadıklarının okulda duyulması üzerine psikolojisi bozulan H.Y., 2016 yazında yaşadıklarını annesi Z.Y.'ye anlattı.
ADLİ VE İDARİ SORUŞTURMA
H.Y.'nin ailesi okul müdürü hakkında jandarma ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne şikayet dilekçesi verdi. Şikayet üzerine okul müdürü Y.A. hakkında hem adli, hem idari soruşturma başlatıldı.
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede, mağdurların pedagog eşliğinde alınan ifadelerinin birbiriyle örtüşür mahiyette ve tanık beyanlarıyla uyumlu olması, şikayetçilerin birbirinden habersizce olayı ortak arkadaşları B.G.'ye farklı tarihlerde anlatmış olmaları, tanıkların olayın ortaya çıkışı ve duyulmasıyla ilgili mağdurların iddialarıyla benzer doğrultuda ifade verdikleri hatırlatılarak, Y.A.'nın olay tarihinde 11 yaşında olan H.Y.'ye kendi odasında, 12 yaşında olan D.Y.'ye ise birden çok defa okulun boş sınıflarında cinsel istismar ve nitelikli cinsel istismarda bulunduğunun sabit olduğu belirtilerek, okul müdürü olduğu da göz önünde bulundurularak 44 yıl hapisle cezalandırılması istendi.
D.Y.'NİN ANNE VE BABASI ŞİKAYETİ GERİ ÇEKTİ
Müştekiler, H.Y. ve D.Y. ile anne ve babalarının şüpheli Y.A.'dan önce şikayetçi ve davacı olduğu belirtilen iddianamede, D.Y.'nin anne ve babası C.Y. ile K.Y.'nin daha sonra dilekçe vererek şikayetçi olmadıklarını beyan ettikleri belirtildi. İddianamede, şüpheli Y.A.'nın, bahse konu okulda 2013-2016 yılları arasında müdürlük yaptığı belirtildi. Y.A.'nın üzerine atılı suçlamaları kabul etmediği kaydedilen iddianamede, mağdur ve tanık anlatımları ile mevcut deliller karşısında şüphelinin inkara dayalı muhtemel cezadan kurtulmaya yönelik savunmasına itibar edilmediği kaydedildi.
İddianame, Manavgat 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Y.A.'nın tutuksuz yargılanacağı davaya önümüzdeki günlerde başlanacak.
MÜDÜRLÜK GÖREVİNDEN UZAKLAŞTIRILDI
Olayla ilgili ilçe milli eğitim müdürlüğü tarafından sürdürülen idari soruşturmada ise müdür Y.A., önce görev yeri değiştirilerek başka bir okulda görevlendirildi. Yapılan araştırma ve incelemenin ardından Y.A.'dan müdürlük hak ve yetkileri alınarak yakın bir ilçede bulunan rehberlik araştırma merkezine öğretmen olarak atandı.
ANNE: ŞİKAYETİMİZDEN VAZGEÇMİYORUZ
Olaydan 2 yıl sonra kızının yaşadıklarından haberdar olduğunu belirten H.Y.'nin annesi Z.Y., ilk duyduğunda ne yapacağını bilemediğini, hatta intihar etmeyi bile düşündüğünü ağlayarak anlattı. Aile olarak fakir olduklarını, geçimlerini sağlamak için şoför olan eşine destek amacıyla kendisinin de otelde çalıştığını aktaran Z.Y., şikayetlerinden vazgeçmeleri için şüphelinin yakınlarının evlerine geldiğini, kendilerine sürekli telefon açtıklarını belirterek, "Hem eşime hem de bana, 'Dilekçenizi geri çekin, sizin avukata verecek paranız mı var?' dediler. Ama biz şikayetimizden vazgeçmiyoruz. Adaletin en ağır cezayı vermesini istiyorum" dedi.
Mithat ABAKAN/MANAVGAT(Antalya), (DHA)