Bitlis'in Ahlat ilçesinde çiftçilik yapan Raşit Elmas, 2 yıl önce yüksek tansiyon şikayetiyle hastaneye gitti. Bitlis Tatvan Devlet Hastanesi'nde yapılan testler sonucunda, Elmas'a kronik böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. İlaç tedavisi ile hayata tutunmaya çalışan Elmas, yeterli görülmeyince 5 ay önce diyalize başladı. Yapılan son testlerde Raşit Elmas'ın diyalizle yaşamasının mümkün olmayacağı ortaya çıktı. Raşit Elmas'a, kardeşleri Emrah ve Bayram Elmas (26) bağışçı olmak istedi. Daha hızlı tedavi süreci için tercih ettikleri Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde yapılan testler sonunda Emrah Elmas'ın verici olabileceği tespit edildi. Raşit Elmas'a, kardeşi Emrah Elmas'ın böbreği nakledildi.
'İLK DÜŞÜNECEĞİM SAĞLIĞIM OLACAK'
Kardeşine minnettar olduğunu söyleyen Raşit Elmas, "Yaşadığım sıkıntılara rıza göstermeyen ailem bağış için karar aldı. Kardeşim Emrah bağışçı oldu. Beni hayata bağladılar, sağ olsunlar" dedi.
Şu an kendini çok iyi hissettiğini aktaran Raşit Elmas, "Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde 29 Ocak günü nakil oldum. Artık ne başım ağrıyor ne de kendimi halsiz hissediyorum. Su içebiliyorum. Kardeşime çok minnettarım, teşekkür ediyorum. Bundan sonra ilk düşüneceğim sağlığım olacak. Kontrollerimi aksatmadan yaptıracağım" diye konuştu.
Emrah Elmas ise "Ağabeyimin diyalizden kurtulup, sağlığına kavuşması için böyle bir fedakarlıkta bulundum" dedi.
'BÖBREK NAKLİ OLMASINA ENGEL YOKTU'
Hastanın tedavi sürecini anlatan Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi ve Organ Nakli Merkez Müdürü Bülent Aydınlı sorunsuz bir nakil ve nakil sonrası takip süreci atlattıklarını belirterek, "Şu anda böbrek fonksiyonları normal, böbrek yetmezliği sürecinden çıktı. Bundan sonra böbrek nakli olan hastaların uyması gereken programa uyarak hayatına devam edecek" dedi.
'SON ANA KADAR HİÇBİR BELİRTİ VERMEYEBİLİYOR'
Hastalığın son ana kadar hiçbir belirti vermemesi durumuyla çok sık karşılaştıklarını söyleyen Prof. Dr. Bülent Aydınlı, "Hiç tahlil yaptırmayan, kontrole gitmeyen biriyseniz zaten genellikle aniden ortaya çıkıyor. Organlar vücutta son noktaya kadar dayanma özelliğine sahip. Yavaş yavaş gelişen problemlerde vücut bu soruna uyum sağlamaya çalışıyor. Dolayısıyla bir şikayetiniz yok diye hiçbir probleminiz olmadığını düşünmeyin. İnsanın kendini iyi hissetmesi hiçbir sorunu olmadığı anlamına gelmez" diye konuştu.
'SU HAYATİ ÖNEME SAHİP'
İnsanların az su tükettiğini söyleyen Prof. Dr. Aydınlı, "Aslında vücuttaki tüm sistemler için suyun hayati önemi var. Türkiye'de insanlar genelde yetersiz su tüketiyor. 70 kilo, 1.70 boyunda biri günde ortalama 2 ile 2,5 litre arasında su tüketmeli. Su ihtiyacı su kaybına bağlı olarak elbette değişir. Çok terlediğimiz ve sıvı kaybettiğiniz bir günde doğal olarak su ihtiyacımız da artacaktır" dedi.
'25 BİN BÖBREK HASTASI NAKİL BEKLİYOR'
Kronik böbrek yetmezliğinde ideal tedavinin organ nakli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Aydınlı, "Biz hayatını kaybeden kişilerden bağışlanacak organların ana kaynak olmasını istiyoruz. Türkiye'de yılda 4 bini aşkın böbrek nakli yapıyoruz. Bunun 3 bin 500'ü canlı vericili, 500'ü hayatını kaybeden kişilerden bağışlanan organlarla oluyor. 25 bin böbrek hastası bekleme listesinde, bu kişilere senede bağışlanan 500 organ yetmiyor" dedi.
Erol AKKIR/ANTALYA, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |