Rosenblat, Fransız eşi Pierre Rosenblat ile birlikte bahçelerindeki kedi, köpek, kaplumbağa, muhabbet kuşu, kanarya, saka ve tavus kuşlarından oluşan hayvanlara, yol kenarında buldukları ölmek üzere olan bir eşek, iki de yaralı ceylan ilave etti. Rosenblat çifti sayesinde iyileşen ceylanlar, köylülerin ilgi odağı ve köyün uğuru oldu.
Veteriner Hamdi Çetin'in kontrolünde, özel bakımla yaralarını iyileştirip, ayağa kalkmalarını sağladıkları ceylanlara 'Petit' ve 'Bebe' adlarını veren Remziye Kartal Rosenblat, Köseler Köyü'nün yakın gelecekte 'Ceylanlı Köy' olarak anılacağını söyledi. Rosenblat, her ikisi de erkek olan yavru ceylanlara ileride bir dişi bulup çiftleştirerek, ceylan sayısını artırmayı düşündüklerini belirtti.
Rosenblat, "Çok sevimli yaratıklar" dediği ceylanların hikayesini ise şöyle anlattı:
"Yavru ceylanları, hafta sonu tatili için gittiğimiz bir otelin bahçesinde gördük. Her ikisi de, bir şekilde yaralanmışlar. Otel, Şanlıurfa'daki ceylan üretme çiftliğinden 4 ceylan satın alıp, Antalya'ya getirmiş. İki ceylan, bakımsızlıktan telef olmuş. Kalan ikisi de hem yaralı, hem de çok zayıftı. Güçsüz kalmışlar, ayaklarının üzerinde duramıyorlardı. Eşim Pierre ile birlikte, ceylanların acıklı durumuna çok üzüldük, otel yönetiminden istedik. Onlar da, teklifimizi kabul edip, bize teslim etti. Bir bebek gibi, sarıp, sarmalayıp, arabanın arka koltuğuna yatırıp, Köseler Köyü'ndeki evimize getirdik. Hava çok soğuktu. Sıcak oda içinde, yumuşak yatak üzerinde, veteriner hekim günlerce tedavi etti. Onlar için, çevresi telle çevrili, küçük bir yaşam alanı da oluşturduk. Artık, çok mutlu bir yaşam sürüyorlar."