TÜROFED Turizm Raporu’nun üçüncüsü İstanbul’da yaptığı basın toplantısı ile açıklandı. Toplantıya, TÜROFED Başkanı Ahmet Barut, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyeleri Seçim Aydın, Gürel Aydın, Osman Ayık, Haluk Beceren, Ahmet Tok, Mehmet İşler, İlhan Açıkgöz, Haluk Beceren, Ahmet Tok, Mehmet İşler, İlhan Açıkgöz, Yavuz Torunoğulları ile Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Şeref Karakan ve Yönetim Kurulu Üyesi Faik Pişkin ve de medya kuruluşlarının temsilcileri katıldı. TÜROFED Başkanı Ahmet Barut toplantıda yaptığı konuşmada 2011 yılında büyüme beklediklerini ve bunun yüzde 5 civarında olacağını tahmin ettiklerini ifade ederek, “2011 hedefimiz, 31 milyon turist, 25 milyar dolar gelir” dedi. Küresel krizin, kaynak pazarlarda tam olarak ortadan kalkmasa da düzelme eğilimine girdiğini belirten Barut, Almanya, İngiltere gibi büyük pazar ülkelerde seyahat eğiliminin somut artışlar gösterdiğini, 2’inci büyük pazar olan Rusya’da 2010 yılında tatil amaçlı çıkışların yüzde 30 arttığını, bu yıl da artış beklentisi olduğunu kaydetti. Dünya Turizm Örgütü’nün 2011 yılında kişi sayısında yüzde 4, turizm harcamalarında da yüzde 5’lik bir artış öngördüğünü hatırlatan Ahmet Barut, “Türkiye’de büyümeler bölge bölge farklılıklar gösterebilir ama biz tüm destinasyonlarımızda artış bekliyoruz. Hem kişi başı, hem de toplam gelirle de mutlaka artış bekliyoruz. Bu noktada Turizm gelirlerinin doğru hesaplanması konusunda, Kültür ve Turizm Bakanlığı, TÜİK ve sektör olarak çalışma ve toplantıları sürdürmekte olduğumuzu da belirtmek isterim. Bizim tahminimiz, ülkede TÜİK verilerinin aksine, konaklama yapan turist harcamalarının düşmediği, bilakis yükseldiği yönündedir. Günübirlik ziyaretçilerin artması, ikinci konutta kalışın artması, dolar/euro paritesi gibi etkenler kişi başı gelirin az gözükmesine neden olmaktadır” ifadelerini kullandı.
-TURİST PROFİLİ DEĞİŞİYOR, AZ GELİRLİLER AZALIRKEN, YÜKSEK GELİRLİLER ARTIYOR-
Barut, Türkiye’nin turizmde üçüncü atılım dönemi sürecine girdiğini, müşteri kitlesi, talep yapısı, pazar dağılımı, yatırımlar gibi ana konularda önemli değişimden geçildiğini belirterek, raporun son 10 yılda orta gelire mensup grubun toplam girişlerdeki payı gerilerken, yüksek gelir grubuna mensup kişilerin oranının artığını ortaya koyduğunu vurguladı.
-51 ŞEHİRDEN 178 PROJE TEŞVİK ALDI-
Son dönemde kamu yönetiminin turizm yatırımlarının Anadolu’ya açılacağı yönünde açıklamalar yaptığını vurgulayan Barut şu noktalara dikkat çekti:
“Oysa turizm yatırımları Anadolu’ya çoktan açıldı bile. Ekin Grubu Araştırma Birimi’nin Hazine Müsteşarlığı verileri üzerinden yaptığı araştırmaya göre, 2010 yılının 11 aylık döneminde teşvik belgesine bağlanan turizme yönelik toplam 178 projenin yüzde 68’inde Anadolu illerine yatırım öngörülüyor. 8 yıl önce Anadolu’nun payı teşvikli turizm yatırımlarında sadece yüzde 23.94 iken, son 3 yıllık dönemde tam tersi bir gelişme göstererek yüzde 68.75’e çıkmıştır.”
-KAYIT DIŞILIK AZALIYOR-
Ahmet Barut, konaklama sektörü olarak gurur duydukları konuların başında, yarattıkları istihdam rakamları geldiğini belirterek, “İstihdam ettiğimiz personel sayısının yükselmesinin yanı sıra, konaklama sektöründe kayıt dışılığın azalıyor olması da bu duygularımızı daha fazla beslemektedir” dedi. 2010 yılı ilk 10 aylık dönemde doğrudan yabancı yatırımlarının turizmde 94 milyon dolara yükselmiş olmasını sevindirici bulan Barut, doğrudan yatırımların bir önceki yılın aynı döneminde 54 milyon dolar olduğunu hatırlatarak, bu verinin, turizmde toplam yatırımın 2 katına yakın arttığını ve turizme yönelik olumlu bir eğilimi gösterdiğini vurguladı.
-KONAKLAMADA TEKELLEŞME DÜŞÜK-
Konaklama kesiminde tekelleşmenin son derece düşük olduğuna dikkat çeken Barut, “Türkiye İstatistik Kurumu’nun sektörlerin elde ettiği toplam cirolar üzerinden yaptığı “Sanayi ve Hizmet sektörlerinde Yoğunlaşma“ araştırmasına göre konaklama sektörünün rekabete en açık sektörlerden biri. Konaklama da üretilen cirodan, en yüksek satışlara sahip 4 işletmenin aldığı pay sadece yüzde 6 olurken, konaklama işletmeleri, Türkiye genelinde yoğunlaşmanın en az olduğu 20 sektör arasında 10’uncu sırada yer alıyor” dedi.
-TURİZM SEKTÖRÜNDE MALİYET VE KUR BASKISI DEVAM EDİYOR-
Ahmet Barut, gelirleri yabancı para ve giderleri de TL üzerinden olan konaklama sektörünün, son 5 yılda maliyetlerin artması ve kurla kazançların azalması ile gelir-gider yönetiminde önemli sıkıntılar çektiğini belirterek, “2005 yılından bu yana turizmciler bir yandan artan maliyetlerle uğraşırken, döviz cinsinden gelirlerinde de erozyona uğruyor. Yapılan hesaplamalara göre 2005-2010 döneminde dolar ve euro, TL karşısında yüzde 10-20 bandında değer kazanırken, Pound ise yüzde 5 dolayında değer yitirdi” ifadelerini kullandı.
-ENFLASYON TÜRKİYE’DE YÜZDE 6.4 İKEN, OTELLERDE YÜZDE 10’A YAKLAŞTI-
Aralık'ta fiyatlar yüzde 6.4 artarken, otellerde gerçekleşen enflasyonun ise yüzde 9.7 olduğu belirten Barut, Ekin Grubu Araştırma Birimi tarafından hazırlanan Otel Enflasyon Sepeti verilerine göre, tesislerde en yoğun kullanılan ürünlerin fiyat artışlarının yüzde 10’a yaklaştığını en yüksek artışlar; yiyecek-içecek, teknik servis ve meyve-sebze bölümlerinde oluştuğunu bildirdi. Raporun, Türkiye ekonomisi, istihdamı, sosyal hayatı için turizmin ne kadar önemli olduğunu somut rakamlarla teyid ettiğini ve ağırlıklı olarak da Türk turizminde yaşanan pozitif gelişmeleri gösterdiğini kaydeden Ahmet Barut, “Türk Turizm sektörü olarak girdiğimiz yeni dönemde; Yeni hedeflerimiz ve ideallerimiz var. Artık Akdeniz’in turizmde lider ülkesi olmak istiyoruz” dedi.