Hasan Subaşı Tesisleri'nde yapılan antrenman öncesinde teknik direktör Mehmet Özdilek ile Trabzonsporlu eski futbolcu Mehmet Yılmaz, Sivasspor maçını değerlendirdi ve Trabzon maçı ile ilgili görüşlerini açıkladı.
Teknik direktör Mehmet Özdilek, Sivas'taki hava ve saha koşullarının futbol oynamaya müsait olmadığını ve ortaya çıkan tabloya bakıldığında maçın başından sonuna kadar oyuna hükmeden, pozisyon üreten, golü bulan takımın kendileri olduğunu söyledi. Özdilek, "Antalyaspor'un hedefi 3 puandı. Maçtan önce koşullara bakıldığında 1 puan sağlıklı gibi görünüyordu ki, Süper Lig'de alınan her puan çok değerli. Ama oyunun akışında ve devamında 3 puanı hak ettiğimize inanıyorum" dedi.
Hakemlerle ilgili olarak 2,5 yıldır hep olumlu konuştuğunun altını çizen Mehmet Özdilek, "Maçtan sonra özellikle Uğur'un pozisyonu hakkında çok net bir tavır ortaya koyduk. Pozisyonu seyredenler de aynı kararda birleşti. Oyunun gidişatını engelleyebilirdi ama söylenecek de çok fazla bir şey yok. Artık önümüze bakacağız" diye konuştu.
Bir soru üzerine, karşılaşmanın ikinci yarısında, kendi yarı alanlarındaki karların temizlendiğini, rakibin ise temizlenmediğini gördüklerinde bunu dördüncü hakemle paylaştığını da hatırlatan Mehmet Özdilek, "Yapılan çok etik değildi. Normal şartlarda bir mücadele olmuyor. Biz de bu düşüncemizi dördüncü hakeme aktardık, o da gerekeni yapmaya çalıştı" dedi.
Hakemlere sığınan, hakemleri medyanın önüne atan bir kurum olmadıklarının altını çizen Özdilek, "Ben hakemlere çok inanır ve güvenirim. Hepsi de çok sevdiğim insanlar ki, Yunus Yıldırım da bu ülkenin önemli hakemlerinden biri. Dediğim gibi hata olacak, hatalar var ama tabii ilk yarıdaki 17 maça bakıldığında ben birçok pozisyon gösterebilirim. Bunları hep geçtik. Futbolun içerisinde olabilir dedik ama bu Sivas maçındaki son adam pozisyonu ciddi bir hata diye düşünüyorum. Görmeli, yani orada artık orta hakem görmüyorsa yan hakem görmeli. Tabii beklentimiz olmayınca da canımız acıyor. Oradan 3 puan alıp gelmek bizi çok farklı bir periyoda taşıyacaktı" diye konuştu.
'BU MAÇI ALACAK GÜCÜMÜZ VAR'
Önlerinde çok zorlu bir Trabzonspor deplasmanı olduğunu da ifade eden Mehmet Özdilek, şöyle dedi:
"Arka arkaya 2 deplasmana çıkacağız. Trabzon bu ligin lideri. Son hafta kaybetmesi çok önemli değil. Onların oynadığı oyuna göre düşüşteler demenin bir mantığı yok. Her maç çok farklı bir atmosferde oynanıyor. 3 haftadır rakiplerimiz hep kazanmak zorunda olan rakipler. Bu hafta da öyle. Bu tür rakiplere karşı oynuyoruz. Ama bizim de her maçı kazanmak için sahaya çıkan bir yapımız var. Dolayısıyla hafta sonu Trabzonspor'a karşı zorlu bir mücadele oynayacağız. Amacımız oradan puan ve puanlar almak. Bunu alabilecek gücümüz de var. Açıkçası biz bu maçın keyfini çıkarmak istiyoruz. Yani biz içeride ve dışarıda iyi oynamaya çalışan, pozitif oynamaya çalışan, futbolun gerekliliklerini yerine getirmeye çalışan bir takım görüntümüz var. Bunu da Trabzon'da devam ettirmek istiyoruz. Rakibin konumu, psikolojisi, sıralaması bizim için çok önemli değil."
MEHMET YILMAZ: "PROFESYONEL FUTBOLCULARIZ"
Trabzonspor'dan transfer edilen Mehmet Yılmaz ise zorlu Trabzonspor maçı öncesinde duygularını anlattı. Ligin her geçen hafta daha da zorlaştığına dikkat çeken Yılmaz, "İkinci yarı lig daha da kızışıyor. Bu hafta zorlu bir rakiple oynayacağız. Kalite ve kadro olarak çok iyi bir ekip. Onların da dezavantajları var. Uzun yıllar formasını giydiğim, terlettiğim, severek izlediğim bir ekip. Zor olacak ama profesyonel futbolcuyuz, kazanmak için elimizden gelen ne varsa yapacağız. Trabzonspor'un psikolojik durumunu tahmin edebiliyoruz. İkinci yarıya kayıplarla başladılar. Liderliğin gitmemesini isteyecekler. Biz de o açıklarını iyi değerlendirmeye çalışacağız" diye konuştu.
UĞUR İNCEMAN KADRODA YOK
Kırmızı beyazlı futbolcular düz koşu ile yaptıkları çalışmayı egzersiz çalışma ile sürdürdü. Bu hafta sarı kart cezalısı olduğu için oynayamayacak olan Uğur İnceman, aşil tendonunda sorun olduğu için idmana çıkmadı. Fahri Akyol ile birlikte gribal enfeksiyon geçiren Necati Ateş de günü dinlenerek geçirdi. İdmanda Deniz Barış'ı çocukları Joseffin ile Tolga da yalnız bırakmadı. İki kardeş zaman zaman düz koşu yapan babalarıyla birlikte koştu.