Çevre ve Orman Bakanlığı'na bağlı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü'nce, kıyılarda kirliliğe karşı erken uyarı amacıyla başlatılan 'Midyetürk' projesine göre, Ege ve Akdeniz sahillerine bırakılan midyeler 3 ay sonra toplanacak ve bu canlılarda biriken kirliliğe bakılarak, ölçümler yapılacak. Uzmanlar, midyelerin kirliliği bünyelerinde toplayarak biriktirme özelliğine sahip canlılar olduğu için bu projede değerlendirildiğini belirtti.
Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü yetkilileri, söz konusu projenin, 2004-2009 yılları arasında, Türkiye dışındaki tüm Akdeniz kıyılarında uygulandığını kaydederek, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP), Akdeniz Eylem Planı (MAP), Küresel Çevre Fonu (GEF) ve Fransa'nın 'Midyetürk'ü finansal açıdan desteklediğini bildirdi. Yetkililer, Fransa'nın deniz bilimleri araştırma gemisi Europe'nin İzmir'in Alsancak Limanı'ndan hareket ettikten sonra kıyıyı takip ederek İskenderun Körfezi'ne kadar gittiğini söyledi.
Çevre ve Orman Bakanlığı'nın uygulamaya koyduğu proje kapsamında, Antalya Körfezi ile Fethiye kıyılarına da midye bırakıldı. Ağ kafesler içindeki midyeler, 8'i Ege'de, 9'u Akdeniz'de bulunan 17 istasyona yerleştirildi. Midyeler, temmuz ayında dalgıçlar tarafından toplanacak. Laboratuvar ortamında, midyelerdeki kurşun, kadmiyum, nikel, civa, DDT, deterjan, dioksin ve eter gibi kimyasal kirleticilerin miktarı ölçülerek, ait olduğu istasyondaki deniz kirliliği tespit edilecek.
Türkiye'de turizm hareketinin Akdeniz ve Ege kıyılarında yoğunlaştığına işaret eden yetkililer, Türkiye'de tatil yapan 30 milyon yabancı turistin 20 milyonunun Gazipaşa ile Kuşadası arasında denize girdiğini vurguladı. Böylesine yoğun bir turizm hareketinin, özellikle yabancı gemilerden ve çevreye karşı duyarsızlıktan kaynaklanan kirliliğe kurban edilemeyeceğini belirten yetkililer, midyelerin, kimyasal kirlenmede erken uyarıcı olarak değerlendirilmesine devam edileceğini bildirdi.