Seçimi kaybedeceğine hiçbir zaman inanmadığını aktaran Akaydın, seçim sürecinde aleyhine çalışan partililerin tespiti için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'dan da müfettiş istediğini söyledi.
Mustafa Akaydın, Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığı 5 yıl içinde kendisi ve yakın çalışma arkadaşları için sığınak olan Antalya Serbest Bölgesi'ne komşu, balıkçı barınağında DHA'nın sorularını yanıtladı. Seçim sonrası siyasi tansiyonun düştüğünü, bu arada de eşi Günseli Akaydın'ın küçük çaplı sağlık sorunları yaşadığını aktaran Akaydın, o nedenle birkaç gecesini de hastanede sabahlayarak geçirdiğini anlattı. O günleri de geride bırakan Akaydın, şimdilerde, kendi ifadesiyle, fikirlerini dinlendiriyor, düşüncelerini gözden geçiriyor ve kendini sorguluyor.
EKONOMİK OLARAK İHTİYACIM VAR
Bir dönem rektörlüğünü yaptığı Akdeniz Üniversitesi'ne dönebileceğini, ekonomik olarak buna da ihtiyacı olduğunu belirten Akaydın, fakat üniversitenin yapısının son 6 yıl içinde çok değiştiğini, o yapı içinde kendisine yer olmadığını düşündüğü için dönmeye niyeti olmadığını söyledi.
ANILARINI YAZIYOR
Mustafa Akaydın, kendisine dönmeye fırsat bulduğu bu zaman diliminde anılarını da yazmaya başladığını söyledi. Anılarını belli bir disiplin içinde yazmaya gayret eden Akaydın, "Sıkılabilirim diye korkuyorum. Ama özellikle siyasete yönelik anılarımı yazacağım" dedi. Akaydın, "Anıları yazmaya başlamak siyasete erken bir veda değil mi?" sorusuna ise çok açık bir ifadeyle "Hayır" karşılığını verdi. Akaydın, "İnsanlar anılarını yazmakla veda etmez. Veda etmiş sayılır diye düşünen siyasetçiler var ama ben onlardan değilim" diye konuştu. Mustafa Akaydın, bu arada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na Antalya'da seçim sonuçlarına ilişkin bir rapor da hazırladı.
AK PARTİLİ İSPİYONLAR
Büyükşehir Belediyesi eski başkanı Akaydın, 30 Mart yerel seçimlerinin üzerinden geçen 1 ayın ardından geriye doğru baktığında 2 Nisan günü belediyenin Boğaçayı atölyelerinde yaşanan 'evrak yakma' olayını "Yakılmasa çok daha iyi olurdu" diye değerlendirdi. Akaydın, "Algı yönetimini AK Partililer çok iyi başarıyor. Sanki bir yolsuzluk yapılıyormuş gibi bir izlenim yarattılar" derken, olayın tamamen makam odasının boşaltılması sırasında işe yaramaz evrakın temizlenmesinden öte bir anlamı olmadığını söyledi. Akaydın, yakılan evrakın 60 aylık meclis gündemleri ve parti belgeleri olduğunu savunurken olayı AK Parti'ye 'yolsuzluk evrakı' diye aktaranların ise Büyükşehir içinden olduğunu iddia etti. Akaydın, "Benim personelim güvenilir ama Büyükşehir'de benim ekmeğiyle hiç oynamadığım Ak Partili ispiyonlar var" dedi.
'GERİDE OLDUĞUMA İNANMADIM'
Mustafa Akaydın, seçim süreci boyunca hiç kaybedeceğini düşünmediğini, inanmadığını söyledi. Fakat CHP Genel Merkezi'nin yaptığı anketlerde Antalya'da durumun iç açıcı gitmediğinin, kıl payı farkların bulunduğunun ortada olduğunu belirten Akaydın, "Hatta anketlerden birinde 2 puan gerideydik" dedi. Akaydın, 2 puan geride olduğunu Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın'dan öğrendiğini aktardı. Genel Başkan Yardımcısı'ndan bunu duymanın kendisini sinirlendirdiğini de itiraf eden Akaydın, "İnanmıyordum" dedi.
ÇELİK'İN PROPAGANDASINI AK PARTİ YAPTI
Mustafa Akaydın, Konyaaltı, Muratpaşa ve İbradı hariç hiçbir ilçeden birinci çıkmamasında, hatta Serik'te olduğu gibi seçimleri üçüncü tamamlamasında şaşılacak bir durum olmadığını söyledi. Akaydın, bu duruma ilişkin değerlendirmesini şöyle yaptı:
"2011 milletvekili seçimlerinde CHP sadece iki ilçede, Konyaaltı ve Muratpaşa'da öndeydi. Benim oyum, CHP'nin belediye meclis üyesi oyundan 2- 3 puan önde. Şaşırtıcı bir- iki nokta var. Manavgat'ta ilçe belediye başkanından gerideyim. Bunu izah edemedim. Döşemealtı'nda MHP'li seçmen ilçede CHP adayı Turgay Genç'i destekledi, ama AKP yönetimi iyi bir algı yönetimi yaptı. MHP Büyükşehir adayı Kemal Çelik'i güçlü gösterdi. Öyle bir algı yarattılar ki 'MHP başa güreşiyor.' MHP'li seçmeni Kemal Çelik'e oy vermek için güdümlediler. Bizim 2009 seçimlerinde merkezde aldığımız oyda CHP dışı seçmen desteği vardı. Ama bu seçimde 'MHP güçlüdür'ü en iyi Ak Parti çalıştı."
YANLIŞLIKLARINI GÖRDÜM
Akaydın, CHP İl Başkanı Devrim Kök'le ilişkisine yönelik bir soruya ise ilke olarak cevap vermemeyi tercih ettiğini söyledi, ama bir soluk aldıktan sonra "İl, ilçe kongrelerine hiç müdahil olmamış bir belediye başkanıydım. Ancak 2 yıl içinde Devrim'le ilgili yaşadıklarımın son 3 ayında yanlışlıklarını tespit ettim. Bu kadarını söyleyebilirim, gerisi benim için partisel sırdır. Eskiden 'Oğlum kadar seviyorum' derdim. Talip olduğu her görevde 'Arkasındayım' derdim" diye konuştu.
GEREKÇELİ KARARI BEKLİYOR
30 Mart sonrası il seçim kurulundan başlayan ve Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) 'ret' kararıyla sonuçlanan itiraz süreciyle ilgili son durumu anlatan Mustafa Akaydın, Anayasa Mahkemesi'ne başvuru için YSK'dan gerekçeli kararı beklediklerini kaydetti. Akaydın, bundan sonra Anayasa Mahkemesi, o da olmazsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nezdinde devam edeceği hukuk mücadelesinin, Antalya'da seçimlerin iptali için değil, bir durum tespitini sağlamak amacı taşıdığını aktardı. YSK hariç hiçbir mahkemenin seçim iptal yetkisi olmadığını, sadece seçimlerin usulsüz olduğu yönünde karar alabildiğini belirten Akaydın, "İtirazları haklı görürse Türkiye Cumhuriyeti'ne 'Sen ayıplısın' diyor. Seni haklı görürse de tazminata hükmediyor. Antalya için seçim sonuçları kesinleşmiş gibi görünüyor" dedi.
KILIÇDAROĞLU'DAN MÜFETTİŞ İSTEDİ
Mustafa Akaydın, CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal'la seçim sürecinde birlikte olsalar dahi sürece olumlu bir katkı yapmayacağını savundu. Baykal'la birlikte hareket eden milletvekilleri Osman Kaptan, Arif Bulut ve Yıldıray Sapan'ın kendisinin adaylığına karşı olmak bir yana aleyhine de çalıştıklarını iddia eden Mustafa Akaydın, bu konuda CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'dan müfettiş görevlendirmesini istediğini söyledi. Akaydın, ismi geçen 4 kişinin kendisine oy vermemiş olmaları durumunda darılmayacağını söyledi, "Bu kadar yaptıklarımdan sonra hakları var. Onlar da haklı. Ama aleyhime çalışmaya hakları yok. Aynı partideysek yok" dedi.
EVCİLMEN ALEYHİNE ÇALIŞMADIM
Antalya'da CHP'nin takım kaptanı olarak sahada olan Akaydın, aday gösterilmeyen Muratpaşa Belediyesi eski başkanı Süleyman Evcilmen aleyhine hiç çalışmadığını söyledi. Süreci "Genel başkan bana sormadı, ben de bir şey demedim" diyerek özetleyen Akaydın, bunun yanında kendisinin, Süleyman Evcilmen'i sevmediğini bildiğini aktardı. Evcilmen'in aday gösterilmemesinin kendisiyle ilgisi olmadığını belirten Akaydın, onun yerine ilk önce aday ilan edilen İl Kadın Kolları Başkanı Sultan Yeğen'in de kendi tasarrufu olmadığını söyledi. Akaydın, o günleri şöyle anlattı:
"Aday ilanından 15 gün kadar önce bazı genel başkan yardımcıları arayıp, 'Sayın Genel Başkan kadın aday istiyor. Ne diyorsunuz?' demeye başladı. Deniz Filiz, Figen Çalıkuşu, Behiye Koparal isimleri söyleniyor. 'Hepsi iyi insanlar' dedim, 'Karar sizin.' O arada dediler ki 'Bir de sizim kadın kolları başkanı var, ne dersiniz?' 'Kötü değil, çok çalışkan.' Konuşmamız bu. Böyle bir konuşma geçti. Birinde de sinirlendim, 'Koskoca Antalya'dan kadın aday çıkartamıyor musunuz?' denilince 'Pazardan armut mu alıyoruz, 3 gün kala' dedim. Bu konuda bir görev verilmiş olsa 3- 5 ay önceden çalışırdık. 9 Şubat'a 3 gün kala soruluyor ve sorumluluk yükleniyor."
Akaydın, süreçte Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek'le kurduğu ilişkide ise Böcek'in kendisine "Sizinleyiz, beraberiz, başarılı çalışmalar yapacağız" sözlerinin etkili olduğunu söyledi. Bunun karşılığında kendisinin de teşekkür ettiğini dile getiren Mustafa Akaydın, "Süreçte kudretli miydiniz?" sorusuna "Hayır. Tam tersine kudretim olsa belediye meclis üyelerini belirleme hakkım olurdu" dedi.
'HOCANIN BİR BİLDİĞİ VAR'
Akaydın, seçim döneminde kullandığı ve eleştirilere neden olan 'Hocanın bir bildiği var' sloganının Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal'ın o dönem başında olduğu ekip tarafından tercih edildiğini söyledi. 'Antalya aklımda' gibi farklı alternatiflerin de bulunduğunu belirten Akaydın, 'hoca' vurgusunun bu seçimde olmasından yana olduklarını ve sloganın bunun üzerinden şekillendiğini söyledi. Akaydın, "Slogan insanlarda merak uyandırmalı, gizemlilik olması lazım. 'Hocanın bir bildiği var' bu amacı yerine getirdi" dedi.
TÜRBANLA İLGİLİ DEĞİŞTİM
Mustafa Akaydın, siyasete devam edeceğinin açık sinyallerini verirken, milletvekilliği konusunda kendisinin talep eden taraf olmayacağını söyledi. Mustafa Akaydın, güncel siyasi tartışmalar içinde türban konusundaki düşüncelerinin artık bugünkü konjonktürde hiç geçerliliği olmadığını gördüğü için sustuğunu söyledi. Bundan 3- 4 yıl önce CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu türbanla ilgili düşünceleri yüzünden eleştirdiğini, hatta İstanbul'da bir toplantıda "Bunu nasıl yaparsınız?" dediğini aktaran Akaydın, "Meclise türbanla girilmesini doğru buluyorum. Çünkü Tayyip Erdoğan'ın elindeki silahı aldık. Ben yine içime sindiremiyorum, ama bugün geldiğimiz noktada, CHP olarak biz bunu anlatamayacaksak eğer ve kitle partisiysek sırf bunun mağduriyetini yaparak oy alan AKP'nin silahını almış olduk. Bunun için doğru buluyorum" diye konuştu.
RAKAMLAR GERÇEK DEĞİL
Mustafa Akaydın, halefi Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in basın toplantısında dile getirdiği belediye borçlarında yüzde 80 oranındaki artışın gerçeği yansıtmadığını savundu. Akaydın, "Benim bıraktığım borç, 2 Nisan günü aldığım son rakamlara göre 720 milyon civarıydı. Ama hesaplar onda olduğu için nasıl anlatayım gerçeği" dedi.
Emre BAYLAN/ANTALYA, (DHA)