Balon balığı konusunda uluslararası araştırmaları bulunan Dr. Ali Rıza Köşker, 2003 yılında Süveyş Kanalı vasıtasıyla Kızıldeniz’den Akdeniz’e giriş yapan 4 balon balığı türünün kısa sürede Ege ve Akdeniz’de yayıldığını hatırlattı. Balıkçı ağlarının yanı sıra metali bile parçalamasıyla tanınan bu balıklarda bulunan tetrodotoksinin siyanürden 1200, morfinden 3 bin kat güçlü olduğunu kaydeden Dr. Köşker, toksinin ısıdan etkilenmemesi nedeniyle balığı pişirme durumunda dahi yok olmadığını kaydetti. Tetrodotoksinden kanser, ağrı kesici ve çeşitli hastalıklara karşı ilaç üretmek için bazı ülkelerinin bilimsel araştırmalar yaptığını ancak henüz bir ilacın üretilemediğini kaydeden Dr. Ali Rıza Köşker, ilaçların üretilmesi halinde doğacak ihracat fırsatına yönelik ise şöyle konuştu:
"Bu balıkların ekonomik bir değer olarak ortaya konması için araştırmaların daha sıklıkla yapılması gerekiyor. Balon balıklarının stok durumuyla ilgili Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından araştırma projesi yürütülüyor. İhracat için bu toksinin dünyada modern tıpta ilaç kullanımının yaygınlaşması gerekiyor. Şu an sadece bilimsel araştırmalarda hammadde olarak kullanılıyor."
SAĞLIK PERSONELİ EĞİTİLMELİ
Türkiye sularında avlanan Lagocephalus sceleratus ile Lagocephalus spadiceus türlerini karaya çıkarmasının yasak olduğunu ancak cüce balon balığı ve Süveyş balon balığı hakkında bir yasağın bulunmadığını vurgulayan Dr. Köşker, olası ölümlerle sonuçlanacak zehirlenme vakalarına karşı bu türlerin mutlaka yasaklanması gerektiğini savunarak şunları dile getirdi:
"Avrupa Birliği üyesi ülkelerde bu türlerin hepsinin karaya çıkartılması yasak ama bizde yasaklanmış durumda değil. Acilen önlem alınması gerekiyor. Bir önlem olarak da Sağlık Bakanlığı’nın kıyılarımızda balon balığının yaygın bulunduğu Hatay’dan Çanakkale’ye kadar olan bölgede görev yapan sağlık personelini bu konuda eğitmesi gerekiyor. Akdeniz’de balon balığının yanı sıra aslan balıkları da hızla yayılmaya başladı. Toplum sağlığı açısından, olası zehirlenmeler bakımından bu çok önemli. En güçlü deniz toksini olan bu toksin farklı deniz canlılarında da bulunuyor. Bazı ahtapotlarda, kabuklu türlerinde, Amerika bölgelerinde kurbağa ve semenderde bulunuyor. Zehrin en önemli özelliği ise panzehirinin olmamasıdır. Bu sorun sadece Türkiye'nin değil, Akdeniz'e kıyısı olan Avrupa ülkelerinin de problemidir.”
Nuri PİR/ADANA,(DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |