Suçlamaları kabul etmeyen Tosun'un, olaydan birkaç gün sonra ormanlık alanda bira içtiği iki arkadaşına vahşeti anlattığı ortaya çıktı.
Geçen yıl 1 Aralık'ta Varsak Kındıra mevkisindeki ormanlık alanda, bir su kuyusu içinde çürümeye yüz tutmuş erkek cesedi bulundu. DNA testi sonucu cesedin geçen yıl 9 Temmuz akşamı kaybolan iş takipçisi Salih Güler'e ait olduğu belirlendi. Yapılan araştırmada Salih Güler'in kaybolduğu gün Varsak yolu üzerinde kurulan perşembe pazarında Ali Tosun tarafından dövüldüğü, akşam saatlerinde de evinin önünden alınıp götürüldüğü tespit edildi.
Soruşturmayı derinleştiren polis, Salih Güler kaybolduktan birkaç gün sonra ormanlık alana bira içmeye giden Ali Tosun'un yanındaki iki kişiyi tanık olarak dinledi. Tanıkların, Ali Tosun'un kendilerine Salih Güler'i ormanlık alana götürüp yere yatırdığını, sigara molası vere vere taşla vurduğunu anlattığını söylemesi üzerine Tosun gözaltına alındı. Yapılan incelemede Ali Tosun'un otomobilinin bagajında Salih Güler'e ait kan izleri tesbit edildi. Cinayet büro amirliğinde susma hakkını kullanan Tosun, savcılıkta ise cinayeti işlemediğini savundu. Cinayeti ormanlık alanda işledikten sonra, cesedi kahvedeki oğlu Osman ile birlikte aracın bagajına yükleyşip Kındıra mevkiindeki kör bir kuyuya attığı iddia edilen Ali Tosun tutuklandı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ ÖMÜRBOYU İSTEMİ
Ali Tosun hakkında, Salih Güler'i canavarca hisle öldürmekten ağırlaştırılmış ömür boyu hapis, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmaktan suçundan 7 yıla kadar hapis istendi. Tutuksuz yargılanan 26 yaşındaki oğlu Osman Tosun hakkında ise suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçundan 5 yıla kadar hapis istendi.
'KAÇARKEN DÜŞTÜ' SAVUNMASI
Baba ile oğlunun yargılanmasına Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. 4 yıl kadar önce eşinden boşandığını belirten Ali Tosun, şunları anlattı:
"Biri kız diğeri erkek iki çocuğum anneleriyle kalıyordu. Boşandıktan sonra Karşıyaka Mahallesi'ndeki anneme ait eve taşındım. Evin elektrik aboneliği iptal edilmişti. 3 yıldır elektriksiz yaşıyordum. Kızım evlenmeye karar verince düğünde gelen giden olur düşüncesiyle eve elektrik aboneliği almak için iş takipçiliği yapan Salih Güler'e 200 lira verdim. Parayı vermeme rağmen elektrik aboneliğimi yapmadı. Olay günü kendisini Varsak köprüsü yanında görünce 2 yumruk, kafa ve tekme attım. Araya pazarcılar girdi. Akşam üzeri de Salih Güler'in evinin önüne gidip evraklarımı almak için bekledim. Eve gelince kolundan tutup konuşmak için ormana gittik. Paraya ihtiyacı olduğu için abonelik işimi yapmadığını öğrenince aramızda tartışma çıktı. Benden kaçarken düştü. Düştüğü yerden kaldırdım. Burnu kanıyordu. Aracımdaki bidonda 2 litre kadar su vardı. Onunla elini yüzünü yıkadım. Fakat kan durmuyordu. Bu süreçte birlikte sigara içtik. Daha sonra araçla kahvenin yanına götürüp kendisini bıraktım. Sonra da evine gönderdim. Aracımda Salih Güler'in kan izine rastlanması normaldir. Çünkü yüzünü yıkarken bidona kanı bulaşmıştı. İddianamede geçtiği şekilde taşla Salih'in boynuna koluna vurmadım."
'200 LİRA İÇİN 2 ÇOCUĞU YETİM BIRAKTI'
Osman Tosun ise duruşmada susma hakkını kullanıp cinayet büro amirliğinde verdiği ifadesinin doğru olduğunu belirtti. Salih Güler'in babası Hüseyin Güler ise cinayeti her iki sanığın birlikte işlediğini düşündüğünü söyledi. Hüseyin Güler, "Oğlumun 2 çocuğu vardı. 200 lira için çocuğumu öldürdü. 2 çocuğu yetim bıraktı. Benden isteseydi 200 lirayı verirdim" sözleriyle tepkisini dile getirdi.
Duruşma, eksik evrakların tamamlanması için ertelendi.
Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA) -