Sağlık Bakanlığı'nın teşkilatını düzenleyen ve yurt çapındaki sağlık hizmetlerini sil baştan yapılandıran 2 Kasım tarihli KHK, halen sahada görev yapan 20 bin 368 aile hekimine, bu alanda uzaktan uzmanlık şansı tanıdı. Kararnameye eklenen geçici maddeyle 2020'ye kadar görev yapan aile hekimleri, 'uzaktan' ya da 'yarı zamanlı' eğitimle uzmanlık unvanına kavuşacak. Yarı zamanlı modelde, hekimler merkezi yerleştirmeye tabi tutulmayacakları için, görev yaptıkları bölgedeki bir hastanede uzmanlık eğitimi alacak ve aile hekimliğini de sürdürecekler.
TEZ VE NÖBET BELİRSİZ
Eğitim müfredatını hazırlama yetkisi bulunan Tıpta Uzmanlık Kurulu (TUK), konuya ilişkin henüz bir düzenleme yapmadığı için, doktorların uzmanlık eğitimini hangi şartlarda alacağı, nöbet, tez gibi yükümlülükleri yerine getirip getirmeyeceği belirsiz. Bu konudaki kriterler, önümüzdeki günlerde yayınlanacak yönetmelikle netlik kazanacak. Uygulamayı düzenleyecek olan yönetmelik bir sınırlama getirmezse, uzaktan veya yarı zamanlı uzmanlık yapan doktorların akademik ilerlemesinin de önü açılacak. Söz konusu hekimlerin akademik ilerlemeyi tercih etmeleri durumunda profesörlüğe kadar yükselme imkanları var. Düzenlemeye göre aile hekimlerinden TUS'u kazanmaları istenecek ancak ÖSYM tarafından yapılan merkezi yerleştirmeye tabi tutulmayacaklar. Uzaktan ya da yarı zamanlı eğitimin süresi 6 yıl olarak belirlendi.
Poliklinik pratiği şart
TÜRKİYE Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği (TAHUD) bu yolla alınan uzmanlığın güvenilirliğinin kuşku yaratacağını bildirdi: 'Uygulama 'tam zamanlı' ve 'yarı zamanlı' uzmanlar arasında ikilem yaratacak. Bu yolla alınan uzmanlığın güvenilirliği kuşku doğurur. Uzaktan eğitimle uzmanlığın yolu bir kere açılırsa, diğer branşlarda uygulanmaya başlanabilir.'
KAOS DAHA DERİNLEŞECEK
ANKARA Tabip Odası Başkanı Beyazıt İlhan da aile hekimliği uygulamasındaki kaosun daha da derinleşeceği uyarısında bulundu. İlhan, 'Zaten aile hekimliği uygulamasında planlı bir yol izlenmedi, doktorlar 10 günlük eğitimlerle bu sıfatı kazandı. Yeni başlayacak uygulamayla yaşanan kaos daha da derinleşecektir' dedi.
Yabancı hekimlere Türkçe ağız rehberi
AileHekimiSitesi.com' internet sitesi, Türkiye'ye gelecek yabancı hekimlerin Anadolu'da hastayla karşılaşabileceği diyalogları araştırdı. Geçen ay Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve yabancı hemşire ve hekimlere Türkiye'de çalışabilmenin kapılarını açan kararnameyle birlikte ilgili hekimlerin hastalarla kuracakları iletişimi tartışma konusu oldu. Hastaların, hekime şikayetlerini betimlerken kullandıkları tabirlerden örnekler veren sitenin araştırmasında, halkın şikayetlerini hekime anlatırken kullandığı özel tabirlerin Türkiye'de oldukça fazla olduğu belirtildi. İşte bu tabirlerden bazıları:
'KAFAM YERİNDE DEĞİL'
'Guzum üzerine afiyet amel oldum, döşüme yel girdi, midem kaynama yapıyor, gözümde şimşekler çakıyor, haznemde akıntı var, beynim patlıyor, etlerimi çekiyorlar, ayaklarım karıncalanıyor, kamıştan su geliyor, içim gıcık oluyor, boğazım düğümleniyor, gözüm seyiriyor, popomda meme çıktı, damar damar üstüne bindi, kafam zonkluyor, beynim didişiyor, bağrım yanıyor, döşüme bıçak saplanıyor, kafam yerinde değil, mayasır oldum, içimde yangın var, mideme taş oturdu, cırcır oldum.'
Doruk ÇAKAR / Akşam