Başkan Bahar'dan 'rant' iddialarına cevap

Ali Yılmaz, Bahar ailesinin Ermenek'te bir araziyi Muratpaşa Belediyesi'nden 2.5 milyon TL'ye alıp, 20 milyon TL'ye sattığı iddiasını sordu. Yılmaz, birçoğu OSB'den iş insanının Kırkgöz'de su havzası ve tarım arazisine kooperatif kurduğu, her üyeye bir villa verileceği ve buradan elde edilen finansman ile Ali Bahar'ın seçim kampanyasının desteklendiği iddiasını dile getirdi. Organize sanayide bugüne kadar gelmiş geçmiş başkanların, yönetim kurulu üyelerine, Bahar ailesine, Çetin Osman Budak ve Davut Çetin'e kaç tahsisi varsa açıklanmasını isteyen Yılmaz, “Kaç tahsisleri var, kaçını kendileri çalıştırıyor, kaçını kiraya verip rant sağlıyor? Eteğimizdeki taşları dökelim, organize sanayi rant yeri olmamalı" dedi.

Ali Yılmaz, Antalyaspor'la alakalı hafriyat parası, Döşemealtı'ndaki düşük emsalle arsa satışı ve sonrası emsalin yükseltilmesi, Korkuteli Organize Sanayi Bölgesi'nin karmaya çevrilmesi ve Bahar'a ait fabrikada geçmiş yıllarda ortaya çıkan tağşiş olaylarını da gündeme getirdi.

'ERMENEK'TEKİ ARAZİ BABAMIZIN YERİYDİ'

ATSO'nun sosyal medya hesapları üzerinden canlı da izlenen meclis toplantısında Ali Bahar, iddialara yanıt verdi. Bu soruların gündeme gelmesi nedeniyle teşekkür eden Bahar, “Gerçekten güzel oluyor, bize de cevap hakkı doğuyor. Biz de rahat ediyoruz. 2016 yıllarında aldık Ermenek'te söylediğiniz yeri. Yıllarca babamızın vergisini yatırdığı, suyunu elektriğini her şeyini yaptığı, babamızdan kalma bir yerdir orası. 5 parsele böldü Muratpaşa, ne bedelsiz aldık, ne yıllarca vergisini yatırdık diye 'al bunu' dediler. Bizim elimizden aldılar orayı. Baba yadigarı diye ihaleye girdik. İhale yükseldi, babamızın yeri diye cereme ödedik, aldık biz. Sonra zaman geldi her kişi gibi bir yasal başvuruda bulundu kardeşim ve orayı hak etti ki, etmez olaymış petrol istasyonu olarak. Konut çok değerli oldu zarar ettik. Aldığımızın çok daha üstünde zarar ederek orası elimizden çıktı. Bunu bilesiniz. Ama orası bizim babamızın yadigarıydı, rant runt orada hiç yok" dedi.

KIRKGÖZ'DEKİ KOOPERATİF

Kırkgöz'de belirtilen kooperatif arazisinin su havzası üstünde olmadığını dile getiren Bahar, Hazine, Orman gibi kurumlar veya ihaleyle alınan bir yer olmadığını söyleyerek, “Rant yok, sanayiciler bir kooperatif kurup bir yer almış, elden alınmış, vermişler parasını almışlar. Tarım arazisi, yasal başvuruda bulunuyorlar, değilse verilmez. Sağı, solu, yanı imarlı, parasını vermişler almışlar. Başvuruları olursa olur, olmazsa olmaz, bunda çok büyük bir sorun yok. Ama bunda şurada sorun var. Seçim kampanyasına bu malzeme, böyle şey olur mu, sen buna inanır mısın? Ben Şarampollü Ali Bahar'ın torunu Ali Bahar'ım. Biz haram yemeyiz. Hiç kimsenin rızkını da engellemeyiz. Biz haram yemedik sıkıntımız yok" diye konuştu.

'BAŞKANKEN KENDİME TAHSİS ALMADIM'

OSB'deki tahsislere bakıp, meclise getireceğini açıklayan Bahar, “Benim ilk fabrika tahsisimi veren Davut Çetin'dir. Allah razı olsun. Ben başkanken kendime hiç tahsis almadım. Sanıyorum dönümü 600 bin liraydı ve 10 dönüm 6 milyon liraydı. Şu an 4 milyon küsur, yani 10 dönüm yer 43 milyon lira oldu. Abi sence ben nasıl bir enayiyim de kendime hiç tahsis almadım, fabrikalarımdan bir tanesi kiralık, Serkan Bahar'ın süt fabrikası. Demek ki bir prensibimiz ve rantla bir ilişkimiz yok, kendim başkanken tahsis almamışım" dedi.

ANTALYASPOR VE TAĞŞİŞ OLAYI

Antalyaspor'daki kum işleriyle kardeşinin hiç ilgisi olmadığını, Serkan Bahar'ın Antalyaspor'a çok büyük hizmetler verip, ciddi para getirdiğini de dile getiren Bahar, dayısı ve Antalyaspor'un eski başkanlarından Halim Horasan'ın Antalyaspor için servetini harcadığını ve bu sebeple battığını anlattı.

Tağşiş olayının ise enteresan bir iş olduğunu dile getiren Bahar, şunları söyledi:

“Eser miktarda bir buluntudur. Burada bir beyaz et vardır, bıçakla kesersiniz, koyarsınız, kırmızı eti de aynı bıçakla kesersiniz, içinde ürün yoktur. Bu bulaşır, DNA nezdinde bir buluntudur ve bu eser miktardadır. Bizdeki olay eser miktardaydı fakat bir grup, o grupçular şu an Türkiye'de yok, gitti. Buna başka bir duruş gerçekleştirmiştir. Buradaki üzüntü hayat boyu unutulmayacak bir üzüntüdür. Bizim ailemiz haram yemez, öyle işlere de bulaşmaz. O fabrikada 500 kişi çalışıyor. 10 veteriner, 10 gıda mühendisi var, böyle bir işletmede siz, 'şunun içine şunu koy' der misiniz, 6-7 yıldır kurumsallık nedeniyle o fabrikama girmiyorum." (DHA)




Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA)-