Antalya Ekspres Gazetesi'nde yer alan haber aynen şöyle:
"ANTALYA’DA yerel medyanın açıkhava reklamcılığıyla ilgili ‘haksız rekabet’ mağduriyeti çözülemiyor. Daralan gelirler, artan maliyet karşısında binbir güçlükle yayın hayatına devam etmeye çalışan yerel gazeteler, hem yasal açıklar, hem haklarının dile getirilmemesi ile boğuşurken, bir yandan da Antalya’daki kurum ve kuruluşlardan da darbe yiyor.
Yerel gazeteler resmi ve yarıresmi kurum ve kuruluşlardan reklam aldığında ‘Basın İlan Kurumu’ bu reklam gelirinin yüzde 15’ine el koyuyor. Ancak bu kesinti açıkhava reklamlarında geçerli değil. Kendi haberlerini yayınlatmak için yerel gazetelere ihtiyaç duyan kurum ve kuruluşlar da sıra reklama geldiğinde yerel gazeteleri unutup açıkhava reklamlarına yönelince ‘haksız rekabet’ her geçen gün yerel gazetelerin ekonomik sonunu hazırlıyor.
SON ÖRNEK AKEV
Antalya’nın üniversitesi olan ve kuruluşunda en büyük desteği yerel basından alan AKEV Üniversitesi, her haberi için destek istediği yerel basını, konu reklama gelince unuttu. Şehrin birçok noktasında billboard ve megalight’lara reklamlarını büyük paralar karşılığı astıran AKEV, hiçbir yerel medya organına reklam vermedi.
Oysa AKEV’in kuruluş aşamasında çektiği zorluklarda, YÖK tarafından öğretime başlama belgesi verilmediğinde, hatta ellerindeki gayrimenkul değerleri sermaye olarak YÖK tarafından kabul edilmediğinde Antalya’nın yerel medyası AKEV’in yanında yer almış, yapılan onlarca haber ve köşe yazılarıyla AKEV’in üniversite olarak kabul edilmesinde büyük çaba sarf etmişti.
HABERİ DE ORAYA VERSİNLER
Antalya’nın yerel gazete sahibi ve yöneticileri AKEV’in bile bu haksız rekabete alet olması üzerine, isyan etti. Çiçeği burnunda üniversitenin artık haberlerini de o billboardlarla halka duyurması gerektiğini belirten Antalya Ekspres Gazetesi İmtiyaz Sahibi Haşmet Öyken, “AKEV tüm haberlerini de billboardlara versin. Panelleri, konferansları, üniversite ile ilgili tüm gelişmeleri oradan takip edelim. Madem ki yerel gazeteler reklam konusunda yetersiz görülüyor, haber için de bizi aramasınlar” diye konuştu.
İLGİLİLER NEREDE?
Yerel gazetelerde yayınlanan resmi ve yarıresmi kurumların reklamlarından yüzde 15’lik komisyon alan ve bu kurumlar açıkhava reklamlarını tercih ettiği için büyük bir gelirden olan Basın İlan Kurumu ile gazetecilerin mesleki örgütleri de soruna duyarsız kalıyor. Basın İlan Kurumu, gazetelerden aldığı komisyonu açıkhava reklamlarından almıyor. Mesleki örgütlerin geçtiğimiz yıllarda bu konuyla ilgili birkaç girişimi de sonuçsuz kaldı. Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile şubelerinden de bir ses çıkmıyor.
Antalya’nın kentlilik bilincine sahip olabilmesi için uzun yıllardır uğraş veren yerel gazeteler de, yine en büyük darbeyi haber için peşlerinde koşan ama sıra reklama geldiğinde her nedense yerel gazeteleri unutan yine Antalya’nın kentlilik bilincinden yoksun kurum ve kuruluşlarından görüyor.
AGC BAŞKANI HABERİ PAYLAŞTI
Bu arada, Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mevlüt Yeni, gazetenin haberini twitter hesabından paylaştı. Bu cemiyetin de gazeteyle aynı görüşte olduğu şeklinde yorumlandı.
MEVLÜT YENİ NE YAZDI?
ŞİMDİ BU HABERİ YAPANLARA KOCAMAN BİR GÜNAYDIN DEMEKTEN BAŞKA NE DENİR Kİ?
Sesimizi çıkarmamakla suçladıkları meslek örgütlerinden birinin başkanı olarak (Antalya Gazeteciler Cemiyeti) aylardır sosyal medya üzerinden yaptığım açıklamayı görmezden gelip, tek satır bile haber yapmayan arkadaşlar sonunda uyanmış olacak ki bu gün bu manşet haberi yapmışlar. Günaydın arkadaşlar dedikten sonra, haber her ne kadar ortak derdimizi yansıtıyor olsa da meseleye bakış açılarının sadece bir kurum üzerinden ilerlendiğinde çözüm odaklı olmaktan öte gittiğini görüyoruz, çünkü sorun bir üniversite ile sınırlı değil maalesef. Onlarca kurum ve kuruluş Antalya medyasını yok sayıp binlerce açık hava panolarına reklam ilan vermektedir. Bilmem anlatabildim mi?