Türkiye A milli futbol takımının oyuncuları,
14 reklam filminde oynadılar, ne yazık ki sahada yoktular.
Gazeteciler, spor muhabirleri, yazarları, yorumcular gaza getirdiler, final oynama ihtimalinden söz ettiler. Hangi gözle ne izlediler de bu kanıya vardılar, insan merak ediyor. Yağcılıkta, yalakalıkta bir grup spor medyasının üstüne yok.
Cesur bir genç çıktı, "istifa edecek misiniz" diye sordu. Teknik direktör, "hesabı size değil, yönetime ya da kamuoyuna verilir" dedi. Oysa karşısındaki kişi, kamu adına soran bir gazeteci. Versene hesabını. Yok veremedi, aklınca topu taca attı. "Şu an istifa edip etmeme gibi bir düşüncem yok. Tabi ki bir hesap verilecekse, yönetime ve kamuoyuna verilir."
Aferin. Hesabın nasıl verileceğini sanki biz bilmiyoruz. Gazeteciyi "taraftar" gibi görüyor. "Size hesap vermem" diyor. Milli takımın sorumlusu olan kişi, kamu adına görev yapan gazeteciye "taraftar" işlemi yapıyor. Gerçekte konu milli takım olunca her birimiz ay yıldızlı formanın taraftarıyız. Takımımızı tüm kalbimizle sonuna kadar destekliyoruz.
UTANMA DUYGUSU YOK
İki yenilgiden sonra gazetecileri antrenmana almıyor. Bu ne anlamsız karar? Ceza mı veriyorsun? Yenilginin sorumlusu basın mı, medya mı? Antrenmanda oyuncular kavga ediyor. Önleyemiyorsun. Takım disiplini sıfır. Hataları saymakla bitmez. "Hezimeti neye bağlıyorsunuz" sorusuna, "Hezimeti, rezillik anlamında söylemediniz herhalde" diyor. Kafasında hezimetin aslında rezalet olduğu gerçeği var, ama konuşulmasını istemiyor. Evet aslında 3 maç, sıfır puan, grup sonunculuğu ve yenilen 8 gol. Tam da rezillik. Rezaletin daniskası. Ne derseniz diyin.
Şu sözlere bakın. Utanma duygusu yok olmuş: "Maçtan önce bizi turnuvaya getirdin diyordunuz, şimdi istifa diyorsunuz." Türkiye milli takımının teknik direktörünün bu sitemi etme hakkı yok. 3 milyon 200 bin avro alan kimse, bu yenilgilerin hesabını verecek. Kaçmak yok. Turnuvanın en fazla kazanan teknik direktörü ile gittik, en başarısız ekibi olarak 3 gün erken döndük.
İSTİFA ETMESİ İSTENİYOR
Şenol Güneş'in savunmasını dinleyen gazeteciler şöyle yazdılar:
"Hoca'nın açıklamalarından anladığımız Şenol Güneş dışında herkes suçlu ve sorumlu."
İstifa etme düşüncesi olmayan insana, futbola gönül veren milyonlarca taraftar haykırıyor: "istifa."
Oyuncu tercihleri tam bir facia. "Fenerbahçe kompleksi" o kadar açık ortaya çıktı ki, kadroları görünce, maçları izleyince utandık. Caner'i kadroya çağırmadı. Rıdvan'ı milli takıma aldı, takımda görev vermedi, tribüne yolladı. Sağ kanat defans oyuncusu Mert'i çaresiz kalınca sol kanatta oynattı. Son maçta İrfan Can'ı çıkaracak, gol atınca vazgeçti, 3 oyuncu yerine 2 oyuncu değiştirdi. Oyun sistemi var mıydı, gören, anlayan oldu mu?Parlatılmak için oynatılan Trabzonspor kalecisinin değeri bir anda 5 kat düştü.
BAŞKA HESAPLAR PEŞİNDE
Bir çoğu Avrupa'da forma giyen genç insanlar, helva yapmayı beceremeyen bir Şefin elinde tatsız, tuzsuz, yanık bir yemek oldu.
Uğurcan'ı genç kaleciyi yok ettin. 2 maçta 5 gol yiyen kaleci, ölüm kalım maçında oynuyorsa teknik sorumlu başka hesaplar yapıyordur. Adam kayıran, çocukları arasında ayrımcılık yapan babaya, kimse saygı da duymaz, sözünü de dinlemez.
Burak'ın sözleri tam yüzsüzlük: "Özür diliyoruz. Halkımız hakkını helal etsin." Yok öyle helal etme. Kimse kolayca hakkını helal etmez. Ekran karşısında heyecanla geçirdiğimiz zamana yazık.
Hakan Çalhanoğlu uçuyor: "Başımızı eğmeyeceğiz. Biz Türkiyeyiz." Kendini ve oyuncuları ülke ile eşit görüyor. Sen Milan takımında oynayan değerli bir Türk futbolcusu olabilirsin de Türkiye değilsin.
MASAL ANLATMAYI BIRAK
"Oyuncuların üzüntüsünü görüyorum, istediklerini yapamamalarının getirdiği ezilmişliği de biliyorum. Turnuvadan dersler alarak geleceğe bakmamız lazım." Şenol Güneş'in bu sözleri gerçekten tuhaf. Oyuncuları öldürüyor. İstediklerini yapamamışlar. Ezilmiş durumdalar. Hoca, turnuva dershane değil. Ne ders aldın söyle. Masal anlatma.Bu halkın futbol sevgisini, milli değerlere saygısını yok ettiniz. Türkiye'yi gerçekten seviyorsan, uzatma istifa et.
Güzel bir tatili hak ettiniz. Haydi şimdi Çeşme plajlarında, Bodrum koylarında teknelerde poz verebilirsiniz. Bu futbolseverler sizi affetmeyecek.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
|||||
|
|
|||||
|
|
||||||||||||
Koç 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
|
||||||||||||
|
||||||||||||