Millet İttifakı’nın CHP’den Antalya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Muhittin Böcek’in proje tanıtım toplantısı için Nazım Hikmet Kongre ve Fuar Merkezi’ndeydim…
Arabayı epey uzak bir yere park edip, merkeze yürüyerek geçtim. Önümden yaşlıca 4 kasketli vatandaş gidiyordu. Belli ki onlar da, tanıtım toplantısı için ilçenin birinden gelmişler... Biri, yüksek sesle, “Ya, beni niye getirdiniz taa oralardan buraya arkadaşlar?.. CHP’ye oy mu vereceğim sanki?.. Allah, Allah” diye söyleniyordu… Yanındakiler, “Bu kez de CHP’ye ver, ne olmuş ki?” dediler hep bir ağızdan… Biri, “Dur bir arkadaş” deyip kaldırımda durdurdu söyleneni… Sonra da kolundan tutup şöyle sıkıca sarstı ve dedi ki: “Ya sen yörük değil misin?”… Söylenen cevap verdi; “Yörüğüm tabi ne olacak?”… Soruyu soran devam etti; “Bak gördün mü?.. Sen yörüksün, Muhittin Böcek’te yörük. Yörüğe vermeyecen de kime verecen?”…
Ben kongre merkezine doğru hızlı adımlarla geçerken, onlar hala tartışıyorlardı aralarında…
Kongre merkezine girişte güvenlik önlemleri sıkıydı… İki kez arandım…
Havayı koklamak için erken gitmiştim. Salon gayet güzel hazırlanmıştı. Dev ekranlar, koltukların üzerinde isimler yazılı vaziyetteki oturma düzeni gayet profesyonelce görünüyordu...
Daha kimsecikler yokken ki durum buydu…
Sabredin sonrasını da anlatacağım…
Hakkını yememek lazım Menderes Türel’in lansmanındaki salon düzeni bir kaç tık daha iyiydi… Türel’in konuklarına bir gün önceden nerede oturacakları bile mesajlarla bildirilmişti. Basın, protokolün hemen arkasında kürsüye hakim bir yerde oturtulmuştu Türel’in tanıtımında…
Böcek’in lansmanında ise basına ayrılan bölüm tam köşede ve protokolden uzak ama yine de kürsüye hakim bir yerdeydi.
Ancak, sonradan şöyle bir gelişme oldu… Salonda oturacak yer bulamayanlar gelip gazetecilerin önünü tamamen kapattılar. Ayağa kalksak dahi kürsüde konuşanı göremeyecek durumdaydık. Hatta, barkovizyondan bile göremiyorduk konuşmacıları…
Adı tanıtım toplantısıydı ama görevlilerin tüm iyi niyetine rağmen, CHP’li davetliler basının projeleri görmemesi için uğraş verdiler. Ve başardılar da… Ben kendi adıma ne Kemal Kılıçdaroğlu’nu görebildim, ne Muhittin Böcek’i…
Bir ara, gazetecilerin ayaklanıp önlerindeki kalabalığı dağıtma girişimi oldu ama iki dakika sonra açılan gedik yine dolduruldu…
Velhasıl, burada projelerle ilgili yazacaklarım, gördüklerimin değil sadece duyduklarımın bir hülasası olacaktır.
Neyse…
Daha önümüz kapanmadan gördüğüm bir slogan vardı dev ekranda…
Şöyle yazıyordu:
“Antalya Antalya’ya yeter”…
Bana 2009 seçimindeki Mustafa Akaydın’ın seçim sloganını anımsattı…
Ne diyordu Akaydın o seçim afişlerinde; ‘Antalya Ankara’dan zengin’…
Niye öyle diyordu?..
Çünkü, Akaydın’ın Antalya seçimini kazanması halinde iktidarın (yani Ankara’nın) ona Antalya’da iş yaptırtmayacağı söyleniyordu. Ve o da Antalyalılara, “Antalya, Ankara’dan zengin” diyerek, “Biz kendi yağımızla kavrulacak güçteyiz” demeye getiriyordu.
Ben Böcek’in, “Antalya Antalya’ya yeter” sloganından da böyle bir kaygıyı gidermeye çalıştığı sonucunu çıkardım.
Muhittin Böcek’in projeleri tanıtırken elektriklerin kesilmesi, jenaratörün geç devreye girmesi lansmanı bütününden kopardı. Yanımdaki bazı gazeteci münafıkların da aklına hemen, seçim gecesi trafolara giren kediler geldi. Bir gazeteci daha ileri gitti, meseleyi organizasyonu düzenleyen şirketlerden birinin Ak Partili olabileceği ihtimaline getirdi, dayadı…
Projeler devasa değildi ama insan odaklı projelerdi…
Türel’in proje sunumu, proje görselleri Böcek’in doğru dürüst göremediğimiz proje görsellerinden daha detaylıydı…
Bir kere Türel’in ekibi teknolojiyi çok iyi kullanmıştı.
Türel resmen projelerin içinde fiziken dolaşıyordu…
Böcek, lansmana ‘Halk Su’ ile girdi… Bu projeye göre, belediye damacana su satacak, elde edilen gelirin önemli bir bölümünü de Antalyaspor’a verecek.
Halk mama, halk günlük süt, halk yem, ucuz sağlıklı et benzer projeler olarak sunulmuştu…
Raylı sisteme devam projesi önemliydi…
Kruvaziyer Liman’da vardı ama yeri Lara değil, Antalya Limanı’ndaydı…
Kültür, sanat, spor ile yeni yaşam alanları oluşturulması planlanmıştı…
Menderes Türel’in millet bahçesi yapmak istediği 100’ncü Yıl’daki 40 dönümlük alana Böcek, katlı otopark yapıp afet zamanlarında burasını sığınma mekanı olarak kullanmayı düşünüyordu…
Akıllı ulaşım sistemi, Kırcami, Müzeler Adası da vardı projeler içerisinde…
İlk 5 metreküp suya para almayacağını söyledi Böcek… Üniversite öğrencilerine de su müjdesi vardı…
Başka bir projeye göre de kadınlar üretecek, balık pazarları oluşturulacak, ekonomik kreşler tüm ilçelere yayılacak…
Turizm ve çevre projeleri, tarım projeleri, sosyal yardım projeleri de Böcek’in lansmanında yer aldı.
Anladığım kadarıyla Böcek, seçimi kazanması halinde, Ankara’nın kendisine destek vermeyeceğini de düşünerek, Antalya’dan çözebileceği ölçekte projeler hazırlamış.
Şimdi bazıları bana şunu soracak…
“Sen, Türel’in tanıtımına da gittin, Böcek’in tanıtımına da… Aradaki fark ne?..”
Bir bölümünü yukarıda yazdım…
Salon düzeni, proje görsellerinin sunumu, hazırlanıştaki teknik açılarından Türel’in lansmanda bir fark yarattığı ortada…
Türel’in projeleri Ankara’nın da maddi desteğini alması gereken büyük bütçeli devasa projelerdi… Yani bir 5 yıldızlı otel gibi…
Böcek’in projeleri ise belediye bütçesi ile Ankara desteği olmadan da, Antalya’nın kendi imkanlarıyla yapılacak projelerdi… Yani şık bir butik otel gibi…
Kimi 5 yıldızlı bir oteli sever, kimi küçük ama şık butik oteli…
Tercih artık tatilcinin…
Pardon seçmenin…
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|