Meclis değil arena

Bugün yazıma, Kemer’de uzun zamandır yapılmayan konser ve kutlama etkinliklerinin 29 Ekim nedeni ile düzenlenen güzel bir organizasyonla başlangıç yaptığından bahsedecektim ki, (genede konum bu) ama, dün yapılan Kemer Belediyesi aylık meclis toplantısında yaşananlar ilk sırayı aldı…

Gerçekten anlamıyorum tüm belediyelerde meclis toplantıları böyle kavgalı, hakaretli, tokatlı mı geçiyor, yoksa bu sadece Kemer Belediyesi meclis üyelerinin birbirlerine karşı tahammülsüzlüklerinden mi?  

Arena meydanı gibi aman Allahım… Birde ne dediklerini anlayabilsem, koca koca adamlar hep bir ağızdan avaz avaz… Hani horoz döğüşü vardır birbirlerine kabarır kabarır sonra bir hamle ile saldırırlar, aynı o şekilde yazık vallahi utandım… Tamam belliki bir sorun var, canlı yayından anlayabildiğim,  olay Kındılçeşme ile ilgili ama bu kadar karşılıklı bağırışma ve uğultu içinde kim ne dedi, kim ne söyledi, itiraz niye anlayabilene aşkolsun!

Aslında ilk defa değil bu meclis kavgası… Aşağı yukarı her ay böyle gerçekleşiyor… Karşılıklı hakaret bağrış, çağrış sonuç salonu terk etmeler çözüm???

Aslında yayın yaparlarken keşke alt yazı olarakta verselerde ne söylediklerini anlayabilsek…

Dün gerçekleşen toplantıda yine meclis üyelerinden Mustafa Bilici ile Hakan Tuncer arasında yükselen tansiyon toplantıyı seviyesiz bir hale getirdi ve kıyametler koptu iş bardakla su atmalara kadar gitti ve bunlar canlı yayında halk tarafından izlendi!!! Söylenenlere göre sonrasında tokatlaşma da olmuş neyseki o kısımda kamera kapatıldı…

Sorarım, güzel şeyler mi bunlar? yakışıyor mu koca koca adamlara halkın karşısına bu şekilde çıkmak?

Bu meclis üyelerinin vazifesi kavga etmek mi? Sorun çözmek mi? Bu şekilde hindi gibi kabararak sorun mu çözülür? Peki sayın belediye başkanı neden ağırlığınıkoyarak masaya elini vurup toplantıya ara vermedi? Bu çirkinlik devam etti? Sokakta gördüğümüzde hepsi beyfendi olan saygın iş insanı ve Kemer’n itibarlı kişileri olarak bilinen bu zatlara bu hareketleri hiç yakıştıramadım… Bu kavgadan gürültüden sonra meraktayım olaya sebep olan sorun çözüldü mü?  Bu kadar seviyesizleşmeye gerek var mıydı? Neden hiç kimse müdahale ederek yatıştırma çabasına girmedi de film seyreder gibi aval aval bakakaldı?..

Olmadı yakışmadı halk çözüm bekliyor… İnsanlar zaten mutsuz, ekonomik durum ortada, turizm sallanıyor, yöneticiler birbirlerini yiyor… Soruyorum Kemer bunu mu hak ediyor?

Bence mecliste kadın üyeler olmalı, inanın sorunlar bu kadar seviyesiz bir şekilde tartışılmaz… Avukat, doktor, esnaf, mimar, sanatçı, emekli, turizimci bir sürü değerli kadın var Kemer’ de… keşke bunlara yer verilse de bu erkek hegemonyası bitse… Gerçi bir bayan üye vardı Aslı Bayar Ulukapı oda istifa etti. Haklıymış bu durumlara ayak uydurması imkansızdı… Kendisi son derece eğitimli uzun yıllardır turizmin içinde yönetici ve fahri konsolos ! Onu böyle bir ortamda düşünemiyorum bile… Neyse görmek, duymak istemediğimiz şeyleri duyduk gördük, dilerim ki bundan böyle daha seviyeli toplantılar yaşanır bu kavgalar son bulur avaz avaz bağırmakla çözüm   üretilemeyeceği taraflar tarafından anlaşılmıştır.

Evet gelelim uzun zamandır yapılmayan konser etkinliklerine….

Gerçekten de Kemer böyle bir hareketliliği özlemiş. 28 Ekim toplu sünnet için Serdar Ortaç, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız için ise Haluk Levent ve fener alayı…

İlk konserden başlarsak, Serdar Ortaç ?…

Yazık bir insan şöhretini bu kadar bozuk para gibi harcar mı? Onu seyrederken çok üzüldüm son üç yada dört şarkısı idi gittiğimde nerde benim bildiğim Serdar, nerde sahnede ki Serdar… Hastalığından dolayı yürüyemiyor, sahnede duramıyor, ses baştan aşağıya detone, yanındaki kızlar elini tutmasa düşecek çok üzüldüm… Serdar Ortaç müziği ile çok değerli bir sanatçı… Oturarak da halk onu kabul eder, yeter ki o küllerinden yeniden doğmayı bilsin. Silkelensin ve özel hayatındaki olumsuzlukları mutsuzlukları bir yana bırakarak kendini şarkı yapmaya yeni besteler üretmeye versin ona da o yakışır

Ve 29 Ekim muhteşem Haluk Levent… Söylenecek tek söz yok… Müziği ile sosyal yaşamında yaptığı yardımları ile son derece takdir kazanan sanatçıyı Kemer büyük bir coşku ile seyretti kucakladı… Kemer Belediyesi, daha önceki dönemlerde yapılan o metrelerce uzunluktaki bayrağımızla konvoy yürüyüşü,fener alayı ve konserlerle halka şu karamsar günlerde biraz mutluluk yaşattı… Tekrar 29 Ekim Cumhuriyet bayramımız kutlu olsun diyor Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını,saygı ile anıyor onlara rahmet diliyorum… Ne Mutlu Türküm diyene ve bize bunu dedirtenlere…