Neden bu öfke, neden bu şiddet?

Gün geçmiyor ki sosyal medyada, ya da ana haber bültenlerinde cinayet, vahşet, kavga görüntü içerikli haberlerle karşılaşmayalım? Bu vahşetler hayvana, kadına, çocuğa, gence, ihtiyara hiç fark etmiyor, bizler ŞİDDETE HAYIR dedikçe, pankartlar açtıkça, bizlere inat mı ne şiddet çoğaldıkça çoğalıyor…

Kendi kendime soruyorum; hep böyle bir toplum muyduk, yoksa sonradan mı böyle olduk? Düşünüyorum, düşünüyorum ama maalesef ki mantıklı bir açıklama bulamıyorum!

Belki de hep böyleydik de sosyal medya bu kadar yaygın değildi, haberleşme iletişim bu kadar gelişmemişti. Yaşanıyordu ama bizler yüzde beşini falan duyuyorduk. Ya şimdi?.. Olay olduğu anda her şeyden haberdarız, iyisiyle, kötüsüyle…

İşte, yine bir cinayet, yine vahşet, yine babasız kalan üç çocuk ve bir eş, neden?..

Olay Antalya Kemer’de yaşandı…

Sabah 10.30’da yol kenarında kapısı açık duran bir araç vatandaşların dikkatini çekiyor ve inip baktıklarında, bir ayağı arabadan aşağıda (tahminim inmek için adım atmış ama ne yazık ki yapamamış) emniyet kemeri bağlı, boğazı kesik ve muhtelif yerlerinden bıçak darbesi almış erkek cesedi ile karşılaşıyorlar. Hemen emniyet güçleri aranıyor, ambulans ve polis geliyor ama giden gitmiş geriye vah vah kalmış…

Tabi hemen araştırmalar yapılıyor. Ölen Kemer’de yıllarca seyyar döviz işleri yapan ve etrafında çok sevilen 45 yaşlarındaki Ramazan K.

Ramazan K sabah Beldibi’nde bir görüşme yapmak için evinden çıkıyor görüşmesi bitince de eşini arayıp kahvaltıya geleceğini, yola çıktığını söylüyor. Sonrası meçhul soru işaretli. Kahvaltıya beklediğiniz eşinizin yolda katledildiği haberi  geliyor… Aman Allahım, kimselere yaşatmasın…

Kendisini tanıyanların anlattıklarına göre arabasına kimseyi almazmış. Eee ne oldu da arabaya birini aldı? Yoksa arabaya, o dükkanda görüşürken gizli mi binildi? Yoksa yola çıktığında gelen telefon için mi durdu? Binlerce senaryo üretmek mümkün, ama hakikat?..

Gelelim öldürene… 23 ya da 24 yaşlarında bir genç… Arabadan yüklü bir miktarda para almak suretiyle öldürüyor ve kaçıyor… Tesadüf ki onun da adı Ramazan, soyadı A…

Ramazan A’nın ailesi de Kemer’de tanınan bir aile… Doğulu olmalarına rağmen, yıllardır Kemer’de ticaretle uğraşıyorlar ve bu güne kadar hiç bir olaya adları karışmadan yaşamlarını sürdürüyorlar… Hatta ağabey C. A, Kemer Belediyesi’nde CHP meclis üyesi…

Peki aralarında ne oldu da böylesi bir vahşet yaşandı. Alınan duyumlara göre Ramazan A. coinlerde ( sanal para ) büyük para kaybetmiş… (Arabadan alınan yüklü miktarda ki döviz Ramazan A’nın evinde bulunmuş) İyi de neden bıçaklamak ve boğaz kesmek?.. Bu nasıl bir vahşet?.. Bu nasıl bir kin ve bu nasıl bir vicdan? Sorun her ne ise konuşularak halledilemez miydi? Bu kadar ortak tanıdıkları olan insanlar, bir orta yol bulamazlar mıydı? Sonu böyle mi olmalıydı? 3 çocuk babasız mı kalmalıydı?..

Sorular, sorular… Şu an için cevapsız sorular?.. Ramazan K neden Beldibi’ne Ramazan A.’ya ait iş yerine gitti? Orada bir şey olmadı. Söylenene göre, Ramazan A.’dan gelen telefon üzerine arabasını yol kenarına çekip neden bekledi?.. Tabi ki bunlar soruşturulacak ve her şey tüm gerçeği ile ortaya çıkacak da vay gidene… İlk sorgusu yapılan Ramazan A. aldığı paraların yerini de söyleyerek çelik yelek giydirilip tutuklandı. Ramazan K.’da toprağa verilmek üzere memleketine götürüldü. Arkasında bir sürü sırlarla dolu cevapsız sorular bırakarak. Aileye sabır, hayatını kaybedene de rahmet diliyorum.

Sebep her ne ise bir insanın hayatını alacak kadar önemli olabilir mi? Değdi mi?

Neden insanlar bu kadar tahammülsüz, şiddete ve vahşete yatkın oldular… Hava mı, su mu, yediklerimiz mi, hayat şartları mı bu tahammülsüzlüğe, şiddete ve vahşete neden?..

Her ne ise insanlık topluca bir terapi almalı bunun sonu kötü dostlar…

Bir evlat ki annesinin başını vücudundan keserek ayırıp camdan sokağa atıyorsa, topluca delirdik demektir. Yazık çok yazık… Buna nasıl dur denecek?.. İnsanlığın içindeki bu canavarı kim durduracak?

Acilen bir çare… Topluca “Oynatmaya az kaldı, doktorum nerde?“ şarkısını söylüyoruz… Bırakın birbirinizi yemeyi ey büyükler… Bu insanları rehabilite ederek kurtarmaya çalışın. Vallahi çocuk anneyi, anne babayı, baba tüm sülaleyi katledecek…

“İki nimet vardır ki insanların çoğu onun kıymetini bilmezler; Vücut sağlığı ve vicdan rahatlığı” Hz. Muhammed

“Kötü bir işin en gizli şahidi, vicdanımızdır”  Hz. Ömer