CHP’li Acar Türk Medeni Kanunu ile Ailenin Korunmasına Dair Kanun’nda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifini Meclis Başkanlığı’na sundu. Teklife göre kadın lehine hüküm altına alınan nafaka, icra talebinin sonuçsuz kalması veya borç ödemeden aciz belgesi alınması durumunda, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bütçesine bu amaçla konulacak ödenekten karşılanacak. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, yapılan ödemeleri ilgiliye rücu edecek.
Teklif Ailenin Korunmasına Dair Kanun’un 2’nci maddesine de yeni fıkra eklenmesini öngörüyor. Teklife göre, kadının talebi doğrultusunda mahkeme kararı ile koruma tedbirlerinden biri veya bir kaçı aynı anda uygulanabilecek. Kadına yönelik koruma tedbirleri ise, “kimlik ve adres bilgilerinin kayda alınarak gizli tutulması ve kendisine yapılacak tebligatlara ilişkin ayrı bir adres tespit edilmesi, adli sicil, vergi, nüfus, sosyal güvenlik ve benzeri bilgi ve kayıtlarının değiştirilmesi ve düzenlenmesi, nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, pasaport, diploma ve her türlü ruhsat gibi resmi belgelerin değiştirilmesi ve düzenlenmesi, taşınır ve taşınmaz mal varlığıyla ilgili hakların kullanılmasına yönelik işlemlerin yapılması, geçici olarak geçimini sağlama amacıyla maddi yardım yapılması, çalışan kişinin iş yerinin ya da iş alanının değiştirilmesi veya öğrenim görenin devam etmekte olduğu her türlü eğitim ve öğretim kurumunun değiştirilmesi, yurtiçinde başka bir yerleşim biriminde yaşamasının sağlanması” şeklinde sıralanıyor.
Teklifin gerekçesinde ise, yaşanan gelişmelerin kadın-erkek eşitliği bir yana, kadınların can güvenliklerinin bile sağlanamadığını açıkça gösterdiği vurgulandı. Gerekçede, “Kadına yönelik şiddet olayları her geçen gün artmakta, çok vahim örnekler yaşanmaktadır. Geçtiğimiz aylarda bir erkeğin karısını benzin dökerek yakması sırasında on yaşındaki oğlunun ‘yapma baba’ diyerek annesiyle birlikte yanması bütün yurttaşlarımızın vicdanını sızlatmıştır. Bu örnek bile devletin kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda daha ciddi adımlar atması gerektiğini ortaya koymaktadır. Devlet yaşamsal tehlike altında bulunan kadınları, yine kadınların talebi doğrultusunda Tanık Koruma Kanunu kapsamındaki koruma tedbirleri gibi tedbirler alarak korumalıdır” denildi.
Gerekçede ayrıca, Türkiye’de nafaka ödeme konusunda ciddi sıkıntılar yaşandığı da belirtilerek kadın lehine hükmolunan nafaka ödenmediği takdirde devletin ödemesi ve kocadan tahsilinin de yine devlet tarafından sağlanması gerektiğine dikkat çekildi.(ANKA)
EG/ÖMR