Kadınlar 'Aile içi' değil 'Ev içi' kavramı istiyor

Kadın Dayanışma Vakfı'nın Şiddete Son Platformu'nun Antalya Kadın Dayanışma Merkezi'ndeki açıklamasında, hükümetin kadınlara verdiği sözleri unutarak, onaylamadıkları bir yasa metnini Meclis'e sevk ettiği belirtildi. Açıklamada kadınlar, hükümetin AB nezdinde prestij malzemesi olarak kullanacağı, ancak şiddete karşı kalıcı çözüm getirmekten, ihtiyaçlarına yanıt vermekten uzak bu tasarıyı sahiplenmedikleri ifade edildi. 'Aile içi' kavramının bekar, dul, nikahsız birlikte yaşayan, hatta seks işçiliği yapan ve farklı cinsel tercihleri olan kadınları kapsamadığı, bu kavramın sadece aileyi korumaya yönelik olduğu, birey olarak kadını korumaya yönelik olmadığı kaydedildi.

Platform adına açıklamayı yapan Gürsel Kayır, tasarıya ilişkin şu maddelere de dikkat çektiklerini belirtiyor: 

*İstanbul Sözleşmesi AB Komisyonu'nun çıkardığı bir sözleşmedir. 24 Kasım 2011 tarihinde bizim devletimizce kabul edildi. Bu sözleşmeye uyma zorunluluğu vardır. Fakat yasa tasarısından bu sözleşme çıkarılmıştır.

*Kadın kuruluşlarının şiddet görmüş kadınlara yönelik davalarda müdahil olma hakkı kabul edilmiyor. Sadece Bakanlığın müdahil olabildiği davalara kadın örgütleri de müdahil olabiliyor.

*Cezaların belirlenmesi ve infaz edilmesinde hiçbir şekilde iyi hal, pişmanlık indirimleri uygulanmamalı ve paraya çevrilmemeli. Caydırıcı cezalar olmadığı sürece kadın şiddetten korunamaz.

Kadına şiddete karşı etkili bir yasa istediklerini belirten platform üyeleri, gereksiz bir telaşla ele alınan bu yasadaki her bir kelimenin, kadınların hayatlarını yakından ilgilendirdiği ve hata kaldırmayacağının altını çiziyor.