Olay, Merkez Seyhan İlçesi'ndeki Yurt Mahallesi'nde 18 Şubat 2010 tarihinde meydana geldi. Songül Kunt, otomobilini park edip evine çıkmak üzere apartmana girerken başında motositlet kaskı bulunan bir kişinin silahlı saldırısına uğradı. Songül Kunt vücuduna isabet eden 5 kurşunla, aynı apartmanda oturan 19 yaşındaki Levent Körümdük ve 20 yaşındaki Sercan Kılıç da seken kurşunlarla yaralandı. Olayı soruşturan polis, şüpheli olarak Songül Kunt'un boşanma davası açtığı eşi Mahir Mehmet Kunt ile halasının kocası Muhittin Pekayılan'ı yakaladı. Nöbetçi mahkemeye çıkarılan Muhittin Pekayılan tutuklanırken, Mahir Mehmet Kunt tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Adana Cumhuriyet Savcısı, Muhittin Pekayılan hakkında 'yaralama, basit yaralama, tasarlayarak öldürme suçuna teşebbüs, ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu ve 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezaları istemiyle, Mahir Mehmet Kunt hakkında da 'yakın akrabayı öldürmeye azmettirme, tasarlayarak öldürmeye azmettirme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.
'İFTİRA ATIYOR'
Adana 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkan Muhittin Pekayılan, suçlamayı kabul etmedi. Olay günü evinde alkol aldığını belirten Pekayılan, sigara ve tavuk almak amacıyla kısa süreliğine dışarı çıktığını öne sürerek, "Eve döndükten bir süre sonra polisler geldi. Bana motosikletim ve kaskım olup olmadığını sordular. Ben de olduğunu söyleyince polis merkezine götürdüler. Saldırıyla ilgim yok. Kendisi sigorta şirketinin dolandırılmasıyla ilgili yargılanıyordu. Bu olayın açığa çıkmasına yardımcı oldum. Bundan dolayı bana iftira atıyor olabilir" dedi.
İlk duruşmaya katılmadığı için hakkında tutuklama kararı çıkan Mahir Mehmet Kunt da avukatıyla birlikte geldiği mahkemede suçlamaları kabul etmedi. Kaçma ihtimaline karşı tutuklanan Kunt, "Songül benim eski eşim olur. Boşanma davasını eşim açtı, halen devam ediyor. Ben diğer sanık Muhittin Pekayılan'ı, Songül'ü öldürmesi veya yaralaması için azmettirmedim" dedi.
'ÖLÜ NUMARASI YAPTIM'
Mahir Mehmet Kunt'un, boşanma davası açtığı için kendisini ölümle tehdit ettiğini öne süren Songül Kunt ise "Boşanma davası açınca tehdit etti. Beni öldürteceğini söyleyerek akrabası olan Muhittin Pekayılan'dan bahsediyordu. 'Beni kırmaz, yapar' diyordu" diye konuştu. Songül Kunt olay anını da şöyle anlattı:
"Otomobilimi park ettim. Apartmanının giriş kapısına doğru yürüdüm. O sırada arkamdan ayak sesleri geldiğini hissettim. Birinin geldiğini anlayınca dönüp baktım. Başında kask olmasına rağmen Muhittin Pekayılan'ı tanıdım. Elinde beyaz bir poşete sarılmış tabanca vardı. 'Apartmana girersem beni kıstırır, öldürür' diye yakındaki internet kafeye doğru kaçmaya başladım. Ateş edince önce kolumdan yaralandım. Düşen çantama ayağım takılınca dengemi kaybedip düştüm. Kalçamdan ve bacağımdan da yaralandım. Bana 'Mehmet sana boşanmak yok demedi mi. Sen ölümü hak ettin' diye bağırıyordu. O sırada ölü numarası yaptım. Nasıl kaçtığını görmedim."
Olay sırasında seken kurşunla yaralananlardan Levent Körümdük şikayetçi olurken, Sercan Kılıç ise sanıktan şikayetçi olmadığını söyledi.
Mahkeme heyeti, 2 yıl süren yargılama sonunda geçen duruşmada tahliye edilen Mahir Mehmet Kunt'u eşini öldürtmeye azmettirdiği iddiasıyla 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Tabancayı kullandığı öne sürülen tutuklu sanık Muhittin Pekayılan'a ise 15 yıl hapis cezası verildi. Pekalın, ayrıca yerden seken kurşunlarla iki kişiyi yaralamaktan da 2 yıl 9 ay hapis cezası aldı.