Enver Altaylı'dan Gülen'e, alevilere hakaret mektubu

Siyasi-askeri casusluk ve FETÖ üyeliğinden 23 yıl 4 ay hapis cezası alan Enver Altaylı'nın 2008 yılında Fethullah Gülen'e bir mektup yazdığı ortaya çıktı.

Mektuba "Muhterem Efendim" diye başlayan Enver Altaylı Milli İstihbarat Teşkilatı'nın eski Müsteşarı Fuat Doğu'nun Said Nursi'nin Risale-i Nur kitabını okuduğunu ve Nursi'nin en yakınında  yer alan Salih Özcan ile görüştüğünü yazdı.

Mektubun ilgili bölümü şöyle:

"Fuat Doğu Türk istihbarat tarihinin en önemli şahsiyetlerinden birisidir. Ben rahmetlinin evinde Risale-i Nur külliyatının bulunduğunu ve zaman zaman bunları okuduğunu biliyorum. O dönem Salih Özcan ile irtibatı vardı. Hayatının son dönemlerinde kendisini tamamen maneviyata verdiğini biliyorum."

1966-1971 yılları arasında MİT Müsteşarlığı yapan Fuat Doğu, komünizmle mücadele kapsamında Türkiye'de islamcı grupların kullanılmasının önünü açmıştı. Ayrıca,  Fuat Doğu, Enver Altaylı'nın da MİT'e alınmasını sağlayan isimdi. 

ALEVİLERE HAKARET EDİYOR

Enver Altaylı mektubunda Alevilere de hakaret etti. Fethullah Gülen'e övgüler dizdiği mektupta, "En kızılından, pembesine kadar ateist, komünist dünya görüşü sahipleri İslam dünyasının her yerine çöreklenmiş, özellikle ülkemizde çok önemli köşe başlarını tutmuş dönmeler, gerçek ehlibeyt sevgisi ile uzaktan yakından ilgisi olmayan kendilerini Alevi olarak adlandıran din ve maneviyat düşmanları, dünya kiliseler birliği ve onun kontrolündeki şahıs ve kuruluşlar" diye yazdı. 

"SİZE YAKIN 20 MİT'Çİ TAKİPTE"

Ergenekon kumpasından tutuklandıktan sonra şüpheli şekilde hayatını kaybeden MİT yöneticisi Kaşif Kozinoğlu'nun etkisiz hale getirilmesini isteyen Enver Altaylı şöyle yazdı:

"Özbekistan'da Şenkal Atasagun'un Özbekistan görevlisi olarak çalışan Kaşif Kozinoğlu, terfi ettirilmiş ve merkezi Taşkent'te bulunan, Orta Asya istihbaratını koordine etmekle görevli büronun başına getirilmiştir. Okulların (FETÖ okulları) kapatılma sürecinde sürecinde en büyük ihanet payı adı geçen bu şahsa aittir. Kozinoğlu insan olarak baştan aşağı ahlaki zaaflarla dolu, menfi insan tipinin müşahhas bir örneğidir. (Şenkal) Atasagun ve ulusalcılardan himaye görür."

EMİNE ERDOĞAN TARAFINDAN HİMAYE EDİLİYOR"

Emre Taner'in MİT Müsteşarı olduğu 2008 yılında yazılan bu mektupta, 20 MİT mensubunun FETÖ'ye yakın olduğu için takibe alındığını belirten Enver Altaylı, Fethullah Gülen'den bu takip sürecinin durdurulmasını istiyor:

"Son günlerde aldığım bir bilgi, üzücü ve ürperticidir. Zatı alilerinizin taraftarı olduklari iddia ve gerekçesi ile 20 MİT görevlisi son derece sıkı bir takibe alınmışlardır. Adı geçen şahısların şahsınız ve yakın çevrenizle irtibatta olmaları mümkün değildir. Ancak zannederim bunlar düzgün hayat tarzları, Zat-ı alileriniz ve hizmetler hakkındaki tarafsız görüşleri sebebiyle dikkat çekmişler ve takibe alınmışlardır. Başbakan, Müsteşar nezdinde teşebbüste bulunarak, Kasif Kozinoğlu'nun etkisiz hale getirilmesini ve bu 20 görevli hakkındaki izlemenin durdurulmasını temin edebilir."

Mektubun devamında, takip edilen 20 MİT'çi için dönemin Başbakan'ı Tayyip Erdoğan'ın inisiyatif kullanmayacağını kaydeden Enver Altaylı Özbek muhalif Muhammed Salih' de Emine Erdoğan tarafından himaye edildiğini söyledi:

"Başbakan'ın böyle bir inisiyatif kullanacağı kanaatinde değilim. Özbek muhalif Muhammed Salih (gerçek ismi Medemin Salay dir) Rus ve çeşitli istihbarat kuruluşları ile irtibatlıdır, MİT'in menfi kanadı ile irtibattadır. Başbakan ve özellikle eşi Emine Erdoğan tarafından himaye edilmektedir MİT tarafından yönlendirilerek şahsınız hakkında çok çirkin yazılar kaleme almaktadır."

Muhammed Salih daha sonra Türkiye'den sınır dışı edilmişti.

ATASAGUN, BAHÇELİ, BÖLÜKBAŞI ENGELLEDİ

Enver Altaylı'nın mektubunda Fethullah Gülen'e şikayet ettiği isimlerin başında MİT eski Müsteşarı Şenkal Atasagun geliyor. 

Şenkal Atasagun FETÖ'nün ABD'nin yeşil kuşak projesinin bir parçası olduğunu gazetecilerle yaptığı görüşmede dile getirmişti. Enver Altaylı, Şenkal Atasagun, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve MHP'nin eski milletvekillerinden Deniz Bölükbaşı'nın Cumhurbaşkanlığında görev almasını engellediklerini ifade ederek şunları yazdı:

"Bu vesile ile zat-ı alilerinize benim Cumhurbaşkanı nezdinde görev almam konusunda gösterdiğiniz gayret sebebiyle teşekkür etmek isterim. Olmadı. Devlet Bahçeli, Şenkal Atasagun, Deniz Bölükbaşı vs. gibilerin teşebbüsleri bu işin gerçekleşmeyişinin asıl sebebi olsa gerek diye düşünüyorum. Ben Cumhurbaşkanı'nın yakını Kayseri Milletvekili Taner Yıldız'a şunları söyledim: 'Bu görevin bana sağlayacağı itibara, maaşa, makam arabasına, ihtiyacım yok. Sayın Cumhurbaşkanı eğitim, enerji, kültürel ve iktisadi entegrasyon konularında kısa zamanda ciddi mesafelerin kat edilmesi gerektiğine inanıyorlarsa ve bana yapacağım çalışmalarda sınırsız destek vaat ediyorlarsa böyle bir görevi kabul ederim'. Devletin işleyiş tarzini inisiyatif kullanmayı bilen, kararlı bir insan olarak herhalde orada önemli ve faydali hizmetlerin yapılmasında katkılarım olabilirdi diye düşünüyorum."

Bu mektubun yazılmasından yaklaşık iki yıl sonra MHP'ye FETÖ tarafından kaset operasyonu yapılmış, Deniz Bölükbaşı da bu operasyonun mağdurlarından birisi olmuştu.

ERGENEKON SAVCILARINA ÖNERİ GETİRİYOR

ABD ve Fethullah Gülen'e karşı herkesi "Rusçu" olarak ifade eden Enver Altaylı Ergenekon savcılarına da FETÖ lideri üzerinden öneriler göndererek şu satırları yazdı: 

"Şenkal (Atasagun), Mesut (Yılmaz), Tuncay Özkan vs. aynı ekibin adamlarıdır. Ergenekon yapılanmasının en önemli ve üzerinde durulması gereken yönü dış irtibatlarıdır. Kemal Alemdaroğlu'nun, Doğu Perinçek'in, eski JİTEM Başkanı'nın, emekli bazı generallerimizin, Duma Üyesi, Putin'in dostu Avrasyacı (ben Avrusyacı diyorum E.A) Aleksandr Dugin(Yeni Rus stratejisi isimli kitabın yazarıdır Putin'in danışmanıdır. Kitap bugünkü Rus Devlet siyasetinin anlaşılması için son derece önemli bir kaynaktır) ile bunların irtibatı, bunlarin Moskova'daki istihbarat çevreleri ile iç içe oluşu Ergenekon yapılanmasının devlet içindeki bir Rusçu yapılanma olduğunun işaretleridir. BTC(Bakü Tiflis Ceyhan) boru hattı, devletimizin bölgeye yönelik başarılı tek projesidir Yıllik getirisi bir milyar dolar etrafındadır. Ulusalcıların tamamı, Cumhuriyet gazetesi, Aydınlık, Tuncay Özkan yıllarca ısrarla projeye karşı çıktılar. (Çünkü Moskova projeye karşı idi. E.A) Savcılarin hassasiyet ve ısrarla üzerinde durmaları gereken husus ulusalcıların ve Ergenekoncuların dış irtibatları olmalıdır."

(Odatv)