Serpil Nur ABİRAL yazdı
Çıralı Antalya sahilinin doğayla bütünleşmiş en güzel kasabasıdır. Doğası bozulmamış, dağların arasında muhteşem denizi, sahil balıkçıları ve salaş plajları ile yazın yerli ve yabancı misafirler tarafından en çok ziyaret edilen yer olarak da bilinir. Sahilinin genişliği nedeni ile halkında rahatlıkla günübirlik olarak kullandığı Çıralı, Kemer ilçesine bağlı Ulupınar mahallesinin mevkiidir. Olimpos Beydağları Milli Parkı sınırları içinde yer alan Çıralı, üç kilometre kumsalın oluşturduğu sahil şeridinde koruma altındaki deniz kaplumbağalarının da üreme alanıdır. Butik pansiyonların ve otellerin bulunduğu Çıralı dünya starlarını da konuk etmektedir.
Ayrıca, Olimpos'un Sönmeyen Ateşi olarak bilinen Yanartaş, Antalya'nın Kemer ilçesi Çıralı köyü yakınlarında küçük, tarihi ve turistik önemi olan doğal gaz kaynağı da,denize yakın manzaralı bir konumda yer alır, taşlar arasından çıkan alevler turistlerin ilgisini çekmektedir.Çıralı plajının kuzeyindeki kayalıklarda yer alan doğal gaz kaynağı, eski Yunan mitolojisi'ne de konu olmuştur. İşte bu yüzden de Çıralı gerçekten yerli ve yabancı turistin en çok tercih ettiği bir yer olarak bilinir.
Buraya kadar anlattığım her şey çok güzel dimi? Evet bizler böyle bir cennette yaşıyoruz, rabbim bizlere bunu bahşetmiş de biz insanlar bunun kıymetini biliyor, bu değerlere sahip çıkıyor muyuz? İşletmeler gerekli özeni gösteriyor mu? İnsan sağlığına, çevreye, dikkat ediliyor mu? İşte bunların gerçekten sorgulanması gerekiyor.
Geçen hafta çok yakın bir dostumun ailesinin başına gelenler gerçekten Çıralı gibi doğal cennet olan ve turizmin göz bebeği olan yere hiç yakışmadı. Hepimiz çok üzüldük, çok korktuk... Turizmin cennetinde bu devirde yaşanan bu olay gerçekten inanılmaz...Olay şöyle;
Dostumun oğlu, kendi oğlunu ve oğlunun arkadaşını alarak bu cennet yere gidip kamp kurarak çocukları ile güzel bir hafta sonu geçirmek istiyor ve çadırlarını da alarak çıkıyorlar yola. Çıralı daki kamp alanına geliyorlar ve çadırlarını kuruyorlar. Çocuklar çok mutlu... Kim sevmez ki, bir an onların yaşında olduğunuzu düşünün nasıl güzel bir heyecandır o... Baba çadır kurma ile uğraşırken çocuklar denize giriyorlar... Her şey harika... Denizden çıkan çocuklar kim duşa erken girecek telaşı ile başlıyorlar koşmaya ve işte olanlar da o anda oluyor... Duşa girmek üzere gün ısıların olduğu alana giden çocuklardan birinin eli gün ısının ayak borusuna değiyor işte o anda inanılmaz olay gerçekleşiyor ve çocuk 220 wolt ceryana kapılıyor... Arkasından gelmekte olan baba bunu görünce can havli ile çocuğuna sarılıyor ama oda yapışıyor çocuğa ve ayrılamıyorlar.!! Saniyeler içinde gerçekleşen bu olayda baba gayri ihtiyari tüm kuvvetiyle yere ayakları ile son bir çaba ile vuruyor ve şiddetle yere çarpıyorlar... Hemen Kemer devlet hastanesine götürülen baba oğul orada yapılan tetkikler sonucunda hayati tehlikelerinin devamı nedeniyle Antalya' ya sevk ediliyorlar... Vücut da bir dünya hasar var... Taburcu olan çocuğumuz daha kendine gelemedi... Ailenin yaşadığı travma ise tamiri imkansız... Allah esirgesin bu daha büyük bir facia ya dönebilir, can kaybı yaşanabilirdi... Nasıl sorumsuz bir işletmedir bu böyle... İzzahı olabilir mi böyle bir ihmalin... Yok efendim, gün ısıya gelen rezistans elektrik kaçağı yapmış... Oldu, hayat bu kadar ucuz mu? O evlatlar ağaçtan toplanmıyor... Can onlar can... Parayı kazanmayı bilen işletme, her türlü can güvenliğini sağlamak mecburiyetinde...
Evet sözüm yetkililere, daha sıkı denetim lütfen. O ağaçların üzerinden geçen elektrik kabloları da çok tehlikeli... Nasıl müsade ediliyor anlayamıyorum... Dallardan uzanan kablolarla çadırlara elektik veriliyor... Bunun daha sistematik ve tehlikesiz bir şekli olmalı...
Ben dostlarıma geçmiş olsun dileklerimi bir kez daha yineliyorum... Rabbim evlatlarını onlara bağışladı... Ama her zaman şans böyle olumlu olmaz... Canlar yanar... İnsanların mutlu olmak için geldikleri yer cehennemleri olabilir... Denetim, denetim yine denetim lütfen... İşletmelerinde insanların cebinden para almayı bildikleri gibi onların can güvenliğini sağlamaları da en büyük görevleri bunu unutmamalı ve yetkililer tarafından unutturulmamalı...
Mutlu, kazasız ve bol kazançlı bir hafta dileklerimle sevgiyle kalın...