Geçmiş yıllarda başta Rusya ile bazı Avrupa Birliği üyesi ülkelere yaş sebze ve meyve ihracatında yaşanan 'kalıntı' sorunu, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından başlatılan 'hasat öncesi numune alımı' uygulamasının ardından ciddi anlamda azalma gösterdi. Türkiye'nin en büyük yaş sebze ve meyve üretim merkezlerinden Antalya'da yürütülen denetim çalışmaları, özellikle yurtdışı pazardaki olumsuz havanın dağılmasına büyük katkı sağladı.
İLAÇ KALINTISI ARAŞTIRILDI
Antalya Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Ahmet Dallı, geçen yıl pilot olarak bazı illerde hayata geçirilen 'hasat öncesi ve sonrası numune alma' uygulaması ile zirai mücadele ilaçları (pestisit) kullanımına yönelik denetimler yapıldığını söyledi. Ürün hasat edilmeden önce numune alarak pestisit kalıntısı olup olmadığını kontrol ettiklerini ifade eden Ahmet Dallı, aynı işlemin hasat sonrası da gerçekleştirildiğini aktardı.
12 BİN NUMUNE İNCELENDİ
Geçen yıl hem iç pazar hem de ihracat anlamında hasat öncesi ve sonrası olmak üzere toplam 12 bin 863 numune alındığını kaydeden Ahmet Dallı, bunlardan sadece 162'sinde kalıntıya rastlanıldığını, bunların piyasaya çıkışının engellendiğini vurguladı. Bu rakamlara göre kalıntı oranının yüzde 1.25 olduğuna değinen Dallı, "Avrupa standartlarına göre pestisit kalıntı oranı yüzde 2'dir. Şu an bizde bu oran yüzde 1.25. Yani Avrupa standartları ortalamasının altındayız. 2002 yılında biz bu işe başladığımızda oran yüzde 22.2'ydi" diye konuştu.
ÜRETİCİ KAYIT DEFTERİ TUTULUYOR
Pestisit kalıntısının azaltılmasında sadece hasat öncesi ve sonrası yapılan numune analizlerinin etkili olmadığını söyleyen Dallı, bunun yanında; pestisitlerin kayıt altına alınması, kimyasalların kontrol edilmesi, reçete ile ilaç yazılması, üretici kayıt defterlerinin tutulması, kimyasalların bazılarının yasaklanması ve bazılarının limit değerlerinin düşürülmesi ile benzer çalışmalar sonucu bu noktaya gelindiğini kaydetti.
İSPANYA'YI GEÇTİK
Kalıntı oranının yüzde 2'nin altına düşmesinin Avrupa'ya yapılan yaş sebze ve meyve ihracat rakamlarının artmasını sağladığını ifade eden Ahmet Dallı, "Bizim hem kalitemiz hem güvenilirliğimiz artıyor. Aynı zamanda rekabet ettiğimiz AB ülkeleri de var. Bunların başında İspanya, sonra Yunanistan ve İtalya geliyor. Avrupa'da, İspanya gibi bir tarım devini geçmiş durumdayız. Şu anda üretimde dünyanın 7'nci, Avrupa'nın birinci ülkesi haline geldik. Ayrıca, 2000'li yıllarda ciddi ihracat teşvikleri vardı. Teşvikler azalmasına rağmen artan bir miktar var. Üreticimiz hem kaliteyi hem de güveni yakaladı. Dolayısıyla dış pazarda daha rahatlıkla rekabet edebilir durumdayız" diye konuştu.
Özgür ÖZTÜRK/ANTALYA, (DHA)