İsmi lazım değil, Antalya’da bir belediye başkanı yılın son haftası, yerel bir gazeteye röportaj vermiş ve demiş ki;
“Benim kasam bu yıl 30 milyon TL fazla verdi. Kasamız çil çil altınlarla dolu”
Aman harcama başkan, paralar orada dursun…
Peşin satan gibi yaslan koltuğuna, bir de sigara tüttür gitsin…
Ya arkadaş, yıl sonu geldiği halde bir belediye kasasında niye para tutar?..
Niye harcamaz?..
Ya senin yılın başında yaptığın bütçe yanlış veya o parayı harcayacak projeler üretmemişsin.
Antalya Valisi Karaloğlu, daha geçenlerde belediye başkanları dahil kamu yöneticilerini toplayıp, “Biraz daha hızlı çalışın, elinizde kalan ödenekleri harcayın” talimatı vermedi mi?..
Demek ki, o laf bile başkanın bir kulağından girmiş, diğerinden çıkmış..
Neyse…
Asıl mesele, o belediye başkanının ondan sonra söyledikleri…
Bakın ne diyor;
“Bunun sırrı nedir diye soracak olursanız, çalmazsan, çaldırmazsan, çalışırsan bunlar oluyor.”
Vay anasına sayın seyirciler…
Başkana göre, kendisi çalıp çırpmıyor ama bütçesi açık veren, projeler için bankalardan kredi alan, borçlu belediyelerin başındaki başkanlar çalıyor, çaldırıyor ve çalışmıyor.
Ben o laflardan bunu anlıyorum…
Maliye Bakanı Ağbal, bir ay kadar önce resmen açıkladı. Hükümet yüzde 29.8 bütçe açığı vermiş.
Hükümetin yarattığı iç ve dış borcu inkar edecek babayiğit var mı?..
Yok…
Bu durumda, sayın başkana göre; sadece borçlu belediyeler değil, borçlu olduğu için hükümette çalıyor, çaldırıyor ve çalışmıyor.
Bunları söyleyen başkanın ismini yazmadım… Merak ediyorsanız, Google’dan girip o yerel gazetedeki haberi bulabilirsiniz.
Amaaa, borçlu belediye başkanları ve hükümetten birileri ararsa, inanın seve seve veririm o ismi…
*** *** ***
Yine ismi lazım değil, eski bir belediye başkanı iletişim ve liderlik eğitimi programına katılmış.
Fotoğrafını gördüm.
Nasıl da sevimli, sevimli gülüyor…
Bırakın bir ders, bin ders alsa da iletişimin i’sini öğrenemez, liderliğin yanından bile geçemez.
Ama işte, gelin görün ki, güzel güzel kıyafetlerle canti canti ortalıkta dolaşıp, sahte gülücükler atarak herkesi kandırabiliyor.
Oysa içi kapkara…
Dili pis…
Arayıp bu eski başkanın ismini sorarsanız söylemem…
Çünkü, emekli olmuş, kendi kabuğuna çekilmiş.
İsmi bende ambargolu…
Ne zamana kadar?
Aktif siyaset yapana kadar…
*** *** ***
Birisi siyasi bir göreve soyunmuş.
Yanına da birilerini almış, çıkmış basının karşısına…
Ben önce kişiye bakarım, sonra yanındakine…
Baktım da…
Yanındaki bu memlekete hangi hayırlı işi yapmış ki, senden de hayır gelsin be kardeşim…
İcazeti ve siyasi terbiyeyi ondan aldıysan vay o partinin ve vay bu memleketin haline…
Yazık…
İsmi lazım değil o eski siyasetçi ile ismi lazım değil yeni siyasetçinin sentezinden ne çıkar artık siz karar verin.