Dünyadaki tüm insanlar duyun bizi. Gazze'de çocuklar vahşice öldürülüyor. 5 yaşında Yamin, 11 yaşında Yahya, 8 yaşında Abdurrahman, 14 yaşında Süheyb onlardan bir kaçı. Onlar masum. Onların acımasız savaşla, kirli siyasetle ilgisi yoktu.
Yaşlı bir adam şöyle ağlıyordu: "Suyuma el koydu, evimi yıktı, işimi elimden aldı, toprağımı çaldı, babamı hapse attı, annemi öldürdü, ülkemi bombaladı, hepimizi aç bıraktı, bizi aşağıladı, beni suçladı. Neden mi? Çünkü bir roket attım, onlara karşılık verdim."
İsrail günlerdir bombalıyor. Çocuk, kadın, yaşlı dinlemiyor. Medya binasını füzeyle yerle bir ediyor. Masum insanlara soykırım uyguluyor. Ne Arap Birliği'nin sesi çıkıyor, ne Birleşmiş Milletler ateşkes kararı alıyor.
YASAK VAR TAKAN YOK
Mescidi Aksa'da "Erdoğan nerede, biz buradayız" sloganları atılıyor. İstanbul ve Ankara'da gecenin geç saatlerinde, üstelik sokağa çıkma yasağına rağmen, birileri ellerinde Filistin bayraklarıyla İsrail'i protesto, gıyabi cenaze namazı kılıyor, "Mehmetçik Kudüse" sloganları atıyor.
Uygur Türkleri için böyle bir eylem yapan oldu mu? Tabii ki hayır. Yemen'de öldürülen çocuklar için de hiç ses çıkmadı. Onlar da müslümandı ama Şii. Afganistan'da kız çocuklarının gittiği okula İslamcı örgütler bombalı saldırı düzenledi. Çoğu çocuk 85 kişi öldü, 150 kişi yaralandı. Türkiye'de bu haberi gören duyan olmadı. Onlar cesetleri bile bulunamayan Şii müslümanlardı.
Biz yakınlarımızın cenaze namazlarına 30 kişiyle katılırken, Filistin'de ölenler için -sözün gelişi- bin kişi gece yarısı buluşabiliyor.
KATAR'DAKİ PARACIKLARIMIZ
Kalbim 14 yıldır abluka altındaki Filistin'de. Orada 2 milyon kişi adeta bir açık hava hapishanesinde yaşıyor. Su olanakları yüzde 97 kirli. Yoksulluk yüzde 56, işsizlik yüzde 49, tıbbi malzeme sıkıntısı yüzde 50. Bombalar yağıyor insanlık izliyor.
Türklerin Katar'da paraları varmış. CIA (Amerikan Haberalma Teşkilatı) "Bu paralar İhvan'ın" diye el koymuş. Rüşvet paralarıy(mış). Hazine ve Maliye Bakanı tutuklanmış. Katar emirinden sonra ülkenin ikinci adamıydı. Başkan Biden dünyada İhvan'ı bitirme operasyonu için düğmeye bastı, ucu bize dokundu. Gitti bizim paracıklar. Haram üzerine bina inşa edilmez.
CORONA İŞİ TIRMANIYOR
Pandemide korano olan sayısı 161 milyon 900 bin kişi. 7 milyar 885 milyonluk dünyada koronadan ölen toplam 3 milyon 360 bin kişi. Pandemiye yakalanma oranını yüzde 2.07 koronadan ölen oranı yüzde 2.02 ölüm oranı 2 bin 500 kişide bir kişi.
Türkiye'de ilk vakadan günümüze kadar ayda ortalama 3 bin 100 kişi ölmüş. Günde 104 kişi. 83 ilimize bölünce 1.3 ölü. Nüfusumuz 84 milyon. Her ilde günde 1 kişinin öldüğü sürecin adı salgın olmalı mı? Bu yazdıklarım, Bakanlığın açıkladığı rakamların doğru olduğu varsayımıyla yapılan bir hesap. Tabip odaları, çok sayıda tıp insanı rakamları gerçekçi bulmuyor, yanlış, eksik ve yanıltıcı olduğunu iddia ediyor.
KORKU POMPALI VURGUN
Türkiye'de 4 aydır aşı yapılıyor. Nüfusun yüzde 12.8'i aşı oldu. İngiltere ve İsrail tüm nüfusunu aşıladı. Ölüm oranı 0(sıfır). Almanya günde 1 milyon doz, ABD 2-3 milyon doz aşı yapıyor. Biz aşılar gelsin diye bekliyoruz, gerisini günlük laf salatası ile geçiştiriyoruz.
Bin avukat, 10 bin tıp doktoru dosya hazırlıyor. Korona sorumluları Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak. Hedefteki isimlerin yer aldığı listede Dünya Sağlık Örgütü Başkanı var, Soros var, Bill Gates var.
Yoksul ülkelerde sağlık çalışanlarına aşı yok. Zengin ülkeler bastırmış parayı tüm aşılara el koymuş. Dünya Sağlık Örgütü bu duruma "ahlaki çöküş" diyor. ABD'de iki ilaç firması 1 trilyon 300 milyar dolar tutarında aşı satmış. Bu firmalar korku pompasıyla pandemiyi devam ettirir, paraları götürür.
BAKANLA MAFYANIN İLİŞKİSİ
Bakanlar son bir aydır çok farklı konularda gündemde yer alıyor. Bakanlığına ürün satan Bakanı öğrendik. Turistin "görebileceği herkesi aşılayacağız" diyen bakanımız oldu. Çocuğa bir çikolatayı çok gören bakan tanıdık. Salgını yönetemeyen, aşı bulamayan bakan sağlığımızı korusun diye bekliyoruz. Eğitimde sürekli karar değiştiren bir bakanımız var. Bakanın "mafya pisliği" dediği kişiye koruma verdiğini öğrendik, yetmedi "bakan bana haber verecek" denilen Bakanı biliyoruz. Ve maskeye "aşılıyım" yazısıyla halkını aşağılayan bakanımız oldu.
HELAL OLSUN DİYORSAN
Cumhurbaşkanı "helallik" istedi. "Korona günlerinde zararı olanlar hakkını helal etsin" dedi. Helal diyen de var helal etmeyen de. Türkiye 2 köprüye günde 2 milyon dolar ödüyor. Geçen araç sayısında taahhüt yerine gelmiyor. İki köprünün müteahhitlerine her saat 90 bin dolar ödüyoruz. Senin, benim cebimden çıkıyor o paralar ve biz aşıya para bulamıyoruz. 128 milyar dolar ortada yok.
"Tayyip'i beğenmeyen Marmaray'ı, otoyolları, köprüleri kullanmasın" diyen birilerine şu yanıt veriliyor:
"O yatırımlar halkın vergileriyle yapıldı. Bu mantıkla giderseniz Atatürk'ün kurduğu bu ülkede sizin nefes almaya bile hakkınız yok. Var diyorsan hemen erken seçim."
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
|||||
|