Demek ki belediye sorumlularına anlatamadım.. Şimdi soruyorum.
Çok yoğunsunuz okumaya fırsat bulamadınız mı?
Çok yoğunsunuz hiç medya ile ilgilenemiyor musunuz?
Okudunuz anlatamadım mı?
Okudunuz ilginizi çekmedi mi?
Okudunuz üstünüze alınmadınız mı?
Geçen haftaki yazımda safiyane ve samimi olarak çözüm önererek paylaştığım gözlemlerimin, ne kadar doğru olduğunu Türkiye’nin 81 ili ve 911 ilçesinden hiç üstüne alınan olmadığını gözlemledim..
Neden mi?
Hiç onaylayan veya karşı çıkan olmadı..
Bu kez ben yanılıyor muyum diye düşünmeye başladım. Ve bir hesap yapmaya karar verdim.
Ne de olsa lisede matematik başkanlığı yapmıştım.. Hesabıma güvenirim.
Ortalama her ilde 10 yol süpürme kamyonu olduğunu varsayalım. 810 araç yapar. Ve ilçelerde belki çoğunda yoktur, yarısında olduğunu varsaysak 450 araç . Toplamda 1260 araç yapar. Biz 1200 diyelim. Bunların sermayelerini de hesaba katmayalım.
Sadece günlük masraflarını hesap edelim. Her bir araç için bir şoför, bir yardımcı ve günde 8 saat çalıştığını kabul edelim.
Çalışanların maaş ve diğer ödemeleri için en düşük olarak 12 600 TL /ay.
Araç yakıt ve bakım için 1 200TL / ay . etti mi 13 800TL / ay.
1200 araç ta 16 560 000 TL / ay tüm Türkiye için.
Bir yılda : 198 720 000 TL /yıl
Gel gör ki Belediyelere bu ÇEREZ parası gelir.
Ama, 86 400 asgari ücretlinin maaşıdır.
Peki şimdi 198 720 000 TL ile ne yapılabilir?
Kaç fabrika yapılabilir?
Bu kişilere iş imkanı yaratılmış olur. Bankamatik memuru yani.
Bankamatik memuru dedik te. Sahi belediyelerde arada bir uğrayıp imza atan bankamatik memurlarının sayısı nedir?
Şimdi Türkiye Belediye sorumlularına soruyorum..
Bu hesap doğru mudur?
Yolları gösteriş olsun diye mi yıkıyorsunuz? Çünkü yapılan temizlik değildir.
Bu işi neden gerektiği gibi yapmıyorsunuz?
Ha belki de bu tür gözlemlere kulak tıkıyor olabilir misiniz?
O zaman demokrasiden bahsedemezsiniz. Kendileri ile özdeşmiş toplumlarda her birey bir diğerini kontrol eder. Bu sistem gelişmişliğin göstergesidir. Kimse gocunmaz, kin gütmez. Toplum ise ülkenin Ulusal ve beldesel yöneticilerini kontrol eder. Onların göremediği veya olumsuz yönlerinde uyarılar yapar. Bunlar karşılıklı saygı içinde gerçekleştirilir. Samimi olamayan topluklarda bu işler gerçekleşemez. Yani az gelişmiş toplumlarda. O nedenle de uygulamalar çoğunlukla toplumun zararına işler. Toplum hep yönetimden bekler. Demokrasinin ve kontrolün sadece oy zamanı geldiğinde oy verme veya vermemeyi zanneder.
Peki nasıl yapılmalıdır?
Ya gerektiği gibi iş yapılmalıdır. Ya da bu paralarla başka işler yapılabilir. Vatandaş dinlenmelidir.
Çünkü kasadaki para halkındır. Yöneticinin değildir.
Sevgilerimle.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |