ANKA'ya konuşan hukukçular, MHP'de istifalara neden olan görüntülerin hukuki boyutunu değerlendirdi. Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu caydırıcı hukuk normlarının Türk Ceza Kanunu(TCK)'nda mevcut olduğunu, fakat uygulayacak sağlam bir iradenin olmadığını söylerken, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Mithat Sancar, toplumda yaratılan infiali siyasilerin önleyebileceğini ve pusuya yatmadan tepkilerini ortak koymalarının gerektiğini söyledi.
"SORUN TCK'DA DEĞİL"
"Kim tarafından çekildiği, nerede çekildiği, nasıl çekildiği" bilinmeyen bir kasedin yasadışı yoldan çekildiğinin sabit olduğunu söyleyen Feyzioğlu, kasedin içeriğini tartışmayı dahi insan haysiyetine aykırı bulduğunu söyledi. "Sadece eşiyle ilişkisi özeldir, başkası ile ilişkileri özel değildir" şeklindeki yaklaşımı da evrensel insan hakları standartlarına aykırı gördüğünü belirten Feyzioğlu, "Bunu caydıracak cezalar zaten mevcut. Bu yapılan zaten bir suç. Sorun ceza kanunundan kaynaklanmıyor. Sorun bu ceza kanununu uygulayacak sağlam bir iradenin olmaması" dedi. Feyzioğlu, "Tabi ki böyle kasetleri tasvip etmiyorum ama" diye başlayan cümlelerin o kasedi çeken kadar söyleyeni de sorumlu kıldığını ifade etti.
"ESKİDEN DERİN DEVLET BASKISI VARDI ŞİMDİ İSE KASET BASKISI"
Partilerin bu tür durumlarda pusuya yatmalarının doğru olmadığını söyleyen Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Mithat Sancar ise, "Türkiye'de partiler şuan böyle durumlarda pusuya yatmış bir şekilde bekliyor. Böyle faydacı ve çıkarcı bir durum takındıkları zaman çok daha kötü şeyler olabilir" dedi. Bir dönem derin devlet nedeniyle siyasilerin baskı altında olduğunu belirten Sancar, şimdi ise özel hayata saldırı şeklinde kasetlerin kullanıldığını açıkladı. Türkiye'de siyasilerin net bir tavır göstermedikçe bunların önüne geçemeyeceğini düşünen Sancar, "Deniz Baykal'ın kaset olayında da benzeri oldu ve AKP malesef bu sınavda sınıfta kaldı. Çünkü tepkilerini göstermek için bekledi. Tepkiyi göstermek için beklememek gerekir" dedi.(ANKA)