- CHP’nin 5-6 Eylül’deki olağanüstü kurultayında genel başkan adayı olacak mısınız?
Hayır ben aday değilim.
- Peki bir adayın arkasında olacak mısınız?
Hayır, hiçbir adayın arkasında değilim. Bana göre Türkiye’nin iktidar sorununu yaratan bir muhalefet sorunu var. İktidarın giderek despotlaşmasından, kişi hak ve özgürlüklerini giderek daha fazla kısıtlamasından söz ediyoruz. Bütün bunların temelinde muhalefet partilerinin iktidar alternatifi olmadaki zaafı var. Türkiye’de kurumların aşınmasının temelinde iktidarın alternatifsiz bırakılması var. Üç seçim arka araya yapılacak besbelli değil mi? Bunu gazeteden öğrenmiyorsunuz. Belediye başkanlarını mesela son anda çıkarmak, seçim stratejisini üç ayrı seçim olarak planlamak doğru mu acaba? İktidar partisine bakın, üç seçimi birlikte planladı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde çatı adayı adeta gökten indiğinde yolcular ‘Buzdağına çarpacaksın kaptan’ diye bağırdılar. Buzdağına çarptılar, hezimet bağıra bağıra geldi. En azından ikinci tura kalabilecek bir seçim altın tepside hediye edildi. Ancak demokrasi kültürü zayıf olan toplumlarda ve partilerde bunların siyasi bedeli olmaz.
- Size göre Kılıçdaroğlu seçimin ardından istifa mı etmeliydi?
Siyasi sorumluluğun gereği olarak kurultaya gidiliyor ama 15 gün içinde apar topar. Ne toplumda ne de parti teşkilatında bu seçim yenilgileri doğru düzgün tartışılıyor. Kurultaydan önce ciddi tartışmaların olması gerekir. Halk Partisi tüzüğüne göre bunların önce tartışılacağı yer küçük kurultaydır.
GÖSTERMELİK BİR KURULTAYDA ADAY OLMAM
- 5 Eylül’deki göstermelik bir kurultay mı demek istiyorsunuz?
Bu, ‘Siyasi sorumluluğu üstlenirim’ cümlesi Sayın Genel Başkan’ın ağzından çıktığı için ‘Gereğini yapıyorum’ şeklindedir. Göstermelik bir kurultaydır, baskın bir kurultaydır. Birleştirmeye yarayacak bir kurultay değildir. Demokratik şartları oluşturulmamış bir kurultayda aday olmanın, ortaya çıkmanın, bölmenin anlamı yoktur. Ben bölen birisi hiç olmadım, burada da olmam. Süreç demokratik işlemiyor.
ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMEM GEREKİRSE GÖRÜŞÜRÜM
- Başbakan Erdoğan Cumhurbaşkanlığı makamına oturduktan sonra TBB Başkanı olarak bir tebrik ziyareti yapmayı düşünüyor musunuz?
Hem Türkiye Barolar Birliği’nin anlayışında hem de benim anlayışımda devlet kurumlarına küsmek yoktur. Ben Sayın Başbakan’la kışın görüştüğümde de yakın arkadaş değildim ki. Sayın Abdullah Gül’le de görüştüm. Bizim yaklaşımımız devlet kurumlarını temsil edenlerle görüşmedir. Cumhurbaşkanlığı’nı dün Sayın Gül temsil ediyordu, yarın Sayın Erdoğan temsil eder. Görüşmem gerekirse ben görüşürüm. Ha o makamı temsil eden ‘Ben görüşmem’ derse bunun sorumluluğu bize ait değildir. ‘Oynamıyorum’ diyene aittir. Bir makamı yok sayan herhalde onun sorumluluğunu da üstlenir.
CANSU ÇAMLIBEL / HÜRRİYET
RÖPORTAJIN DEVAMI HÜRRİYET'TE...
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
||||||||||||
Koç 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
|
||||||||||||
|
||||||||||||