Dünya kenti Antalya’yı yönetenler olarak bu fotoğrafta gördüğünüz manzara hoşunuza gidiyor mu?..
Yeri geldiğinde öve öve bitiremediğiniz Konyaaltı Sahili’nin tam da ortasında bir otobüs durağındaki bu görüntü Antalya’ya yakışıyor mu?..
Sabahın köründe, bir Konyaaltı sakininin eşi veya kızının bu durakta otübüs beklerken yaşadığı sıkıntıyı, huzursuzluğu hissedebiliyor musunuz?..
Sabahın serinliğinde üşüyen, içeri girip bankta oturmaktan korkan bir kadının, bir genç kızın içine düştüğü çaresizlik sizi üzmüyor mu?..
Sehrin göbeğinde, hem de bir otobüs durağında, ürkmeleri, korkmaları umurunuzda mı?..
Ya o evsiz barksız, çaresiz iki kişinin durakta sabahlamaları…
Sosyal devlet bu mu?..
Hem de ramazan ayında daha duyarlı olmak gerekmiyor mu?..
Yok mu, bu iki evsiz insanı barındıracak geçici bir mekanınız, yok mu verecek iki tas çorbanız?..
Durağın üzerine İngilizce ‘Dünyaca ünlü plaja hoşgeldiniz’ yazmayı biliyorsunuz ama gelen iki garibana, ‘Ne yapıyorsunuz burada?.. Bir ihtiyacınız var mı?’ diye sormuyorsunuz…
Ben, garibanların, kimsesizlerin, evsiz barksızların, sokakta, durakta yattığı, kadınların ve kızların sabahın köründe bir otobüs durağına girmekten korktuğu, yöneticilerin ise mışıl mışıl uyuduğu bir kentte yaşamaktan utanıyorum.
(D.G)