Antalya Anadolu Lisesi öğrencisi 17 yaşındaki Doğa Yılmaz ile Adem Tolunay Anadolu Lisesi öğrencisi 16 yaşındaki Berk Sarıgöl 'Kalamarların Yapay Habitatlara Yumurtlatılarak Doğal Stoklarının Zenginleştirilme Olanaklarının Araştırılması' başlıklı proje hazırladı. Aynı zamanda Antalya Bilim ve Sanat Merkezi'ne devam eden 2 öğrenci, danışman öğretmenleri Hatice Üstüner'le önce dalış eğitimi aldı. Daha sonra Konyaaltı'nın 2 mil açığında, 18 metre derinlikte 20 adet yapay habitat hazırlayan öğrenciler, doğaya 38 bin 436 kalamar yumurtası kazandırdı. Kurdukları yapay habitatları kontrol için pek çok kez dalış yapan öğrenciler, projelerini 13 dakikalık belgeselde ölümsüzleştirdi.
TROL TEKNELERİNİN TAHRİBATINDAN EN ÇOK KALAMARLAR ETKİLENİYOR
Çevreye karşı duyarlı birer birey ve öğrenci olduklarını söyleyen Doğa Yılmaz, projenin nasıl ortaya çıktığını “Biz çevreye karşı duyarlı bireyleriz. Deniz dibinde neyin tahribata yol açtığını araştırmak istedik. İkimiz de denizli bölgede büyüyen kişileriz ve denizlere ilgimiz büyük" sözleriyle anlattı. Trol teknelerinin deniz dibi tahribatına neden olduğunu öğrendiklerinde bundan çok etkilendiklerini anlatan Doğa Yılmaz, “Bu tahribattan en çok etkilenen canlılar mürekkep balığı ve kalamardı. Kalamarlar bu proje için daha uygundu, çünkü bizim projemiz için daha uygun bölgeye yumurta bırakıyorlardı" diye konuştu.
DENİZ DİBİ ÇOK ETKİLEYİCİYDİ
Projelerinin yaklaşık 5 ay sürdüğünü aktaran Doğa Yılmaz, “Önce problemi belirleme aşaması vardı. Problemi bulduktan sonra danışman öğretmenlerimize danıştık, bilgi aldık, nerelere gidebileceğimizi araştırdık. Literatür araştırması yaptık ve çözümü belirledik. İlk kez dalıyorduk. Deniz dibi çok farklı. Suyun altını bu şekilde görmek çok güzel. Siz onların dünyasına balık olarak giriyorsunuz. Sizi öyle görüyor ve korkmuyorlar. Bu çok etkileyiciydi. Deniz dibine dalıp yapay habitatlarımızı kurduk, düzenli kontrollerimizi gerçekleştirdik. Ve kamerayla çekimlerimizi de yaptık" dedi.
38 BİN 436 KALAMAR YUMURTASI
Arkadaşı Doğa ile birlikte projeye karar verdikten sonra kalamarların nerelere yumurta bıraktığını araştırdıklarını belirten Berk Sarıgöl ise hazırladıkları yapay habitatları yerleştirmek için önce dalış eğitimi aldıklarını söyledi. Berk Sarıgöl, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dalış eğitimi sonrası 18 metreye 20 adet yapay habitat bıraktık. Bu habitatlar şöyle oluşuyor; En alt kısımda bir taş var ve bu taş bir ip bağlı. En üst kısımda da bir şamandıra var. Şamandıra bu düzeneği ayakta tutuyor. Kalamarlar yumurtalarını ipe bırakıyor. Biz dalışlar yaparak bu yumurtaların sayımını yaptık. En son sayımda 20 yapay habitatın her birine, 20'şer adet yumurta paketi bırakmışlardı. Her bir pakette 98 yumurta var. Yani yaklaşık 39 bin 200 yumurta bırakılmıştı. Yüzde 98'inin doğaya kazandırıldığını düşünürsek, biz doğaya 38 bin 436 kalamar kazandırmış olduk."
HEDEFLERİ BİLİM İNSANI OLMAK
Bilim insanı ve akademik çalışmalar yapmak istediğini anlatan Doğa Yılmaz, “Çünkü bu dünya çok güzel ve ben onu korumak istiyorum" dedi. Berk Sarıgöl de proje ortağı Doğa gibi bir bilim insanı olmak istediğini, bu tip projelere devam ettiğini belirtti.
ÖĞRENCİLERİYLE İLK KEZ O DA DALDI
Öğrencilerin danışmanı Biyoloji Öğretmeni Hatice Üstüner ise 2 öğrencisiyle gurur duyduğunu belirterek, “Bana bir projeyle geldiklerinde gurur duydum. Bilim ve Sanat Merkezi öğrencilerinin ekolojik problemlere dair çözüm yolları aramaları ve bulmaları beni oldukça heyecanlandırmıştı" dedi. Keindisinin de ilk kez daldığını kaydeden Üstüner, “Deniz dibi önce korkunç geldi. Heyecan vericiydi. Uçsuz bucaksız bir dünyaya dalıyorduk. Sonra biraz heyecan azaldı. Bu kez başka bir heyecana, projenin başarıya ulaşması heyecanına dönüştü. Her yumurta paketini bulduğumuzda ayrı heyecan yaşadık" diye konuştu.
Selma KUNAR/ANTALYA, (DHA)