Uşak'ta beyin ölümü gerçekleşen Ahmet Kaya'dan alınan çift kol ve sağ bacak, Akdeniz Üniversitesi'nde 21 Ocak'ta yapılan ameliyatla 2 çocuk babası Atilla Kavdır'a nakledilmiş, daha sonra sağ bacak geri alınmıştı.
Ameliyatının ardından 69 gün sonra taburcu edilen Kavdır, idrar yollarında enfeksiyon şikayetiyle yeniden Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedaviye alınmıştı.
PROFESÖR ÖZKAN: KAYIP ÇOK DOĞAL GELMİYOR
Atilla Kavdır'ın çift kol naklinden 103 gün sonra ölümü üzerine Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Ömer Özkan, Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Yrd.Doç.Dr. Özlenen Özkan, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Yoğun Bakım Bilimdalı Başkanı Prof. Dr. Atilla Ramazanoğlu basın toplantısı düzenledi.
Hastane binasındaki toplantıda konuşan Prof. Dr. Özkan, Türkiye'de ikinci çift kol nakli yapılan Atilla Kavdır'ı kurtarabilmek için tıbbi olarak herşeyi yaptıklarını ancak yeterli olamadıklarını söyledi. Olayın sadece cerrahi ile bitmediğini, ameliyat öncesi hazırlıklar ve sonrasındaki durumla ilgili olduğunu aktaran Prof.Dr. Ömer Özkan, "Bugün söylenecek pek fazla bir şey yok. Elimizden geleni yaptık" dedi.
Atilla Kavdır'ın ameliyattan çıkması ve ardından sürdürülen tedavide çok iyi bir orta dönem geçirildiğini anlatan Prof. Dr. Ömer Özkan, son dönemde oluştuğunu düşündükleri bir mantar enfeksiyonu sonrası hastayı kaybettiklerini dile getirdi. Kavdır'a nakledilen kollarla ilgili herhangi bir sıkıntı olmadığını belirten Prof. Dr. Özkan, "Biz 25'inci günde yoğun bakımdan çıkardıktan sonra öyle bir şey gündeme gelmişti. Hastamızı o dönemde kurtarma imkanımız olmasa kolu da alırdık ve hastayı aldığımız şekliyle aileye teslim etmeyi planlardık. 25'inci günde servise aldık. Bundan sonra 1.5 ay da serviste normal hasta şeklinde takip ettik. Adaptasyon için serviste tuttuk. O dönemde hiçbir sorun yaşamadık. Şu anda kayıp maalesef çok doğal gelmiyor bize. Bu kadar iyilik döneminden sonra" diye konuştu.
'BİRAZ DAHA DAYANABİLSEYDİ KURTARABİLİRDİK'
Yakalandığı mantar enfeksiyonunun bulgularını çok net olarak alamadıklarını vurgulayan Prof. Dr. Ömer Özkan, Atilla Kavdır'ın dün itibariyle tedaviye bir miktar cevap vermeye başladığını ancak sonuç alamadıklarını belirtti. Prof. Dr. Özkan, "Hasta biraz daha dayanabilseydi kurtarabileceğimizi düşünüyorum. Ama önemli olan şu anda kaybetmiş durumdayız. Bu dünyada çok ender görülen, çürümüş bitkilerin üzerinde görülen yeşil nemli ortamlarda yaşayan bir mantarın enfeksiyonu. Bir miktar bağışıklık sistemini düşürdüğünüz hastalarda bir yıl boyunca dikkat etmek gerekiyor. Yediği bir bitkiden olabilir. Bir çiçekten de olabilir. Bunlar tamamen spekülasyon. Bu çok az görülen, benim okuduğum kadarıyla dünyada bundan kaybedilen 60 kadar hasta var" ifadelerini kullandı.
Hastanın evine gitmesinin yanlış bir karar olup olmadığının sorulması üzerine konuşan Prof. Dr. Ömer Özkan, "Evine gitmesi, psikolojik destek sağlardı diye düşündük. 2 gün sonra kendisi beni arayıp hastaneye dönmek istedi. Bu evinde problem yaşadığı anlamına gelmesin. Bu bizim için kötü bir tecrübe. Ama ileri ki hastalar için bize çok önemli tecrübeler kazandırdı" diye konuştu.
KOLLARINI KULLANMA HAZZI YAŞAMADI
Atilla Kavdır'da ortaya çıkan mantar enfeksiyonunun, organ ya da uzuv nakli olan tüm hastalarda görülebilecek bir durum olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Ömer Özkan, şöyle konuştu:
"Bu bir savunma değil. Ama bizim hastamız kolu bacağı olmasa da yaşayabilecek bir hastaydı. Biz o kolu da nakletmeseydik yaşayacak bir hastaydı. Ama bazı hastalar var ki, 3 parmağını kaybettiği halde, 'bunları takmıyoruz ölüm riskiniz var' dememize rağmen, 'ben riski almaya razıyım' diyenler çıkıyor. Maalesef biz bu hastayı kollarını bir miktar bile kullanamadan evine gönderdik o hazzı yaşatamadık. Belki onu görse biraz daha mutlu olacaktı."
Sağlık Bakanlığı ile sürekli görüşme halinde olduğunu ve bu sabah Atilla Kavdır'ın durumuyla ilgili de bilgilendirme yaptığını belirten Prof. Dr. Ömer Özkan, "Uzuv naklinin durdurulması gibi bir durum yok. O zaman karaciğer nakli de durdurulmalı. Bu her organ naklinde yaşanabilecek bir durumdur" dedi.
'GÜCÜMÜZ YETMEDİ, MORALİMİZ BOZUK'
Atilla Kavdır'ın, insanüstü bir çaba göstermelerine rağmen dün gece itibariyle kalbini çalıştırmaya yetemediklerini anlatan Prof. Dr. Özkan, "Bizim gücümüz yetmedi. 'Başka yerde bu hasta yaşatılabilabilir miydi', bu çok ciddi bir soru. Bundan sonrası için ümit olan, ölse bile ameliyat olmak isteyen hastalarımız var. Moralimiz çok bozuk. Bugün ameliyat yapmak istemeyiz. Ama hala bazı insanlara yardımcı olmamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.
ACAR VE AKAYDIN'DAN TAZİYE ZİYARETİ
Türkiye'nin yüz nakli yapılan ilk hastası olan 19 yaşındaki Uğur Acar ile Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Mustafa Akaydın da cenazenin defnedilmesinin ardından Atilla Kavdır'ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Baba İbrahim Kavdır ve anne Ayşe Kavdır'a baş sağlığı dileyen Uğur Acar, ölüm haberini aldığında çok üzüldüğünü söyledi. Atilla Kavdır ile ameliyattan 4 saat önce tanıştığını, ameliyatın ardından ise hastanede birlikte fizik tedavi gördüklerini belirten Acar, "Yeni bir hayata beraber ışık yakacaktık ama olmadı. İkimiz yeni bir yola girmiştik. Kardeşimi kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyorum" dedi. Cenaze törenine yetişemeyen Uğur Acar, daha sora mezarlığa giderek Kavdır'ın mezarına çiçek koydu.
Aileye başsağlığı dileyen Başkan Akaydın da, "Ameliyatın üzerinden bir yıl geçseydi bu tür riskler kalkabilirdi. Acınızı yürekten paylaşıyorum. Ömer Özkan çok önemli ve başarılı bir cerrah. Ancak bu tür durumlar dünyanın her yerinde olabiliyor. Mekanı cennet olsun. Allah'ın takdiri" diye konuştu.